Londra makinesi yolda
Şehirlerin hareket ettiği kıyamet sonrası bir dünyada geçen ve bir makine halinde gezen Londra’ya odaklanan “Ölümcül Makineler” aranan yeni popüler bilimkurgu serisi değil
Philip Reeve’in 2002’de ilk kitap “Ölümcül Makineler/Mortal Engines”la yayımlamaya başladığı dörtlük serinin ilginç bir dünyası var. Kıyamet sonrası şehirler dev makinelere dönüşmüş durumda ve küçük makineleri tüketerek ayakta kalıyorlar. “Yüzüklerin Efendisi” ve “Hobbit” serilerinin yönetmeni Peter Jackson’ın öncülüğünde sinemaya uyarlanan roman, “Hunger Games/Açlık Oyunları”nın bitmesinin bıraktığı boşlukta aranan ‘bilimkurgu türündeki yeni fenomen’ olma şansını kaçırıyor. Bir makine halinde gezen Londra’da bir proje üzerinde çalışan Valentine, gizemli genç kadın Hester Shaw’un hedefindedir. Londra’da yaşayan genç Tom, Hester’la tanıştığında karşısına yeni bir dünya çıkar.
Filmin streampunk dünyası bilimkurgu ve kıyamet sonrasında geçen yapımları sevenleri memnun edebilir. Reeve’den uyarlanan yaratıcı dünya, görsel ve metin olarak ilgi çekici olsa da film karakterlerini derinleştiremiyor ve arka plan hikayeleriyle somut bir tablo çizmekte zorlanıyor. Bu durum da onu bu alandaki bir sonraki başarılı yapım haline dönüşmekten uzaklaştırıyor. Filmin bu tür ticari yapımların alışıldık iyi Batı, kötü Doğu dengesine yüz vermemesi de gözden kaçmıyor.
“Ölümcül Makineler/ Mortal EngInes”
Yön.: Christian Rivers Oyn.: Hera Hilmar (Hester Shaw), Hugo Weaving (Thaddeus Valentine), Jihae (Anna Fang), Robert Sheehan (Tom Natsworthy) Sen.: Fran Walsh, Philippa Boyens, Peter Jackson Gör.:Simon Raby Müz.: Junkie XL
Sonu gelmeyen film
Terry Gilliam’ın Don Kişot uyarlaması sinemanın en ünlü belalı projelerinden. Bitmeyen aksilikler ve yarıda kalan yapım süreci 30 yıla yayılan uyarlama, sonunda tamamlandı ve “Don Kişot’u Öldüren Adam / The Man Who Killed Don Quixote” adıyla Cannes Film Festivali’nde mayıs ayında yarışma dışı izleyiciyle buluştu. Filmde Adam Driver, Don Kişot’u uyarlayan yönetmen olarak başrolde, Jonathan Pryce ise Don Kişot olarak karşımızda. Film, rüya ile gerçeğin birbirine girdiği bir yapı sunuyor.
- Haftanın yerli filmlerinden “Şampiyon”, ünlü yarış atı Bold Pilot ve jokey Halis Karataş’ın hikâyesinden yola çıkıyor. Oyuncu kadrosunda Ekin Koç, Farah Zeynep Abdullah ve Fikret Kuşkan’ın bulunduğu film, Ahmet Katıksız’ın imzasıyla iddialı bir ana akım sinema örneği.
- Ramin Matin’in yeni filmi “Son Çıkış”ın başrolünde Tahsin’i canlandıran Deniz Celiloğlu var. Tahsin, ofis hayatından sıkılıp İstanbul’dan kaçmaya çalışıyor ancak şehir ona çıkış vermiyor.
- Ahmet Boyacıoğlu’nun ikinci uzun metrajlı filmi “Paranın Kokusu”, kadrosunda Şevval Sam ve Murat Kılıç’ın da yer aldığı bir yapım ve paranın bir grup insanın hayatını altüst etmesi üzerine. Yücel Yolcu’nun yönettiği, Atakan Özyurt ve Bilal Hancı’nın başrollerini paylaştığı “Kafalar Karışık”, sevdiği kızla evlenebilmek için onun kayıp babasını arayan bir genci konu alıyor. Onur Aldoğan’ın yönettiği korku “Şeytan Geçidi Enhara” da bu haftanın diğer yerli filmi.
- İngiltere yapımı animasyon “Sihirbazın Balonları/Here Comes the Grump”, çocuklara hitap ediyor.
