Özay Şendir

Özay Şendir

ozay.sendir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Orman yangınları ve yangına müdahalede bulunan hava aracı sayısı üzerinden ahkam kesiyor herkes. 

Bilgisi olmadan fikri olan insanlar ülkesiyiz çünkü biz. 

Orman yangını sorununu çok yaşayan Güney Avustralya İtfaiyesi’nin internet sitesinde “Havadan Yangınla Mücadele” bölümünün ikinci satırında “İtfaiye uçakları büyüklükleri yeri ve türleri ne olursa olsun bir orman yangınını kendi başlarına söndüremezler” yazıyor. 

Bu uçak fetişizmine bir son vermek ve karadan müdahalede bilgi ve teknolojiyi geliştirmeye bakmamız lazım. 

Haberin Devamı

Sonra hava karardığında başlayan nerede bu uçak ve helikopterler teranesi.  

Orman yangınlarına gece havadan müdahale edemeyen tek ülke biz değiliz. 

ABD’de son 3 yıldır yapılan denemeler var ama yangın alanındaki duman istenilen sonucu vermedi, dünyada bu işi çözmüş ülke yok. 

O zaman bilgiden yola çıkarak doğru muhalefet yöntemini yazayım: 

Bu ülkenin yetiştirdiği bir bilim insanı, Prof. Dr. Tuncay Neyişçi’nin 1990’ların ortasında TÜBİTAK dergisinde yayımlanan kara servi ağaçlarından rüzgâr duvarı projesi, İtalya ve İspanya’da uygulandı, Türkiye’de uygulanmadı. 

Hoca, 1999’da yaptığı çalışmada kurucu poyrazların yarattığı riski ortaya koydu, zamanın Orman Bakanlığı önemsemedi, kılını kıpırdatmadı.  

Bu umursamazlık sonucu 2008’de Manavgat yangını dediğimiz 17 bin hektarı küle döndüren yangın yaşandı. 

İlla eleştiri mi yapacaksınız, YÖK’e, birçok ülkede olan Yangın Mühendisliği Bölümü’nün neden Türkiye’de olmadığını sorabilirsiniz. 

Orman mühendisliği eğitimi alanların, ki bu tüm Avrupa’da standart verilen bir eğitim haline geldi, yangın eğitimi almadığını biliyor musunuz? 

Popülizm yaparak yapılacak muhalefet sosyal medya muhalefeti olur, ciddiye alınmaz. 

Mesela sosyal medyada ABD’de yangın söndürme uçağına dönüştürülmüş eski bir Boeing 777 videosu paylaşanlar: 

O uçak ABD’de iki ayrı şirkete ait oldu ama iki şirket de battı, zira büyük bir uçağın inebileceği kadar uzun pistlerin olduğu havalimanlarına gidip dönme ve uçağın su alma süresinin beklenen faydayı sağlamadığı fark edildi. 

Haberin Devamı

Bilgiyle yapılan muhalefet ülkeye fayda sağlar, bilgi olmadan yapılan, körlerle, sağırların sosyal medya buluşmasından öteye gitmez. 

Olimpiyat...

“Vay, 1984’ten beri ilk kez bir olimpiyattan altın alamadan döndük.” 

Muhalefet etmek için bilgi rehberi…

Doğru bilgi, sorgulamayı sadece siyaset üzerine yıkıp, iğne-çuvaldız kısmını ihmal edince bizi yanlış yere götürüyor. 

Hafta sonu çocuğunu futbol-basketbol-voleybol kurslarına götüren milyonlarca insan var ama güreş ya da uzun atlamaya götüren yok. 

Çünkü çocuklarımız spor yapsın diye değil ileride para kazansın, rahat yaşasın diye onları, kazançlı sporlara yönlendiriyoruz. 

Devam edeyim, hadi çocuğunun güreşçi olmasını isteyen bir aile çıktı, kaç kulüpte güreş şubesi var? 

Güreş deyip geçmeyin Kasımpaşa’nın armasındaki ay-yıldız, 1948 Londra Olimpiyatları’nda güreşte kazandığı altınlar nedeniyle verilmişti. 

Güreşçiler o zaman da çok para kazanmıyorlardı, mesela Olimpiyat, Dünya ve Avrupa şampiyonlukları olan Yaşar Doğu, İş Bankası çalışanıydı, 

Tıpkı 1936’da Türkiye’ye altın kazandıran Yaşar Erkan ya da 1928 ve 1936’da çeşitli dereceler kazanmış Mehmet Çoban gibi. 

Haberin Devamı

Bugün büyük kulüplerin çoğu amatör şubelerini kapatırken İş Bankası 2024’e giden çok sayıda milli sporcuya destek sağladı 

Olimpiyatlardan gelen sonucu konuşacaksak, o zaman kulüplerini futbol kulübü haline getiren çapsız yöneticilerden başlayalım. 

Belirli sayıda amatör şube kurmayan kulüpler Süper Lig’de mücadele edemez diye bir yönetmelik çıkaralım desem, olimpiyat sonucunu sorguladığını düşünenlerden tonla küfür mesajı alırım. 

Sporda da muhalefet olur ama bilgiyle, akılla: 

Almanya’da yaşayan 4,5 milyon Türk vatandaşı arasından çıkan genç futbol yıldızı sayısı 83 milyonluk ülkeden çıkandan daha fazlaysa, bunu konuşarak başlayalım. 

Siyaset…

Biz neysek siyaset de o değil mi, farklı olması mümkün mü acaba? 

Muhalefet etmek için bilgi rehberi…

Sokakta, hakaret etmeyi fikir özgürlüğü sanan, sorunların çözümü için değil mahallesinin alkışını alsın diye dolaşanlar yok mu? 

Yine sokakta, hakaret edene fiziki müdahalede bulunduğu an haklılığını kaybedeceğinin,  

fiziki müdahalede bulunduğun an, hakaret edeni mağdur konuma getireceğinin farkında olmayan insanlar yok mu? 

Cuma günü “Milletvekilleri nasıl böyle davranır?” diyenler çoktu, millet nasılsa vekili de öyle davranıyor aslında.