Besin destek ürünleri, enerji içecekleri, performans artırmak için uygulanan yöntemler milyarlarca dolarlık bir endüstri. İlaçların aksine sıkı bir kontrol mekanizmasına tabi olmayan bu ürünlerin birçoğunun ciddi rahatsızlıklara yol açabilecek yan etkileri var
Besin destek ürünleri deyince, ilaç olmayan ama çoğu ilaç gibi alınan maddeler akla gelir. Geniş bir yelpazede birçok farklı maddeyi içeren bu ürünlerin arasında bitki kökenli maddelerin yanı sıra, protein yapı taşları içeren, beslenmemizdeki eksikleri giderdiği söylenen maddeler var. Vücut geliştirmek ve enerji artırmak için kullanılan çeşitli uyarıcı maddeler de destek ürünü olarak pazarlanıyor. Doğada ve besinlerimizde bulunan ama hap olarak da piyasaya sürülen vitaminler ve mineraller de bu grupta sayılıyor.
Bu ürünler hakkında yaygın ama yanlış olan bir kanı var. Çoğu ‘doğal’ olduğu için zararlı olamayacakları düşünülüyor. Bu yıl ekim ayında ‘New England Journal of Medicine’ dergisinde yayımlanan bir araştırma bu kanıyı çürüten kanıtlar ortaya koydu.
20 bin kişi acil servise
ABD Sağlık Bakanlığı’na bağlı birimlerdeki araştırmacılar 10 yıl içinde topladıkları verileri incelediklerinde, her yıl 20 bin kişinin, besin destek ürünlerinin yol açtığı sağlık sorunları nedeniyle acil servislere başvurduğunu gördüler. Kalp sorunları, allerjik reaksiyonlar, mide ve bağırsak rahatsızlıkları en sık rastlanan problemlerdi. Acile başvuran her 10 kişiden birinde, sorun hastaneye yatırmayı gerektirecek kadar ciddiydi.
Reçeteyle satılan ilaçların yan etkileri nedeniyle doktora gidenlerin tersine, destek ürünlerinin yol açtığı hastalıklar nedeniyle acil servise başvuranların çok daha genç olduğu gözlendi. 20-34 yaş arasındaki bu grubu doktora gönderen ürünlerin büyük çoğunluğu ya zayıflamak ya da enerji yükseltmek için alınan ilaçlardı. Bu araştırmada incelenen insanlar arasında kaçının hayatını kaybettiği, kaçının geri dönüşü olmayan şekilde zarar gördüğü bilinmiyor. Lakin, başka araştırmalar zayıflama, enerji artırma ve uyarı amacıyla alınan hapların ciddi yan etkileri olabileceğini, hatta ölümcül sorunlara yol açabileceğini gösteriyor. Sorun destek ürünündeki etkili maddeyle bitmiyor.
Kullanılan katkı maddelerinin zararlı etkileri olabileceği de hesaba katılmalı. Doktorların endişe ettiği bir diğer konu da reçeteyle satılan ilaçlarla destek ürünlerinin etkileşiminin olumsuz sonuçlar doğurabilecek olması.
Enerji içecekleriSon yıllarda tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de enerji içeceği diye adlandırılan meşrubatların tüketimi arttı. Dikkat ve yoğunlaşma kabiliyetini artırdığı, bedensel ve zihinsel canlılık sağladığı ve enerji verdiği iddia edilen bu içeceklerin ciddi yan etkileri olduğunu gösteren araştırmalar var. Ne yazık ki elimizde olan çalışmalar kısa süre izlenen sınırlı sayıda insan üstünde yapıldığı için yan etkiler hakkında bilmediklerimiz, bildiklerimizden daha fazla.
Yapılmış olan araştırmalardan öğrendiğimiz 2 nokta var. Birincisi, üreticilerinin iddia ettiği gibi bu içeceklerin olumlu etkileri olduğunu kanıtlayan güçlü veriler yok. İkincisi, bu ürünlerin bazılarının ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini gösteren çalışmalar var. Bir ay önce saygın tıp dergisi JAMA’da yayınlanan bir araştırma bunlardan biri.
Yirmi beş sağlıklı insan üstünde yapılan çalışmada ilginç bir araştırma yöntemi uygulanmış. Başlangıçta bir denek ya enerji içeceği ya da, rengi, kokusu ve tadı aynı olan ama içinde kafein ve diğer uyarıcılar olmayan, ancak şeker ve diğer maddelerin aynı miktarda bulunduğu içeceği (plasebo) içti. Bir hafta sonra aynı deneğe başlangıçta içtiği meşrubat gerçek enerji içeceğiyse plasebo, plaseboysa enerji içeceği verildi. Böylece her deneğin kendi kontrolü olması sağlandı. Araştırma sonuçlarının güvenli olabilmesi için denekler de, sonuçları değerlendirenler de, içeceklerin hangisinin gerçek, hangisinin plasebo olduğunu bilmiyordu.
Çalışmada en dikkat çekici nokta enerji içeceğinden sonra tansiyondaki yükselmeydi. Enerji içeceklerinin plaseboya göre ortalama kan basıncını 6 kat daha fazla yükselttiği saptandı. Bunun nedeni bir tehlikeyle karşılaştığımızda vücudumuzun bu durumla baş edebilmek için salgıladığı stres hormonlarının yükselmesiydi. Bu hormonların tehlikeyle mücadele etmemiz veya kaçabilmemiz için kısa süreliğine yarar sağlasa da, sık sık veya uzun süreli olarak yükselmesinin başta kalp ve damarlarda olmak üzere vücudumuzda birçok soruna yol açtığı biliniyor.
Kahveden çaya, kolalı içeceklerden çikolataya birçok içecek ve besinde kafein var. Enerji içeceklerinde ise kafein miktarı çok daha yüksek. Aşırı kafein tüketiminde ortaya çıkan zehirlenme tablosunda organların çoğu etkilenir.Kas geliştirmek için alınan desteklerProfesyonel sporculardan amatör vücut geliştiricilere kadar milyonlarca insan çeşitli performans iyileştirici maddeler kullanıyor. Bu grupta sayılan çok sayıda farklı ürün var.
Büyüme hormonu ve testesteron gibi hormonların yanı sıra amfetamin gibi uyarıcı ilaçlar, keratin gibi besin destek ürünleri ve daha birçok ilaç ve ilaç olmayan ürün de bu grubun içinde yer alıyor.
Performans artırmak için kullanılan yöntemlerin birçoğunun ciddi yan etkileri var. Araştırıp soruşturmadan kullanılacak olursa kaş yapayım derken göz çıkarılabileceği unutulmamalı.
İlaçlar daha tehlikeli değil mi?Reçeteyle satılan birçok ilacın destek ilaçlarından daha çok ve çoğu zaman daha ciddi olan yan etkileri var. O zaman destek ürünlerinin güvenilirliği neden bu kadar tartışılıyor diye sorulabilir, bir bardak suda fırtına koparılıyor diye düşünülebilir. Reçeteyle satılan ilaçların yol açtığı, insanları acil servislere gitmeye mecbur bırakan sağlık sorunlarının destek ürünlerinin sebep olduğu problemlerin 30 katı olması bu düşünceyi haklı kılar nitelikte.
İlk bakışta makul gibi gözüken bu tartşmada göz ardı edilen bir kaç nokta var. Reçeteyle satılan ilaçlar, var olan bir hastalığı tedavi etmek amacıyla kullanılıyor. Doktor herhangi bir ilacı vermeden önce ilacın belli bir hasta için beklenen yararlarını bir kefeye, olası zararlarını diğer kefeye koyup tartar. Bu tartıyı yapabilmek için gerekli olan ilaç bilgisine sahiptir. Yeni bir ilacın piyasaya çıkabilmesi için karşılaştırmalı araştırmalarda etkinliği ve güvenilirliği sınanır. Bu araştırmalardan elde edilen bilgiler ışığında ilaç ruhsatlandırılması yapılır. Destek ürünlerinin etkinliğinin ve güvenliğinin kanıtlanması gerekmediği için benzer çalışmalar yapılmaz. Bu ürünlerin büyük çoğunluğu hakkında güvenilir bilgi bulmak mümkün değildir. İlaçlar belli bir formüle göre üretilirler. İlacı ilk piyasaya çıkaran şirketten sonra başka isimler altında eşdeğer ilaçları üreten şirketlerin ruhsat alabilmesi için aynı formüle sadık kalma zorunluluğu vardır. Destek ürünlerinde denetleyici bir birim tarafından onaylanmış bir formül söz konusu değildir.
Bu nedenle piyasada benzer maddeler içersede birbirinden çok farklı ürünlerin olması sorunu daha da büyütür.
Kutusundan çıkan prospektüste ilacın etkin ve katkı maddeleri, nasıl etki ettiği, doz bilgisi ve yan etkileri ayrıntısıyla yazar. Destek ürünlerinde böyle bir bilgi yoktur.SON SÖZ:
Ciddi bir kontrol olmaksızın üretilip, satılan destek ürünlerinin sağlık sorunlarına yol açabileceğinden şüphe yok. Özellikle çocuklarda ve gençlerde, kronik hastalığı olanlarda, reçeteyle satılan ilaç kullananlarda bu ürünlerin yan etkilerinin daha kolay ortaya çıkacağı akılda tutulmalıdır.