“Devlet destekleri yararlı mı, zararlı mı, yanlış kişilere mi veriliyor, bir işe yaramıyor mu, girişimciyi uyuşturuyor mu, hemen para kazanma isteğini öteliyor mu ?” gibi bir çok soru duymuşsunuzdur. Çok veri olmadığı için bu sorular hep havada kalıyordu ve doğru analiz etmek çok zordu. Bu hafta “BiGG- Girişimcilik Destek Programı Performans Analizi” yayınlandı ve bu soruların çoğuna doğru cevaplar içerdiğini gördüm.
Öncelikle BiGG’den bahsedeyim, fikir aşamasındaki girişimcilere finansman sağlayan nadir programların başında geliyor. Melek ve VC’lerin de bu aşamada çok çok nadir finansman sağladığını düşünürsek BiGG en büyük melek yatırımcı diyebiliriz (Verdiği parayı geri de almıyor). Her başvurana teşvik vermek yerine uygulayıcı kuruluşların eğitiminden, mentorluklarından, süzgecinden geçmiş girişimlere teşvik verildiği için başvuru ve seçme aşaması oldukça beğendiğim bir model.
Kadın girişimcilerle ilgili kısımdan başlayım, 2012-2019 yılları arasında destek almaya hak kazanan girişimcilerin %18’i kadın. Hatta kadın girişimci oranı 2012 yılında %14 iken yıllar içerisinde artarak %27’ye ulaşmış. Bu oranlar tüm girişim ekosistemimizin ortalamalarının üstünde. O açıdan sevindirici bir bilgi.
Bu girişimler teşvik sonrası yaşıyorlar mı diye sorduğumuzda oran oldukça şaşırtıcı. 2012’de BiGG desteği ile kurulan girişimlerin %71’i halen hayatta. Diğer yıllarda da oranlar oldukça yüksek. Peki hayatta olabilirler ama belki ciroları iyi durumda değildir diye sorabilirsiniz. Onunla ilgili de bir bilgi var. Tüm BiGG girişimlerinin 2019 cirosu 457 milyon TL’ye ulaşmış ve bunun 141 milyon TL’si yurt dışından geliyor. 141 milyon TL ise 98 BiGG girişiminden gelmiş, yani çok başarılı 3-4 girişimin ihracat tutarı değil bu.
BiGG kapsamında 2014-2019 yılları arasında verilen her 1 TL’lik teşvik, 7.4 TL’lik satışa dönüşmüş, yine aynı 1 TL, 1.66 TL’lik de ihracata dönüşmüş. Yani sulanan fidanların büyük çoğunluğu dev ağaçlara dönüşmüş gözüküyor.
Silikon Vadisinde bir oran vardır, melek yatırımcılar portföylerinin %33’ünün kapanacağını, %33’ünün kendini döndüreceğini, %33’ünün ise çok iyi performans göstereceğini düşünerek risk alırlar. Bu oranlarla karşılaştırıldığında BiGG oldukça başarılı gözüküyor.
BİGG’i başarıyla tamamlayanlar, BİGG’in 3. Aşaması kapsamında 660 bin TL bütçeli bir desteğe daha başvurabiliyorlarmış fakat girişimlerin sadece % 25,4 ü bu desteklere başvuruyormuş. Bu oran oldukça az aslında. Ben BiGG desteği alsam devamına da mutlaka başvururdum.
Peki neler eksik, neler yapılmalı derseniz, bu girişimler ile yatırımcılar arasında daha çok köprü kurulmalı ve hatta teşvik bitmeden 3-4 ay önce tüm yatırımcılar bu girişimleri tanımalı. Ölçeklenebilir olanlar hemen yatırım da alırsa çok daha başarılı sonuçlar elde edilecektir.
Ödemeler düzenli yapılıyor mu, daha çok para verilmeli mi açıkcası bilmiyorum. Ben iki girişimimi de 33 bin TL’ye kurduğum için verilen paralar bana iyi gibi gözüküyor ama benim girişimlerimde çok Ar-Ge olmuyor, deeptech de değil, o yüzden karşılaştırmak çok doğru olmayabilir. Bir de tabi ben 2 ayda ürünü çıkarıp satmaya çalışıyorum. Belki BiGG sonrası satış süreci için de ayrı bir destek yoksa o eklenebilir. Bir de daha çok bütçe isteyenlere yönelik de bir model düşünülebilir.
Yazının en başındaki sorulara dönecek olursam, rapora bakılırsa devlet destekleri oldukça işe yarar gözüküyor, doğru kişi sayısı da yüksek gözüküyor. “Girişimciyi uyuşturuyor mu?” sorusunun cevabını halen bilmiyorum, proje süresi bitene kadar vaktim var diyip hiç pazarda potansiyel müşterilerle görüşmüyor mu bilmiyorum ama bu sorunun da cevabı girişimcide gizli. Girişimci bu desteği çok iyi kullanırsa ve çok iyi planlama yaparsa başaramayacağı şey yok.