Birşeyleri elde etmek için bazen birşeylerin vesile olması gerekir. İzmir’in stat işi de öyle olacağa benziyor... Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener’in, Türkiye’nin aday olduğu Euro 2016’nın bir ayağının İzmir’de gerçekleşmesi için yeni stat gerektiğini açıklaması, yıllardır konuşulan ama bir arpa boyu yol alınamayan bu konuyu tekrar gündeme taşıdı. Milliyet EGE ısrarlı yayınlarıyla bu işin öncüleri arasında yer aldı. Milliyet okurlarının ortak görüşü de Euro 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın, günümüz futbol anlayışına uygun, uluslararası standartlarda stat eksikliğinin sona ermesine vesile olacağı yönünde...
Futbol Federasyonu’nun İzmirli başkanının çıkışıyla ateşlenen fitilin, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun sözleriyle alevlenmesi umutları artırıyor. Kocaoğlu’nun Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Özak’la bu konudaki görüşmesinin ardından, “Karşıyaka’da 20-25 bin kişilik stat projesinin yeri hazır. Buca-Gaziemir hattında da havalimanına yakın bir alanda, Hazine arazisi üzerine 40-45 bin kişilik planlıyoruz. Eğer işler umduğumuz gibi giderse 2016 yılına kadar yetişeceğine inanıyorum” açıklamasını tekrarlaması ümitleri daha da güçlendiriyor. “Umduğumuz gibi giderse” derken, hükümetten Hazine arazisi tahsisi konusunda yardım bekledikleri mesajı da veren Kocaoğlu’nun konunun üzerinde önemle durmasıyla heyecanlı bekleyişe kapılan futbolseverler, şimdiden sabırsızlanıyor.
Mevcutların hali ortada
Yetersiz tribünleriyle futbol coşkusu yaratmaktan uzak Alsancak Stadı’na artık gitmek istemeyen; kışın eksik olmayan şiddetli rüzgarla donduran, yağmurlu havalarda kapalı tribünde bile bir güzel ıslatan, yazın sıcaktan kavuran, oturduğunuz yerden yeşil sahayı görmek için dürbün gereken Atatürk Stadyumu’ndan iyice soğuyan İzmirli heyecanlanmasın da kim heyecanlansın? Çoğu kişi bu yeni tesislerin Süper Lig’in de anahtarı olacağına, özlenen kalıcı başarıyı getireceğine inanıyor. Bir zamanlar futbol ateşinin hiç sönmediği kentte, son yıllardaki isteksizliğin, takımların kötü sonuçları kadar eski statların da sonucu olduğunu düşünenlerin sayısı hiç de az değil...
Başarı için tesis de şart
İspanya’dan gelen haber de bunu doğruluyor. Bu sene hem İspanya hem de Avrupa şampiyonluğu kupasını kaldıran Barcelona’nın, her gördüğümüzde imrenerek baktığımız adeta bir futbol mabedi olan 98 bin izleyici kapasiteli Nou Camp Stadı’nın yerine deniz üzerinde 150 bin kişilik yenisini yapmak istemesinin tek nedeni var: Taraftarlarının coşkusuna coşku katmak, dünyanın alkışladığı başarılarının devamını fiziki altyapıyla da sürdürmek...
Bir yandan yurtdışında gelinen noktaya, diğer yandan da bizim şu anki durumumuza bakınca insanın keyfi kaçıyor. Hala dünya ölçeğinde mütevazı sayılacak bir stadın bulunmaması can sıkıyor. Ne yazık ki gerçek bu. Dileriz Büyükşehir Belediye Başkanı’nın dediği gibi her şey yolunda gider de bu eksiklikten kurtuluruz. Bu arada Mahmut Özgener’in, “Sadece Aziz Bey’in çabası yetmez. Kocaoğlu yalnız bırakılmasın” uyarısını hatırlatmakta da fayda var...
Konak’tan kopulamıyor mu?
İzmir’in yeni ilçelerinden Karabağlar’da oturan Milliyet okurları, yanlışlığa dikkat çekiyor. OKUR HATTI’nı arayanlar, hem belediye hem de kaymakamlık binasının ilçe merkezinden uzağa planlandığını belirtiyor. “Belediye için belirlenen yer, Konak sınırının bitişiğinde, Hatay’la Yeşilyurt arasındaki Adnan Kahveci
Parkı’nın hemen arkasında. Kaymakamlık için de aynı bölgede, İller Bankası’nın bahçesi düşünülüyor” deniliyor.
Karabağlar’ın, ilçenin kalbinden epeyce uzakta yönetileceği vurgulanıyor, “Oysa beklentimiz, bu hizmet binalarının ilçenin en ulaşılabilir, merkezi yerine kurulmasıydı” görüşü ifade ediliyor. “Tüm birimler
Konak’ın yanı başında yer alacaksa, niçin yeni ilçe kuruldu” diye soruluyor. “Galiba Konak’tan kopamayacağız” yorumları da yapılıyor.
Üç ay daha sabır istendi
İzmir Çiğli’de Anadolu Caddesi esnafı ve sakinleri, üstgeçitlerin ne zaman tamamlanacağını merak ediyordu. Geçen yıl altgeçit çalışmaları nedeniyle yolun uzun süre trafiğe kapatılmasının işlerini olumsuz etkilediğini söyleyen işyeri sahipleri, “Tek isteğimiz, biran önce şantiyeden tam olarak kurtulmak” diyordu. Beklenen açıklama Büyükşehir Belediyesi’nden geldi. Asansörlü ve yürüyen merdivenli beş üstgeçidin ekim ayında hizmete gireceği ifade edildi. Eski İtfaiye Kavşağı, Maltepe Caddesi çıkışı, 8752 Sokak çıkışı, 8703 Sokak çıkışı ve Balatçık Sağlık Ocağı önündeki geçitlerin 5 milyon 238 bin TL’ye mal olacağı bilgisi de verildi. “Gaziemir’den sonra Çiğli’de de hem yayalara güvenli ve konforlu geçiş imkanı sağlanacak hem araç trafiği kesintisiz hale gelecek” denildi.
Çalışma yapıldı ama molozlar kaldırılmadı
Karşıyaka’da 1749 ve 1746 sokaklarda geçen ay yol çalışması gerçekleştirildi. Bu sırada çıkan molozlar götürülmedi, bir kenarda yığılı olarak bırakıldı. Evimize giderken adeta cambazlık yapıyoruz. Çünkü kaldırım molozlar yüzünden geçit vermiyor. Görevliler neden işlerini tam olarak ve kimseyi mağdur etmeden tamamlamıyor? Bunu yapmak çok mu zor? Yetkililerden günlerdir burada duran molazların kaldırılmasını istiyoruz. Gülüruh Demirel
Araç girişi yasak park etmek ise serbest!
İzmir’de Milli Kütüphane’nin ön tarafı araç girişi yasak olmasına rağmen günün belirli saatlerinde otopark olarak kullanılıyor. Bırakılan araçların resmi plakalı olması dikkat çekiyor. Kural neden tam olarak ve ayrımcılık yapılmadan uygulanmıyor? Göz yuman yetkililer bu soruya lütfen cevap versin. Bu yanlışa son verilsin. Yayaların rahatça yürümesinin amaçlandığı yolda yakışmayan görüntüler ortadan kaldırılsın. Ahmet Gürlek
İki yıl önce döşenen taşlar neden söküldü?
Mavişehir 2041 Sokak iki yıl önce elden geçirilmişti. Kilit taş döşenmiş, çukur ve tümsekler ortadan kaldırılmıştı. Bu taşlar daha eskimeden, ömrünü doldurmadan sökülmeye başlandı. Belediye neden böyle bir uygulama yapma ihtiyacı duydu? Yaşananlar çevrede oturan herkesi üzdü. Eğer haklı bir gerekçe yoksa, kamu parasının heba edildiğini düşünüyoruz. Yetkililerden bu konuda açıklama bekliyoruz. Mine Tava