Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Son günlerde Kuzey Suriye cephesinden gelen haberler PYD’nin askeri kanadı YPG’ye mensup Kürt savaşçılarının IŞİD’e karşı kazandığı zaferlerden söz ediyordu.

YPG güçlerinin stratejik Tel Abyad kentini IŞİD’in elinden alması, 6 ay önce Kobani’yi kurtarmasından sonra sağladığı ikinci büyük askeri başarı sayılıyordu. Şimdi bu güçler, IŞİD’in kalesi sayılan Rakka kentine doğru ilerliyordu. PYD/YPG’nin sahadaki bu kazanımları sonunda Kuzey Suriye’de oluşan Kürt kantonlarının birleşeceği ve bölgede bir özerk Kürt varlığının ortaya çıkacağı söyleniyordu...

Haberin Devamı

Böyle bir ortamda dün cepheden gelen haberler, IŞİD’in son zamanlarda uğradığı bazı yenilgilere rağmen karşı saldırıya geçmek gücüne sahip olduğunu gösterdi.

Kobani şoku

En büyük sürpriz -ve Kürtler açısından en ciddi şok- IŞİD militanlarının -YPG kılığına girerek- Kobani’ye sızmaları ve orada patlattıkları bombalarla çok sayıda insanı öldürmesi ve yaralaması oldu. Geçen yılki cesur direnişiyle adeta bir sembol olan Kobani’nin tam normal yaşama dönmek üzere iken IŞİD’in hedefi olması bu cephede kazanılan askeri zaferlerle de huzur ve istikrarın tam sağlanamadığını ortaya koydu.

IŞİD bu cephede geri çekilmek zorunda kaldığında dahi, farklı yöntemlerle karşı saldırıya geçebildiğini gösterdi. Nitekim militanlar Kobani’den başka Suriye yönetimindeki Haseki kentine karşı da hücuma geçti. Böylece şimdi bölgede çatışma alanı da genişlemiş bulunuyor...

Her şeye rağmen askeri uzmanlar, Kobani’nin yeniden IŞİD’in eline geçmesi olasılığının zayıf olduğu kanısındalar. Ama YPG de IŞİD’in terör saldırıları karşısında yönetimi altındaki yerlerde kontrolü sürdürmekte zorlanacak gibi görünüyor.

Askeri ve siyasi

Oysa son günlerde YPG’nin IŞİD’e karşı elde ettiği askeri kazanımlar, Kuzey Suriye’de “Kürt gücü”nü pekiştirmekte olduğu kanısına yol açıyordu. Bu bağlamda, Türkiye’de de PKK ile sıkı bağları bulunan PYD’nin ne gibi stratejik amaçlar güttüğü konusunda spekülasyonlar yapılıyor ve kaygılar da dile getiriliyordu...

PYD’nin son zamanlarda bölgedeki durumunu ve hâkimiyetini güçlendirmesi, kendi imkânları dışında, kurduğu ittifaklarla mümkün oldu. En büyük desteğin ABD’den gelmesi şaşırtıcı değil. Washington IŞİD’e karşı mücadelede Kürtleri (hem Irak’ta hem Suriye’de) doğal bir müttefik olarak görüyor. Irak’ta peşmergelere, Suriye’de de YPG’ye aktif destek veriyor.

Haberin Devamı

Son olarak YPG’nin Tel Abyad’ı ele geçirmesinde, ABD önderliğindeki koalisyonun desteğinin ve PYD-ABD işbirliği stratejisinin büyük payı var.

Gerçekler ve gerekler

Bu stratejinin nihai hedefinin ne olduğu çok tartışılıyor. PYD liderleri kantonal sistemi içinde özerklikten söz ediyordu. Böyle bir tartışma yıllar boyunca Kuzey Irak’taki Kürt bölgesinin geleceği konusunda da yapılmıştı. Her iki ülkenin etnik ve mezhepsel yapısı, yaşadığı çatışmalar ve bölünmeler, Kürt kesimleri için yeni gerçekler yarattı.

Bölgede sürmekte olan belirsizlikler, bu çatışmaların ve bölünmelerin nereye varacağını öngörmeyi imkânsız kılıyor. Bu yüzden de uzun vadeli ve kesin politikalar yerine, günün gerçeklerini ve gereklerini dikkate alan stratejiler tercih ediliyor...