Sefa Karahasan

Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar’ı, Kıbrıs’a geldiği bir davette yakından tanıma fırsatım oldu. Sonrasında Murat Bey’i, ‘Yerinde durmayan, sürekli üreten bir Başkan olduğunu düşündüğüm için’ yakından izlemeye başladım. ‘Ben değil, biz’ düşüncesine önem verdiği için, memlekete aşığı bir Belediye Başkanı olması beni etkiledi. “Sefa’cım ben Kıbrıs’ı da seviyorum” diyen Hazinedar, bir gün taksi durağında, bir gün çorbacıda, bir gün sokakta, bir gün de ülkenin her tarafında... “Murat Bey bu enerjiyi nereden buluyorsunuz?” diye sorduğumda, “Ülkemi seviyorum. Vatandaşın ayağına gitmek, onların sorunlarını dinlemek, çözüm üretmek, onlara hizmet vermek büyük keyif” cevabını verdi. Hazinedar, en renkli belediye başkanı da diyebiliriz. Gençlik Festivali ‘Color Up’ta yakından izledim kendisini. Çocuklar gibi şendi, meydandaki binlere verdiği enerji görülmeye değerdi. Meydandaki 7’sinden 70’ine binleri coşturdu. Oğlu Yaşatan’ı renk cümbüşüne soktuğu an müthişti.

Filmde rol alacak

Murat Hazinedar’ı geçtiğimiz gün ünlü komedyan Yavuz Seçkin ziyaret etti. Yeni filminin senaryosunu anlattı. Murat Bey, “Yavuz’dan küçük bir rol teklifi aldım” dedi. Hazinedar, Yavuz Bey’in ‘Yıldızlar da Kayar

Öğrencilik yıllarında hem sahne sanatları okuyan hem de müzikle ilgilenen Emre Altuğ, kariyerine ağırlıklı olarak müzikle devam etse de, son dönemde oyunculuğa ağırlık verdi. ‘Mezarcı’ filmiyle beyaz perdede olan Altuğ, “Beni
çok yordu” diyerek dizilerden uzak durmak
istediğini söyledi.
Hem oyuncu hem de filmin yönetmen
ve senaristi Talip Karamahmutoğlu’yla
keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
Emre Altuğ heyecanlı... Film için gelen teklifi şu sözlerle anlattı: “Bir gün oyuncu abim Orhan Aydın aradı ve filmden bahsetti. Senaryodan çok etkilendim. Zaten sonrasında öğrendim ki, usta yazar Osman Şahin’in ‘Mezarcı’ adlı çok değerli bir hikayesiymiş.”

Ünlü sanatçı Işın Karaca geçtiğimiz gün ‘kendi kreasyonum’ diye bir ileti paylaştı. Bunu gördükten sonra Işın Hanım ile konuştum. “Modaya mı atılıyoruz?” diye sordum. Sonrasında bunun sinyallerini verdi. Devam edince, “Evet, eylülde güzel bir sonbahar ve kış kreasyonu geliyor” dedi. Işın Hanım, 50 beden giyiniyordu. Müthiş bir azimle bedenini 38’e kadar düşürdü. Bir anlamda, 38 beden giyen bir kadın olarak ‘50 beden giyen bir kadını daha iyi anlayacak’ durumda. O nedenle, ünlü bir firmaya büyük bedenlerden oluşan bir kreasyon hazırlayacak. Firma adını vermedi ama bu yöndeki açıklamanın ilerleyen günlerde yapılacağını söyleyebilirim. Işın Karaca, modaya başlama sürecini ise şöyle anlatıyor: “Uzun zamandır kendi tasarımlarımı hazırlıyorum aslında. İnsan 50 beden olunca giyinecek çok seçeneğini olmuyor. Şimdi 38 - 40 bedenim ama dünden gelen çok birikim var.”

Eli modaya yatkın
Işın Hanım’ın annesi Şeniz Hanım eski bir desinatör. Bu konuyu hatırlatıyorum ve devam ediyor, “Bizim gençlik yıllarımızda anneannem ve dedemin fabrikaları vardı. Haliyle elim hep iğne iplik gördü. Moda da sanat. Geçmeyen bir sanat. Ama bir kadının şişmanken en büyük derdi, o modaya uygun giyinmektir.” “Birçok

Cratos Premium Otel yaza müthiş bir sloganla girmeye hazırlanıyor.

‘Matrix Çağı Cratos’ta başlıyor. Akıp giden zamana yapılacak vurguyla müşterilerini ağırlayacak olan Cratos, neredeyse geçen hafta Serdar Ortaç için kapatıldı.

Serdar Bey; Deniz Akel’in yönetiminde ‘Gıybet’ şarkısı için Cratos Premium Otel’de klip çekti. Yatlar, kral daireleri, Ferrari’ler, Porsche’ler kullanıldı. Klip için Küba’dan özel dansçılar getirildi. Kıbrıslı mankenler klip için otele yığıldı.

Otelin sahibi Murat Bozoğlu ile Serdar Bey’in iyi bir arkadaşlık ilişkileri var. O nedenle Murat Bey, tüm imkanları seferber etti.

Otel yönetimi ve çalışanlar ‘Gıybet’ klibinin en iyi şekilde çekilmesi için çalıştı. Klipte Murat Bey’in oğlu Hüseyin de, Serdar Ortaç’ın evladı rolünde oynadı.

Hüseyin’in sempatik tavırları görülmeye değerdi. Hüseyin’in annesi Tanya Hanım ve Murat Bey, evlatlarının ilk oyunculuk deneyimini yakından izledi.

Murat Bozoğlu dostluğu

Deniz Akel’in ‘Matrix’ dediği otelin halkla ilişkilerinden Cem Türegün de, klipte oynayanlar arasındaydı. Deniz Hanım, Cratos’ta güzel iş çıkardı.

Demet Akalın, “Bazı yeni popçular beni taklit edip, sözüm ona dobra oluyor. Beceremeyip argolaşıyorlar” demiş. Bu sözleriyle İrem Derici’yi kast ettiği gündeme gelmişti. Derici, hafta sonunda Lefkoşa Merit Otel’de sahne aldı. İşte bu sözler kendisine soruldu. Gergin bir İrem Derici vardı. Sürekli “Aman boşver” sözlerini kullanan ama ‘gülümseyen’... “Küfürbaz” yönündeki eleştirilere, “O da yapılsın” cevabını verdi. Ardından, “Aman beni kimse sevmese de olur” diye devam etti.
Derici’ye Akalın ile ilgili sorular sorulunca daha net kendini ifade eden sözler kullandı. “Demet Akalın sizi mi kast etti yaptığı açıklamalarla?” sorusu karşısında, “Benimle alakası yok Demet’in açıklamalarının” diye cevap verdi.

‘Demet suratıma söyler’
“Demet çok sevdiği insanları yapıcı eleştirir, her türlü eleştirir. Ben onu acayip seviyorum. Çok seviyorum” diyen İrem Hanım, şöyle devam etti; “Demet’te şöyle bir şey vardır. Gidip de oradan, burada eleştirmez, gelir suratına söyler pat pat. Hiç kimse bizi polemiğe sokmaya çalışmasın. Samimiyetimiz var Demet’le. Gelip bana söyler. ‘Kız denyo topla şu ağzını’ falan der.”
İrem Hanım’ın, Demet Hanım ile ilgili söyledikleri sanatçıların ‘polemiklerle’ gündeme

Ebru Gündeş, hafta sonunda Kaya Holding Yönetim Kurulu Üyesi Doruk Kaya ve Tuğana Savgı’nın düğünü için Kıbrıs’ta sahneye çıktı. Muhteşem performans ve enerjisiyle herkesi kendine bir kez daha hayran bıraktı. Düğüne katılan özel davetlilere yaklaşık iki saat boyunca unutulmaz bir gece yaşattı. Bunu yakından izledim. Konser sonrasında da, kendisiyle ayaküstü kısa bir sohbet etme fırsatım oldu.

Kendisine Kıbrıs’ta büyük bir hayranlık duyulduğunu söyledim. Ebru Hanım’ın da Kıbrıs’a büyük bir sevgisi var. Kıbrıs’ta sahneye çıkan sanatçılar arasında her zaman ses getiren bir isim Ebru Hanım. İzledikten sonra, ‘kendi güzel, sesi güzel, güzel insan’dan başka yorum yapamıyorum.

KIRMIZI ÇORAPLI ELÇİ

Berlin Büyükelçimiz Hüseyin Avni Karslıoğlu, kendine has özellikleri olan bir isim. ‘Her zaman çocuk kalan bir baba, eş.’ Bunu değerli eşi Gamze Hanım söylüyor. Karslıoğlu ailesiyle, KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Mustafa Akıncı’nın Berlin ziyareti sırasında tanışma fırsatım oldu.

Bir gün içerisinde binlerce insanın alışveriş yaptığı, gezdiği, mutlaka bir defa geçtiği İstiklal’de patlayan bombadan iki hafta sonrasında izlenimlerim oldu.
İlk başta biraz yaratılan korku ortamı kaybolmuştu. Sokaklar cıvıl cıvıldı. Teröre inat yaşama duygusu vardı. Özlediğimiz, bildiğimiz İstiklal’di bu. Alışveriş merkezleri doluydu. Restoranlar, cafeler kalabalıktı. İnsanlar, aileleriyle, sevgilileriyle, eşleriyle İstikal’de yürüyüş yapıyordu. Bir Bosna atasözü, “Seyahatin önündeki tek engel kapının eşiğidir” der. O nedenle ne terör ne başka bir şey, insanların yaşamını engelleyemez.
İstikal’de de engelleyemedi. Lale’leri asla solduramazsınız.

SAYIN TÜRKEŞ VE SAYIN ÜNAL ŞANSI
Kuzey Kıbrıs’ta hükümet bozuldu. Yeni bir koalisyon hükümeti kurulacak.
Yeni bakanlar seçilecek. Mevcut bakanlıklar değişecek. Bunlardan biri de Turizm Bakanlığı. Turizm Bakanı Faiz Sucuoğlu, görevde bulunduğu süre içerisinde ciddi atılımlar yaptı.

Aşk tanrıçası Afrodit’in ülkesidir Kıbrıs.
Ada, bir Mısırlı’nın eski eşi için uçak kaçırmasıyla yeniden ‘aşk’la gündeme geldi.
Sonrasında da, Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz da, Kıbrıslı gençlere ‘aşk’ tavsiyesinde bulundu.
Schulz, Ada’nın yeniden birleşmesi için bir araya geldiği gençlere, “Birbirinize aşık olun, tanıyın. Çünkü aşk, birbirinizi tanımak için en iyi araçtır” diye seslendi.
Yaşanan korsanlık sonrasında Sayın Schulz’un söylemleri, bundan yedi yıl önce yazdığım bir yazıyı anımsattı.
Kıbrıs’ta, Güney ile Kuzey arasındaki kapılar açılmadan önce, Rum bir sevgilim vardı. Ara bölgede buluşuyorduk.
Barış görüşmeleriyle ilgili toplantılar olduğu zaman, sevinçten uçuyorduk.