Dünya gözü Yeni ürünler geliştirmek için yılda 4 milyar dolar harcayan İsviçre'nin ilaç devi Roche'un CEO'su Franz Humer şöyle diyor: "Bugünün dünyasında rekabet üstünlüğü sağlamak için, üstün zekâlı insanların zevk alarak çalışacağı ortamı yaratmak zorundasınız. Bu bir avuç insanın sahip olduğu fikir, bilgi ve beceri, sizin onlar için yaptığınız harcamayı defalarca katlayacak bir değer yaratmalarına olanak veriyor." Ancak üstün zekâlılarla çalışmak, onları yönetmek hiç de kolay bir şey değil. Çünkü hiç de sıradan olmayan bu kişilerin bazı temel özellikleri var. Prof. Rob Goffee ve Prof. Gareth Jones, Harvard Business Review dergisinin Mart 2007 sayısında yayımlanan "Üstün Zekâlı İnsanları Yönetmek" başlıklı yazıyı hazırlarken, önde gelen 100 şirketin üst düzey yöneticileriyle görüşerek üstün zekâlı elemanların yedi temel özelliğini belirlemiş. Üstün zekâlılarla çalışmak ve onları "idare etmek" için bu yedi özelliği bilmek gerekiyor.1- Üstün zekâlılar kendi yeteneklerinin ve değerlerinin farkındadır, sizin onlara ihtiyacınız olduğunu çok iyi bilirler.2- Çalışacakları yerde verimli olmalarını sağlayacak ortamın ve ödüllendirme düzeninin bulunmasını beklerler.3- Hiyerarşiden hoşlanmazlar, yönetim kademelerinde yükselmek onlar için bir şey ifade etmez ama "doktor" ya da "profesör" gibi entelektüel statü belirleyen unvanlarla anılmaya önem verirler.4- İhtiyaç duydukları anda, sorgusuz sualsiz şirketin tepe yöneticilerine erişme ayrıcalığına sahip olmak isterler.5- Kendi konumlarındaki üstün zekâlı insanlarla yakın ilişki içindedirler ve bu onların birikimini artırdığı gibi başka bir işyerine kaçma şanslarını da artırır.6- Yaptıkları işten tatminsizlik duyma ve sıkılma eşikleri çok düşüktür, onlara ilham verecek ortamı bulamazlarsa sizi kolaylıkla terk edebilirler.7- Yönetilmeleri gerektiğini hiçbir zaman kabul etmezler ve onları en iyi biçimde yönetenlere bile asla teşekkür etmezler. YEDİ TEMEL ÖZELLİK Yıldız futbolcular da kendi alanlarında üstün yetenek sergileyerek üne kavuşuyor ve her zaman üstün zekâlı olmasalar da, yeteneklerinin onları farklı kıldığını bildikleri için, üstün zekâlılar gibi davranabiliyorlar. Futbolu bıraktıktan hemen sonra İngiltere milli takımının teknik direktörü olan Glenn Hoddle, bir antrenmanda takımın yıldızı David Beckham'dan zor bir hareketi yapmasını ister. Beckham hareketi başaramayınca hareketi kendisi yapar ve "Bak hiç de zor değilmiş" der. Hoddle böylelikle kendi yeteneğini kanıtlamış olur ama onun bu davranışıyla Beckham'ı aşağıladığını düşünen takım arkadaşlarının gözündeki itibarı sıfıra iner ve teknik direktör olarak başarılı olamaz.Üstün zekâlı ya da üstün yetenekli elemanlarla birlikte çalışmak ve onları yönetmek günümüzde başarının bir şartı ama onları yönetebilmek için de farklı niteliklere sahip yöneticilere gerek var galiba. oulagay@milliyet.com.tr BECKHAM'IN ÖYKÜSÜ