6. Cumhur-başkanı Fahri Korutürk’ün doğduğu Soğuk Çeşme Sokağı’nın eski halini biliyorum. Bakımsızlıktan iskelet haline gelmiş, 19. yüzyıldan kalma, cumbalı, ahşap eski İstanbul evleri Turing Otomobil Kurumu Başkanı Çelik Gülersoy tarafından restore edilip saman sarısı, sardunya pembesi, menekşe moru renklerle boyanmış, pencerelerine ponponlu perdeler asılmıştı. Pirinç karyolalı yatak odalarında konaklamak, temizlenen Roma sarnıcında akşam yemeği yemek için dünyanın birçok yerinden ünlü ünsüz isimler sokağa akın edip eski İstanbul evlerinde konaklıyorlar. İstanbul sevgisiyle tanınan Çelik Gülersoy, Soğuk Çeşme Sokağı dışında Hıdiv Kasrı, Yeşil Konak, Kapıkule Gümrüğü, Çamlıca Tepesi, Kariye Müzesi, Galata Mevlevihanesi, Yıldız Parkı, Emirgan Korusu köşkleri, Üsküdar Ayrılık Çeşme ve Kandilli Mezarlığı’nı onarıp turizme kazandırdı. Soğuk Çeşme Sokağı’nı gezenler, sardunyalı ahşap evin cephesinde “Türkiye Cumhuriyeti’nin 6. Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk bu evde doğdu” tabelasını görür. Gülersoy, hiçbir zaman “İstanbul’un tarihi dokusunun tümünü kurtaracağım” iddiasında bulunmadı. Gün geldi kentlilik bilincini oluşturmak için eski İstanbul semtlerinin anlamını açıklayan kitabının tellal vasıtasıyla Galata Köprüsü üzerinde satışını bizzat takip etti. Yayımladığı kitapları dışında, paha biçilmez İstanbul kitaplığını kurdu, onun sayesinde başlatılan onarımlarla birçok eser yok olmaktan kurtarıldı.
Bonkör İzmirliler aranıyor
Soğuk Çeşme Sokağı’nı bırakıp Kemeraltı Çarşısı’na, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün silah arkadaşı, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Başbakanı, 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün 24 Eylül 1884 tarihinde doğduğu evin bulunduğu sokağa, diğer adıyla Mekke Yokuşu’na doğru yürüyelim.
Sokakların, İsmet İnönü’nün adına ve tarihi kimliğine yakışmayacak bir görüntü içinde olduğunu görürsünüz. Konut mimarisinin yoğun olduğu eski İzmir sokaklarını onarıp evlerin pencerelerine tığ işi perdeler asacak, Çelik Gülersoy benzeri, kentini seven bonkör İzmirliler aranıyor. Kemeraltı, İkiçeşmelik, Basmane ve çevresinde acilen onarım bekleyen kültür varlıklarının sayısı giderek artıyor.
Demek istediğim; projeler rafta, koruma lafta kalmasın...