Onur Çakır

Kuşadası’ndaki turizmcilerle konuştuğumda adeta şoke oldum.

Turizm cennetindeki sıkıntıdan haberiniz var mı bilmiyorum ama durum gerçekten hiç ama hiç iç açıcı değil.

Kuşadası’na, her yıl gelen kruvaziyer gemiler beraberinde binlerce turisti kente taşıyordu. Ama bu yıl değil!

Yaşadığımız acı terör olayları sonrasında kruvaziyer şirketleri birer birer rotalarından Kuşadası’nı çıkardı.

En son dünyanın ikinci büyük kurvaziyer operatörü Royal Carribean, “gelmiyoruz” dedi.

Şimdi turizmciler kara kara düşünüyor.

***

Ülkemizin güzelliklerinin tanıtılmasında önemli bir görev üstlenen turist rehberleri bu yıl işsiz kaldı.

Siyasiler, 16 Nisan referandumda ilk kez oy kullanacak genç seçmenlerin “evet” ya da “hayır” konusunda ikna etmek için her türlü iletişim aracını kullanıyor.

Gençlere her ne kadar uzak olsa da “mektup” yollamak, onlardan bu yolla destek istemek yerinde bir adım olarak değerlendirilebilir.

Gençlere ilk mektubu, Başbakan Binali Yıldırım yolladı.

Kendi el yazısıyla, kişiye özel gönderilen mektupta “evet” için destek isteyen Yıldırım, gençlere “16 Nisan’da söz de senin karar da. Kanunları çıkartmada tek irade olacak bir Meclis için seni evet demeye davet ediyorum” diye seslendi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da gençlere mektup yolladı.

Referandumda neden hayır oyu kullanmaları gerektiğini kısa bir şekilde özetledi.

Kılıçdaroğlu mektubunda, “Sevgili genç arkadaşım. Anayasa değişikliği tek adam rejimini getirmektedir. Gençlik bu ülkenin hem bugünü hem de geleceğidir. Düşüncelerin özgürce ifade edilemediği, herkesin korktuğu bir ülkenin, bugünü de geleceği de olmaz.16 Nisan’da, sandıkta ülkenin geleceği yani demokrasi oylanacaktır. ‘Hayır’ demek için nedenlerimiz çok. Evet demek için ise hiçbir makul sebebin yok” dedi.

Bu iki farklı içerikli mektubu okuyan gençler ne hissetmişlerdir,

Gurbetçilerden “evet” oyu istemek için Almanya ve Hollanda’da konuşma yapmak isteyen bakanların engellenmesi referandum sürecinin şuanda önüne geçmiş gibi görünüyor.

Son genel seçimde gördük ki yurtdışından gelen oylar, milletvekili dağılımını etkiledi.

Bunun farkında olan AK Parti, CHP ve MHP yöneticileri sık sık Avrupa’da yaşayan Türklerle bir araya geliyor.

Ancak 16 Nisan öncesi işler epey bir karıştı.

Avrupa’da aşırı sağın güç kazanması mevcut yönetimlerin “demokrasi dışı” uygulamalara ittiğini görüyoruz.

Hollanda’nın Aile Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’yı konsolosluğumuza sokmaması ardından da ülke dışına çıkmasını zorlaması, nereden bakarsanız bakın tam bir skandal!

Şimdi, hükümet yetkilileri, “Bunun hesabını soracağız” diye açıklama yapıyor.

Evet, bunun hesabı Avrupa Birliği nezdinde sorulmalı da...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan sonra Başbakan Binali Yıldırım, milletvekili seçildiği İzmir’e gelerek “Evet” için İzmirlilerden destek istedi hem de çeşitli müjdeler verdi.

Yıldırım’ın İzmir’deki ilk programı kadınlarla oldu.

İş, sanat, medya ve siyaset dünyasından kadınlarla bir araya gelen Yıldırım’ın programıyla ilgili detayları sizinle paylaşayım.

Davetiye listesi özenle hazırlanmış, hiçbir isim atlanmamış.

Davetliler arasında Ege Üniversitesi’nin yeni Rektörü Prof. Hatice Beril Dedeoğlu da vardı.

Kahraman Şehit Polis Memuru Fethi Sekin’in eşi Rabia Sekin, Yıldırım’ın masasındaydı ve oldukça ilgi gördü.

Kendisine “merhaba” diyenler başsağlığı dileklerini iletti, eşinin gösterdiği kahramanlığı bir kez daha hatırlattı.

Başbakanlık ekibi tarafından yemeğe gelen kadınların yakasına iğne oyası takıldı.

Referandum havasına iyiden iyiye girdik. Artık haber kanallarında siyaset haberlerini referandumda ilgili söylenenler geniş yer tutuyor.

Başbakan bir yerde Cumhurbaşkanı bir yerde “Evet” için destek istiyor.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz haftasonu İzmir’deydi.

Birçok etkinliğe katıldı. Gösterilen ilgiden oldukça memnun kalmış Kılıçdaroğlu...

Partililerle görüştüm, örgütle yenilen yemekte istenilen tam olarak alınamamış.

Demek istediğim yemek yenmiş, fotoğraflar çekilmiş ama detaylar konuşulamamış.

***

Başbakan Binali Yıldırım, bugün İzmir’de olacak. Programı oldukça yoğun.

Şüphesiz ülkemizin üçüncü büyük şehri olan İzmir’de seçim sonuçları her zaman merak konusu olmuştur.

Onun için de liderler sık sık kente gelerek kendi partililerine, seçmenlere mesaj verirler.

16 Nisan’da yapılacak Anayasa değişikliği oylaması öncesi parti liderlerinin uğrak yerlerinden biri olacak İzmir.

***

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yarın, milletvekili seçildiği İzmir’de olacak.

Programı yoğun! Kılıçdaroğlu, ilk olarak iş dünyası temsilcileriyle bir araya gelecek.

Ardından sırasıyla sivil toplum kuruluşları, dernek yöneticileri, parti örgütüyle buluşacak.

CHP lideri, 397 yılla yargılandığı davada tüm arkadaşlarıyla beraat eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu da ziyaret edecek.

Başbakan Binali Yıldırım ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, referandum startını verdi.

İki lider her gün farklı bir noktada başkanlık sistemini anlatıyor.

Bunu yaparken de AK Parti iktidarı döneminde yapılanlar tek tek anlatılıyor, referandumda “evet” in gerekçelerini sıralıyorlar.

***

Bu konuya iki farklı görüşü kısa ve öz bir şekilde liderlerin ağzından özetleyecek olursak;

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Manisa’da yaptığı konuşmada, “Sistemi neden değiştiriyorsunuz” sorusuna yanıt verdi:

“Türkiye’nin sorunları şahısların insiyatifine kalmasın diye yönetim sistemini değiştiriyoruz. Mevcut sistem dünkü Türkiye’nin dahi ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Göz göre göre ülkeyi çekişmelerin kavgaların pençesine terk etmektir. Diyorlar ki, ‘10 yıldır işler yolunda tıkır tıkır işliyor’. İyi de bunun nedeni sistem değil. Türkiye terör örgütleriyle mücadelesini sürdürebilsin diye yeni sistemi istiyoruz. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinden 57’si bugün Başkanlık Sistemi ile yönetiliyor. Yeni yönetim sistemini ülkemize diz çöktürmek isteyenlere karşı daha iyi mücadele edebilmek için istiyoruz.”

***

CHP, AK Parti, MHP ve HDP İzmir’den Ankara’ya 26 milletvekili gönderdi.

Her milletvekili kendine has çalışması vardır.

Hepsinin tek tek sosyal medya hesaplarına referandumla ilgili ne gibi çalışmalar yaptıklarına baktım.

Çünkü sahada bir boşluk olduğunu görenlerdenim.

Özellikle söylem konusunda...

Her seçimin parlayan bir yıldızı, bazen yıldızları olur.

Ancak şimdiye kadar biz o yıldızı göremedik.

***