Tıbbın her alanında “Hele bir bakalım ne göreceğiz?” diye balık avlamak için ağ atar gibi test yapmanın kişi sağlığına da, toplum sağlığına da bir yarar sağlamadığı kesin. Buna karşılık, belli bir soruya cevap aramak için yapılacak incelemenin faydası var. Mehmet Bey’de, kalp damarlarında darlık olabileceğini düşündüren göğüste sıkıntı, çabuk yorulma gibi belirtiler olsaydı, ya da ilk doktor muayenesinden ve kan tahlillerinden sonra damar darlığı riski çok yüksek bulunsaydı efor testi çok aydınlatıcı olurdu.
Bilgisayarlı tomografi, aynı anda çok sayıda yüksek çözünürlüklü röntgen filmi çeken bir cihaz. Masada yatan kişi röntgen kameralarının bulunduğu büyük simidin içinden hızla geçerken tekrar tekrar çok sayıda film çekilir. Bilgisayar, filmlerden 3 boyutlu her yönden bakabileceğimiz sonsuz sayıda resim yaratır.Bilgisayardan çıkan resimler kalbin üstündeki koro-ner damarları ve dallarını en ince ayrıntılarına kadar gösterir. Damarlara her yönden bakabildiği-miz ve kesit yaparak inceleyebildiğimiz için yalnız damarın içinde akan kanı değil, duvarda olup biteni de göre-biliriz. Yerinde yapıldığında çok yararlı bir testtir.
Mehmet Bey’e bir de halk arasında “kansız anjiyo” diye adlandırılan bilgisayarlı tomografi ile anjiyografi yapılmış. Hem de normal sonuçlanan bir efor testinden sonra. Halbuki, bu testin kalp hastası olmayan, hastalık düşündürecek bir şikâyeti olmayanlarda tarama amacıyla uygulanması kuraldan çok istisna olmalı. Bu inceleme de daha önce yapılan testlere ek bir yarar sağlamıyor. Bu yöntem kullanılarak yapılan bir tarama sonunda insanların daha sağlıklı olduğunu gösteren bir kanıt da yok. Kısacası, Mehmet Bey’e yapılan efor testi de, kansız anjiyo da yerinde yapılmış incelemelerde olması gereken 2 özelliğe sahip değil.
Pahalı testler ne zaman yapılmalı?Sol aşağıdaki resimlerde içi röntgende görünen maddeyle dolu, normal bir damar, ortada, birkaç parlak kalsiyum birikintisinin göründüğü, sağda ise yoğun kireçlenmenin olduğu bir damar görülüyor. Kalsiyum birikintileri ne kadar çoksa, azıp damarı tıkamaya aday damar sertliği plağı sayısı da o kadar çok demektir. Bunlar, damarı daraltsın-daraltmasın tehlikelidir. Önlem alınması gerekir. Sağlıklı hayat tarzının, gerekirse verilecek ilaçlar gidişatı yavaşlatabilir, hatta durdurabilir.Mehmet Bey’e yapılan pahalı incelemelerin gerekli olduğu durumlar yok mu? Tabii ki var. Gerek efor testi gerekse bilgisayarlı tomografiyle yapılan koroner anjiyografi, birincisi kalbin hücrelerine yeterli kanın ulaşıp ulaşmadığını, ikincisi kalbe kan götüren damarların anatomisini gösteren, yerinde kullanıldığında çok yararlı olan testlerdir.
Bazen başka testlere de gerek duyulabilir. Örneğin, sağlıklı bir yaşam tarzı olsa da kalp hastası olmasını kolaylaştıran bazı risk faktörleri taşıyan, ailesinde genç yaşta kalp krizi ve anı ölüm hikâyesi olan bir kişide kolesterol düşürücü ilaç tedavisine başlamak düşünülüyorsa, karar verebilmek için kalpte damar sertliği belirtileri var mı diye damarları görüntüleyen bir test yapmak düşünülebilir.
Bilgisayarlı tomografi kullanılarak, ama damardan röntgende görünür bir madde vermeden çekilen resimler bu konuda yapılabilecek, nispeten basit bir incelemedir. Aynı aletle yapılan “kansız anjiyoya” göre kişiyi hem daha az radyasyona maruz bırakır hem de damardan ilaç vermeye gerek yoktur.
Çekilen resimler kalbi besleyen koroner damarların duvarlarında kalsiyum birikimlerini görmemizi sağlar. Sağlıklı damarda kalsiyum birikintisi olmaz. Damar duvarının kireçlenmesinin nedeni damar sertliğidir. Kireçlenme ne kadar yaygın ve çoksa o kadar çok damar sertliği plağı var demektir.
Doktorun kontrol için gelen kişiyi tanıması, hayat tarzını, alışkanlıklarını, beslenme düzenini, geçmişteki ve o sırada var olan sağlık sorunlarını, ailesinin sağlık hikâyesini öğrenmesi, yapılacak birçok testten daha yararlı sonuçlar verir.
Kalbimize doğru çekap
Doktorun hastasını dikkatle dinleyerek elde edeceği ipuçlarına, dikkatli bir muayene, kan basıncı, tartı, karın çevresi ölçümlerinin eklenmesi, var olan kalp damar hastalıklarından birçoğunun teşhisine imkân vermesinin yanı sıra damar sertliği riski hakkında da epeyce fikir verir.
Doktor muayenesine ek olarak yapılacak kan tahliliyle açlık kan şekeri, kan kolesterol düzeylerinin saptanması ve çekilecek EKG, çoğu kişide kalp sağlığını korumak için yeterli bilgiyi sağlar. Eğer kan basıncı, şeker ve kolesterol değerleri ideal sınırlardaysa kan tahlillerini her yıl tekrar etmeye gerek yoktur. Belli aralıklarla doktora gitmenin en büyük yararı yapılacak testler ve taramalar değildir. Doktorla yapılacak konuşma ve kişinin kalp damar hastalığı yapan ve birçok sağlık sorununa yol açabilecek olan özelliklerini anlaması çok önemlidir.
Bu sorunlarla nasıl mücadele edebileceğini öğrenmesi ve başarmak için şevk ve azim kazanmış olarak yeni bir hayat tarzına başlaması en büyük kazancıdır.
Son söz:
Sağlık hizmetinin kalitesi, gereksiz testlerin azlığı, gereklilerinin çokluğuyla ölçülür.