Sefa Karahasan

“Bugüne kadar hiç bozulmadım” diyen bir sanatçının adıdır Tarkan. Neden böyle bir giriş yaptığımı da anlatmaya çalışacağım. İstanbul’da önemli bir görüşme için bulunuyordum. Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava’da Tarkan konserleri başlamıştı. Uzun zamandır Tarkan’ı yakından dinlememiştim. Kıbrıs’a birkaç kez gelmesine rağmen, sadece uzaktan bakınmakla yetindiğimi hatırlıyorum. Konser öncesinde, misafiri olduğumuz Atlantis Yapım’dan sevgili Erdal Bozkuş’la konuşma fırsatım oldu. Sohbet ederken etrafı izleme fırsatım da oldu. Sanat ve spor dünyasından birçok isim kulise gelmişti.

Dakikalar ilerledikçe heyecan artmaya başladı. Erdal Bey’in ev sahipliğiyle önlerde bir yere oturduk. Önümüzde Tarkan’ın eşi Dilek Hanım vardı. Flaşlar patlamaya başladı, sorular art arda geldi. Dilek Hanım da eşi gibi mütevazı bir duruşla sorulara içtenlikle cevap verdi.

‘Zeytin gözlüm’

Ardından kırmızı perde yavaş yavaş Tarkan’ın sesiyle açılmaya başladı. Tarkan, muhteşem enerjisi ve karizmasıyla binlerin karşısına çıktı. Önce Türk sanat müziğiyle başladı. Ardından yavaş yavaş tempoyu artırdı. Tarkan, Gülnur Güneş’in imzasını taşıyan kostümlerle ışıl ışıl parlıyordu. Megastar’a yakışır kostümler dikilmiş.

Gülnur

Milliyet olarak Kıbrıs’a özel sayfalar yapan ekler çıkaran tek gazeteyiz. Sayfalarımızda, Kıbrıslı Türklerin hem siyasi hem de sosyal sorunlarını yakından takip ediyoruz, çözüm önerileri sunuyoruz. Bu süreçte en üst düzeyde olumlu tepkiler almak bizleri mutlu ediyor. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ilk baskımızda, “Milliyet’in Kıbrıs’ta öncü bir gazete olmasını bekliyorum” demişti. Bu noktada hızlı şekilde ilerledik. Kıbrıs sorunu veya Kıbrıs denildiğinde akla ilk gelen gazete Milliyet oluyor. Rum medyasının, Kıbrıs sorununa yönelik referans aldığı tek gazete Milliyet. Bu süreçte, turizm konusunda yaptığımız yayınlar sonrasında Turizm Bakanımız Fikri Ataoğlu’yla bir araya geldik.

‘Sizi takdir ediyoruz’

Ataoğlu, “Milliyet’e özel teşekkür ediyorum” dedi ve şöyle devam etti: “Yaptığınız yayınlardan çok memnunuz. Ada’ya gelecek turistlere rehber olan bir yayıncılık anlayışınız var. Turist sayısının artışında ve turistlerimizin Ada’yı tanımasında katkınızı takdir ediyorum. Şahsınızda Demirören Medya Grubu’nu kutluyorum.”

Sonrasında Kıbrıs Türk Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Orhan Tolun aradı ve şöyle bir cümle kurdu: “Milliyet’in turizmimize katkısı büyük.” Tolun, “Türk medyası

Kurban Bayramı’nda Kıbrıs’a ünlü akını olacak. Ebru Gündeş, Sibel Can, Hadise, Volkan Konak, Serdar Ortaç, Funda Arar ve Murat Boz gibi sanatçılar bayramda Ada’da sahneye çıkacak. Bir anlamda Kıbrıs’ta şarkıcı bayramı yaşanacak. Sanatçıların Kıbrıs tercihiyse tamamen ‘yüksek’ duygusal bağ. Sanatçılarımızın Kıbrıs dışında yüksek ücretle sahne aldığı yer neredeyse yok gibi. Burada kumarhanelerin olması ve büyük oyuncuların sanatçıları dinlemek istemesi fiyatları da yükseltiyor.

Kapris tavırlara dikkat

Ama sanatçıların son dönemdeki tavırları ve kaprisleri de dikkat çekmiyor değil. Bu konuda Ada’daki otellerin birleşerek sanatçılara karşı ortak bir tavır alabileceğini söyleyebiliriz. Bence sanatçılarımız ellerindeki nimeti ‘sürekli’ tepmesin! Gidişat öyle.

Kim nerede sahneye çıkacak?

Sibel Can, Serdar Ortaç, Volkan Konak: Cratos Otel
Hadise, Gipsy Casual, Gökhan Türkmen, Koray Avcı: Elexus Hotel

Ünlü sanatçı Gülben Ergen, Kıbrıs’ta sınır köylerinden biri olan Akıncılar’da halkla röportaj yaptı. Röportajın girişinde yaptığı yorumu okuyunca şaşırmamak elde değil. Akıncılar ile ilgili geçtiğimiz haftalarda ‘yerel’ bir tartışma yaşanmıştı.

Tartışma, askeri bölgeden geçişte KKTC kimliği olmayan bir kişiye izin verilmemesiydi. Ki bu konuda merkezi hükümetin atması gereken adımlar nedeniyle sorunlar yaşanıyor.

Bu tartışmaların bittiği bir anda Gülben Hanım Kıbrıs’a çıkarma yaptı, köye gitti.

Röportajını severek okudum. Ancak kullandığı ifadeler çok aşırı kaçmış.

Ergen, “Akıncılar, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı öncesinde en büyük Türk köyü olma özelliğine sahipken bugün nüfusu sadece 350 (...) Güvenlik nedeniyle köye girişler askeri kontrol noktasından geçilerek yapılıyor.

Askeri birliğin kurulması nedeniyle köy, 1974’ten sonra her sene bir hayli göç vermiş” diyor.

Göçün nedenleri

Kıbrıs’ta göçler sadece 1974’ten sonra olmadı. Ada’da asıl göç, 1963’ten 1974’e kadar geçen sürede yaşandı. Yani, Rumlar’ın Türkler’e saldırılarının yoğunlaştığı ve katliama dönüştüğü yıllar.

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) Başkanı Sanem Oktar’ı Davos yolunda tanımıştım. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Dünya Ekonomik Forumu toplantısına giderken yan yana uçtuk. Forumda önemli bir konuşma yapmaya hazırlanıyordu. Davos’ta KAGİDER’i temsil etmenin yanında en önemlisi Türkiye’den katılan tek STK onurunu yaşıyordu. Ufku geniş ve kadın hakları konusunda önemli düşüncelerini dinlemiştim.

Türkiye’ye güvenen ve ülkesine aşık olan bir kadın. Sanem Hanım; darbe girişimi sonrasında da, kendisinden beklenen adımı attı ve KAGİDER uluslararası arenadaki yabancı yatırımcılara ‘Türkiye’ye inanın’ kampanyası başlattı. KAGİDER 15 milyar doların üzerinde sermayeyi yöneten üyeleriyle dünyaya 3 bin mektup gönderdi. Mektup diplomasisinin yanında videolu da bir adım atıldı. Şu ana kadar 30’un üzerinde kadın girişimci #Turkiyeyeİnanin hashtagi ile yabancı yatırımcıya çağrı yaptı. Çağrı yapanlar içinde; Leyla Alaton, Meltem Gürler, Feyhan Kapralı, Serpil Karuserci, Zehra Güngör, Dilara Koçak ve Nesrin Karaoğlu Otuzoğlu gibi isimler var.

‘Ülkeme güveniyorum’

Konuşmalarda, ülkemize dönük yatırımların neden yapılması ve yatırımdan neden geri durulmaması gerektiği anlatılıyor. Çağrı

Karadeniz’de bir hafta geçirdim. Giresun, Ordu arasında mekik dokudum. Yaylalarına çıktım. Müthiş keyifli bir tatil oldu. Ancak Giresun ve Ordu arasındaki farkları görünce üzüldüm.

Giresun’da başta park alanları gibi eksiklikler nedeniyle, turistleri taşıyan otobüsleri şehre çekecek bir alan yok.

Tur operatörleri, Giresun’a ‘durak’ yapmıyor. Bu konuda Belediye Başkanı Kerim Aksu’nun gerekli talimatları vereceğini düşünüyorum. Sayın Başkan’ın, turizme büyük önem verdiğini biliyorum.

Son dönemde Ordu Belediye Başkanı Enver Yılmaz ise gündemde. Kıbrıs’la ilgili yaşanan bir süreçte de adını tekrar duyduk. Kıbrıs’a başlayan direkt uçuşlarla ilgili Yılmaz’ın birçok açıklaması oldu. Bunun yanında sürekli turistleri Ordu’ya davet etti. Ordu’nun, havaalanının açılmasından sonra büyük ivme kazandığını anlattı.

Sayın Başkan, belediyede oturmadı, havaalanına gitti açıklamalar yaptı. Havaalanı Ordu Belediyesi tarafından sahiplenilmiş.

KKTC’den Ordu’ya çıkarma

Önümüzdeki hafta da KKTC Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu’yla beraberinde büyük bir heyet Ordu’ya çıkarma yapacak. Heyetin çalışma süreçlerini yakından takip ettim. Giresun’la ilgili bir ifade yok.

Giresun’un en büyük şansı ise halk arasında ‘G

Türkiye’miz 15 Temmuz darbe girişimi, yani terör eyleminden sonra tek vücut oldu. Halkımız sokaklarda demokrasi nöbetleri tutmaya başladı. Bu süreçte, sanatçıların alacağı tavırlar da çok önemliydi. Sanat dünyasından onlarca isim demokrasi için nöbete çıktı. Ünlü sanatçılar Işın Karaca ile Demet Akalın da Kısıklı’da demokrasi nöbetine katıldı. Demet Hanım, nöbetleriyle ilgili sosyal medya hesabında fotoğraf paylaştıktan sonra Işın Hanım ile konuştum. Demokrasi nöbetlerinin önemini vurgulu bir ses notuyla, “Demokrasi için savaşacağım, nöbetlere devam. Bu vatan benim vatanım, bizim vatanımız. Yarın çocuklarımın vatanı. Bayrağım için vatanım için son damla kanıma kadar bir anne savaşı var içimde. Çocuklarımın yarınları için savaşacağım” şeklinde anlattı.

‘Nene Hatunumuz’

Işın Hanım, darbe girişiminin halk tarafından engellenmesinin mutluluğunu yaşıyor. O gece vatandaşlar, Karaca ve Akalın’a çok ilgili davranmış. Burada diyaloglar dikkat çekici. Vatandaş, sanatçılara 93 Harbi sırasında Erzurum’da Aziziye savunmasında, halk direnişinin simgesi haline gelmiş Türk kadını Nene Hatun’un adıyla hitap etmiş, “Sizler bizlerin Nene Hatunu’sunuz” denmiş. Karaca ve Akalın o gece eve gitmek

Süperstar Ajda Pekkan son dönemde Kıbrıs’ta sahne almaya başladı. Kıbrıs’ı çok sevmiş olacak ki; Altınbaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vakkas Altınbaş’ın damadı Bulut Akacan’ın turizm şehri Girne’ye yaptığı muhteşem projeden özel havuzlu penthouse bir daire aldı. Dairenin değeri yaklaşık 2.5 milyon TL. Pekkan, yakından ilgilendiği projede, dairesinde kedilerine ve köpeklerine de bir oda yapılmasını istedi. Genç iş adamı Akacan da, Pekkan’ın dairesinin titiz bir işçilikten sonra bitirilmesi talimatını verdi. FEO’nun mimarı Dürem Varoğlu da Ajda Pekkan’ın eviyle özel olarak ilgileniyor. KKTC’ye yerleşmeyi kafasına koyan Pekkan, vatandaşlık için de adım attı.

Bodrum yerine Kıbrıs

KKTC İçişleri Bakanı Kutlu Evren’i ziyaret eden Ajda Pekkan, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşı olmak istediğini” anlattı. Bakan Evren’in odasında vatandaşlık başvurusunu imzalayan Pekkan’ın, ‘Kıbrıs’ı çok sevdiğini ve Kıbrıs’ı bir vatanı olarak gördüğünü’ belirteyim. Kıbrıs’ı köy köy gezdiğini de ifade eden Pekkan’ın sözlerine şöyle devam ettiği belirtildi: “Kıbrıs insana huzur veriyor. Rahat geziyorum sokaklarda. KKTC’ye taşınmak istiyorum. Eskiden Bodrum’a giderdim şimdi Kıbrıs’a gelmek istiyorum.