“Artist / The Artist”
Yılın filmi olmaya doğru ilerleyen “Artist” es geçilmemesi gereken bir sürpriz
Artist / The Artist” yılın en tatlı sürprizlerinden biri. Nitekim Belçika-Fransa ortak yapımı film, geçen yıl Cannes Film Festivali’nin ana yarışmasına ‘sessiz sedasız’ kabul edildiğinden beri spot ışıklarının altında. Cannes’dan başrolündeki Jean Dujardin’e En İyi Erkek Oyuncu Ödülü kazandıran “Artist”, Altın Küre Ödülleri’nden ise aralarında müzikal-komedi dalında en iyi filmin de olduğu altı ödülle döndü. Geçen hafta 10 dalda Oscar adaylığı alarak, yılın filmi olma yolunda bir adım daha attı. 26 Şubat’taki törende öne çıkarsa da kimse şaşırmayacak.
Yeni yıldızların zamanı gelmiş
Film 1927’de açılıyor. Muhtemelen Rudolph Valentino’ya ithafen George Valentin adını almış ana karakterimiz, sessiz film döneminin parlak yıldızlarından biri. Köpeği ile birlikte Hollywood’un en iddialı yapımlarında rol alıyor. Sinemada sese geçme sürecini Valentin başta hiç ciddiye almıyor. Ancak sesli filmlere geçilmesiyle birlikte stüdyo onunla ilişkisini kesiyor. Ne de olsa, zaman yeni yıldızların zamanı. Büyük Buhran’ın gelmesiyle Valentin’in çöküşü hızlanıyor. Valentin’in figüranlık günlerinde tanıştığı Peppy Miller ise sesli filmlerle birlikte hızla yükseliyor. Diğer yandan, Peppy ilk karşılaşmalarından beri Valentin’e ilgisini sürdürüyor.
İzleyici kendini iyi hissediyor
Fransız yapımı James Bond parodileri ile tanınan yönetmen Michel Hazanavicius “Artist”te hikayesine denk düşen bir anlatımı seçiyor. Filminin büyük çoğunluğunda sessiz film döneminin anlatımına sadık kalıyor. Ortaya çıkardığı yapıt zoru başarıyor. Günümüz izleyicisine uzak gelebilecek sessiz film dönemi kurallarıyla herkesin kalbini kazanıyor.
“Artist” hüzünlü, sevimli, eğlenceli ve dokunaklı olmayı aynı anda başarabilen ender filmlerden... Sessiz film döneminin şimdiye göre abartılı oyunculuklarını müthiş bir performansla canlandıran başrol oyuncuları Jean Dujardin ve Berenice Bejo da yönetim ve senaryo gibi kusursuzlar. İzleyicisini iyi hissettirerek uğurlayan filmin ticari sinema endüstrisinin acımasızlığını da alttan alta veriyor. Sezonun bu müthiş sürprizini es geçmeyin.
Yön.: Michel Hazanavicius
Oyn.: Jean Dujardin (George Valentin), Berenice Bejo (Peppy Miller), John Goodman
(Al Zimmer), James
Cromwell (Clifton)
Sen.: Michel Hazanavicius
Gör.: Guillaume Schiffman
Müz.: Ludovic Bource
“Karanlıktan Korkma”
Gizemli varlıklar çağırıyor
Korku filmi “Karanlıktan Korkma / Don’t Be Afraid Of The Dark” 1973 yapımı aynı adlı televizyon filminin yeniden çevrimi. 8 yaşındaki Sally’nin (Bailee Madison) annesi onu Rhode Island’da yaşayan babasının (Guy Pearce) yanına gönderir. Mimar olan babası ve genç sevgilisi Kim (Katie Holmas), eski bir malikaneyi restore etmektedirler. Babasına ve Kim’e alışamayan sorunlu ve mutsuz kız çocuğu Sally, evde tuhaf sesler duyar. Evin bodrumunda yaşayan gizemli varlıklar onu çağırmaktadır.
Filmin yapımcısı Meksikalı ünlü yönetmen Guillermo del Toro. Dolayısıyla ‘gizemli varlıklar’ ortaya çıktığında, Del Toro’nun bu tarz tasarımlardaki başarısına bir kez daha şahit oluyorsunuz. Film, Kanadalı çizgi romancı Troy Nixey’in ilk uzun metrajlı film çalışması. Özel bir yanı olmasa da lanetli ev türü korku hikayeleri tercih edenleri hayal kırıklığına uğratacak bir film değil.
“Berlin Kaplanı”
Gurbetçi boksörün maceraları
Ata Demirer “Berlin Kaplanı”nda harika bir boksör tiplemesi yaratıyor
Ata Demirer “Eyyvah Eyvah” filmlerinin ardından “Berlin Kaplanı”nda da senaryo ve başrolü üstleniyor. Film, Almanya’da yaşayan Ayhan Kaplan adlı karakteri merkeze alıyor. Berlin’de yaşayan, Berlin Kaplanı lakabıyla ağır sıklet boksör yapan ve aynı zamanda barlarda koruma olarak çalışan Ayhan’ın pek başarılı bir boks kariyeri yoktur. Ona dövüşlerinde sponsor olan adama borçlanan Ayhan, kara kara ne yapacağını düşünürken Türkiye’den sürpriz bir misafir gelir. Kuzeninin kocası, onu Türkiye’deki pansiyonlarında ağırlamayı teklif eder. Ancak bu kibar teklifin altında bir hesap vardır.
Kaliteli ticari yapımlara imza atan BKM’nin filmi olan “Berlin Kaplanı”nda Ata Demirer, gurbetçi boksör Ayhan’la konuşma şeklinden fiziksel görünüşüne dört dörtlük bir karakter yaratıyor ve büyük bir başarıyla canlandırıyor. Aynı başarının Ayhan’ı çevreleyen olay örgüsü ve yan karakterler için geçerli olduğunu söylemek mümkün değil. Bu eğlenceli karakterin aile ilişkileri ve Türkiye günleri, zaman zaman ritmini kaybeden ve kolay tahmin edilebilir bir çizgide ilerliyor.
“Eyyvah Eyvah” filmlerini yöneten Hakan Algül, bu filmde de temiz bir yönetmenlik sergiliyor. Filmin Türkiye komedilerinin klasik zaafı olan rahatsız edicilikten uzak olması ise bir avantaj... “Berlin Kaplanı” ticari sinema kalıpları içerisinde düzgün ancak ana karakterinin başarı seviyesini diğer unsurlarla destekleyemeyen bir film.
Yön.: Hakan Algül Oyn.: Ata Demirer (Ayhan Kaplan), Cemal (Tarık Ünlüoğlu), Necati Bilgiç (Enişte), Nihal Yalçın (Elvan) Sen.: Ata Demirer
Gör.: Gökhan Atılmış Müz.: Fahir Atakoğlu