Nil Kural

Nil Kural

nil.kural@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Her şeye sıfırdan başlamak isteyen Benjamin, hayallerindeki evi almak için bir de hayvanat bahçesi almak zorunda...

Hayvanat bahçesiyle kurulan yeni hayat

Scarlett Johansson filmde Matt Damon’ın hayvanat bahçesini idare ediyor.

“Düşler Bahçesi /We Bought a Zoo”

Düşler Bahçesi”nin ana karakteri macera düşkünü gazeteci Benjamin çok sevdiği karısını kaybetmiş, iki çocuğuna bakmaya çalışmaktadır. Ergenlik çağındaki sorunlu Dylan ve küçük Rosie’yi mutlu etmek ile kendi yasını tutmak arasında kalmıştır. Karısının anılarıyla dolu evlerinden taşınmak ister. Hayallerindeki gibi bir ev bulur. Ancak bu evin bir özelliği vardır: Evi satın alan, iflas etmiş hayvanat bahçesini ve içindeki hayvanları da almak zorundadır. Benjamin bu hayvanat bahçesinin yeni bir hayata başlamak için iyi bir fırsat olduğunu düşünür. Araziyi alınca işleri yoluna koyup hayvanat bahçesini tekrar açmak için hemen çalışmaya girişir. Hayvanat bahçesinin sorumluluğu Kelly adlı genç bir kadına aittir.

Oyuncular ve müzik başarılı
İngiliz Benjamin Mee’nin anılarını yazdığı aynı adlı kitaptan uyarlanan film, hikayeyi İngiltere’den ABD’ye taşıyor. Filmin yönetmeni Cameron Crowe duygusal ve eğlenceli filmler ortaya çıkarmakta ve sorunlu ana karakterleri anlatmakta usta bir isim. Nitekim önceki çalışmaları arasında “Jerry Maguire”, “Almost Famous” ve “Say Anything” gibi çok sevilen filmler bulunuyor. Ancak Crowe bu filmde duygusal ve eğlenceli çizgisini tutturamıyor. Filmin duygusal anlarının büyük bölümü çiğ ve formül olduğunu belli eden bir halde kalıyor.
Bu dağınık filmde işleyen tek şey Matt Damon ile Scarlett Johansson’un iyi performansları
ve Sigur Ros grubundan tanıdığımız Jon Thor Birgisson’un film müziği çalışmaları...

Yön.: Cameron Crowe Oyn.: Matt Damon (Benjamin Mee), Scarlett Johansson (Kelly Foster), Thomas Haden Church (Duncan Mee), Colin Ford (Dylan Mee), Maggie Elizabeth Jones (Rosie Mee)
Sen.: Aline Brosh McKenna,
Cameron Crowe Gör.: Rodrigo Prieto
Müz.: Jon Thor Birgisson

Haberin Devamı


Babası Mumble’dan sonra Erik de başını belaya sokuyor.

Haberin Devamı

“Neşeli Ayaklar 2”

Penguenlerle ikinci macera
Penguenlerin arasında geçen 2006 yapımı animasyon “Neşeli Ayaklar / Happy Feet”in devam filmi “Neşeli Ayaklar 2 / Happy Feet Two”da ilk filmin kahramanı Mumble’ın, oğlu Erik ile ilişkisini izliyoruz.
Step dansındaki yeteneği ile kendisini topluma kabul ettiren Mumble’ın küçük oğlu Erik, diğer penguenlere uyum sorunu yaşar. Mumble, Erik ile iletişim kurmakta zorlanırken Erik kendisine hayran olduğu bir baba figürü bulur: Uçabilen penguen Sven. Diğer yandan çevre sorunu penguenlerin yaşam alanını tehdit etmektedir.
Küresel ısınmaya ve insanların sorumsuzluklarına da değinen filmin baba-oğul ilişkisi üzerine giden ana olay örgüsünün ilgi çekici ve duygusal açıdan güçlü olduğu söylenemez. Ancak Sven ile besin zincirinin en altında bulunan karides tipi deniz canlıları Will ve Bill’in hikayesi gibi yan öyküler ilginç.
Bunlar da temelde çocuklara hitap eden filmi yetişkinler için çekilir hale getiriyor.
Filmin yönetmeni George Miller “Mad Max” serisinden hatırlanabilecek ancak son dönemde çocuk filmlerine yönlenen bir isim. İlk “Neşeli Ayaklar” filminde de onun imzası vardı. 3D seçeneğiyle de vizyona girecek filmin Türkçe seslendirme kadrosunda Erdoğan Sarp (Erik), Özlem Emrah Özertem (Mumble) ve Ali Düşenkalkar’ın (Sven) da aralarında olduğu isimler yer alıyor.

Haberin Devamı

Hayvanat bahçesiyle kurulan yeni hayat

“İçimdeki Şeytan

Ana konu yine şeytan çıkarma
Sinemanın korku türünün sık sık başvurduğu konulardan biri şeytan çıkarma ayinleri. Bu konu etrafında şekillenen son örnek William Brent Bell’in yönettiği “İçimdeki Şeytan / The Devil Inside”. İtalya’da geçen hikayede, bir kadın, şeytan çıkarma seansı sırasında üç kişiyi öldüren annesine ne olduğunu öğrenmeye çalışıyor. Araştırması sırasında ise birkaç şeytan çıkarma ayinine katılıyor.
Fernanda Andrade, Simon Quarterman ve Evan Helmuth’un başrollerini paylaştığı ABD yapımı film, eleştirmenler tarafından topa tutuldu.