Özay Şendir

Özay Şendir

ozay.sendir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Biri düşen, diğeri buhar olup uçan terör helikopterlerinin izini sürerken oldukça ilginç bilgiler çıktı karşıma.

Terör örgütü PKK, Süleymaniye’de, “Lozan’ın Yüzüncü Yılında Lozan’ı Yeneceğiz” başlıklı bir etkinlik düzenlemeye hazırlanıyormuş.

Bu toplantıyı diğer Kürt gruplarını da kendi kontrolleri altına almak ve ardından tüm Kürtleri temsil ettiğini iddia edecekleri “Ulusal Birlik” toplantısının ilk adımı olarak görüyorlarmış.

PKK’nın bu hazırlığının en büyük destekçisi Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin yöneticisi olan Bafıl Talabani.

Haberin Devamı

Yani, biri düşen, diğeri kaybolan terör helikopterleri PKK’nın Suriye kolunun emrine veren adam.

Yani, HDP’nin Diyarbakır’da düzenlediği Nevruz etkinliğine görüntülü mesaj yollayıp, kendi kontrolündeki Süleymaniye’deki Nevruz etkinliğine katılmayan adam.

Bafıl Talabani meselesine tekrar döneceğim ama burada bir İran parantezi açmam lazım.

PKK bu yıl Lozan’ı yıkacakmış...

***

İran’da son üç ayda aralarında siyasi tutukluların da bulunduğu 48 Kürt kökenli idam edildi.

Buna karşın, Irak’ın kuzeyinde yönetimi elinde bulunduran Barzani ailesine yakın internet siteleri, İran istihbaratının, terör örgütü üyelerini Urumiye ve Şam’a götürdüğünü, kimi yerlerde Kürt gençleri, Şii derin devlet örgütü Haşdi Şabi’ye katılmaya zorladığını yazıyor.

Urumiye, Türkiye sınırına yakın bir yeri İran’ın. 1997 yılında, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, İran istihbarat Teşkilatı “İthalat” ile terör örgütü yöneticilerinin Urumiye ve Makü şehirlerinde görüştüğü, yaralı terör örgütü mensuplarının Urumiye’de İranlı doktorlar tarafından tedavi edildiği, Tahran yönetiminin ülkedeki terör örgütü mensuplarına sokakta silahıyla dolaşma hakkı veren Yeşil Kart dağıttıkları çok konuşulmuştu.

1999 yılında İmralı’daki yargılama sırasında terörist başı da İran’da kamplarının ve hastanelerinin olduğunu kabul etmişti.

Bugün kendi toprakları için tehlikeli bulduğu Kürtleri asan ama Türkiye’yi terör belasıyla oyalamak için PKK’nın terör kartını kullanan bir İran ile karşı karşıyayız muhtemelen.

Yine Barzani ailesine yakın yerel medyada, terör örgütünün Süleymaniye’de İran’ın izniyle faaliyet gösterdiği yazılıp çiziliyor.

Haberin Devamı

Ne kadar ilginç değil mi, her yerde karşı karşıya olan, zaman zaman çatışan, İran ve ABD, Türkiye’ye karşı terör örgütünü kullanma amacında birleşiyorlar.

***

Gelelim işin ABD kısmına.

Terör örgütünün Suriye kolu ne zaman Türkiye bir operasyon hazırlığı yapsa ABD’yi “Güçlerimizi kaydırırsak

DAEŞ’liler hapishanelerden kaçar” diye tehdit ediyor.

Geçen hafta ne oldu biliyor musunuz?

Terör örgütünün Suriye kolu Deyrizor’daki hapishanede tutulan

20 DAEŞ üyesini serbest bıraktı.

Toplam 56 kişilik bir serbest bırakılacaklar listesi hazırlamışlar, bu 20 DAEŞ üyesi ilk partide serbest bırakılanlar.

Bu haberden sonra terör örgütünün Suriye koluyla kurduğu ortaklık için “DAEŞ ile mücadelemiz sürüyor” diyen Washington, acaba yeni bir kılıf bulabilecek mi yaptıklarına?

Brutus, Sezar’ı sevmediği için değil, Roma’ya olan sevgisi Sezar’a duyduğu sevgiden daha büyük olduğu için sırtından hançerlemişti.

İhanetle mücadeleyi bilen bir ülkeyiz biz.

Haberin Devamı

Türkiye Cumhuriyeti kurulurken sadece İstanbul’da olanların ihanetini değil, Mustafa Kemal Atatürk’ün yanında olup da, Sivas Kongresi’ne Başkan olmasını, Kongre’den ABD Mandası kararı çıksın diye uğraşanları da görmüştük.

Şerbetliyiz, Kabil’den kalkan son uçak benzeri bir uçağı Suriye’de kalan

 900 asker için de hazır etmek ABD’nin iyiliğine olacaktır.

***

Bafıl Talabani meselesine geri dönelim:

Araştırma yaparken anladım ki hakkında yazı yazması riskli bir adam Bafıl Talabani.

Barzani’ye yakın sitelerde, Bafıl Talabani’nin emriyle içinde küçük çocuklarının olduğu sırada anti terör güçleri komutanı Hawkar Abdullah Resul’un arabasının uzaktan kumandalı bombayla patlatıldığı yorumları da yapılıyor.

Yine yerel kaynaklara göre, eylemi Bafıl Talabani’ye bağlı Wahap Halepçe organize etmişti.

Ne ilginç, bu Wahap Halepçe’yi en son düşen helikopterde hayatını kaybeden 9 PKK militanı için düzenlenen törende kaydetti kameralar.

İnfaz edilenler arasında başka Kürtler de var, mesela Albay Murat Kani Kurdayi gibi isimler ama mesele o değil.

Terör örgütünün çatı yapılanması KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bese Hozat’ın demokrasi kahramanı gibi sunduğu biri Bafıl Talabani.

Çocukların da ölüm emrini veren birinin terör örgütünü rahatsız edebileceğini sanmak gibi bir hata yapmayacağım elbette ama olan tüm Kürtlerin gözü önünde oluyor.

Bafıl Talabani bahsini şimdilik son açıklamasıyla bitireyim.

Kuzey Irak petrolünün Türkiye’ye ve diğer ülkelere Irak Merkezi Yönetimi tarafından satılmasını önerdi Bafıl Talabani.

Amacı Irak’ın toprak bütünlüğünü sağlamak değil, Barzani ailesini önemli bir gelirden mahrum etmek aslında.

Bunu da terör örgütüyle beraber yapıyor.

***

Terör örgütü ve Bafıl Talabani’ye düşman olduğu açıkça belli olan, Barzani ailesine yakın olduğu belli olan internet sitelerini Türkiye dostu sanmak gibi bir hata yapmayalım.

Onlar da “Asıl Kürdistan’ı biz kurarız”, “Lozan’ı asıl biz mağlup ederiz” havasındalar.

Birbirleriyle kavga ettikleri için olan biteni daha net öğrenebiliyoruz aslında, yaşananın özeti bu.

ABD’nin Erdoğan karşıtlığının ardında yatan sebep, Suriye’deki planlarının bozulması, mükemmel olamayan Türk demokrasisi değil.

Yarın Türkiye’de iktidar değişse, gelecek olan aynı politikaları sürdürse, ABD yeni gelene de bir gerekçeyle saldıracak, bu kesin.

“Türkiye’de seçmen eğilimini evdeki çorba belirler” önermesi genelde doğru bir önermedir ve seçmenin ekonomik durumuna göre karar verdiği gerçeğine dayanır. Fakat bu kez, ulusal güvenlik de en az ekonomi kadar önemli olacak.

Mavi Vatan’dan Suriye’ye kadar ABD ile yaşanan çıkar çatışması sürdüğü sürece ABD Ankara’dan rahatsız olacak.

Mesele ne demokrasi ne de Erdoğan’ın kaşı gözü meselesi...