“Avengers” filmlerinin dördüncüsü ve “Infinity” serisinin final filmi “Avengers: Endgame”, Marvel evreni takipçilerinin ödülü gibi.
Marvel’ın süper kahramanlarının yıldızlar geçidi yaptığı “Avengers” filmlerinin dördüncüsü ve “Infinity” serisinin final filmi “Avengers: Endgame”, Marvel evreni takipçilerinin ödülü gibi. Aynı zamanda Marvel uyarlamalarının 22. filminde, bu filmin kahramanlarına zamanlarını ayıran izleyiciyi memnun etmek için oynanabilecek tüm kartlar oynanmış.
Anthony ve Joe Russo’nun yönettiği film, “Avengers: Infinity War”un bittiği yerde başlıyor. Yani kötü adam Thanos’un nüfusun yarısını katlettiği yerde. Kahramanlarımız kayıplarıyla baş etmeye çalışırken, Thanos’un yaptığını geri döndürmenin bir yolu olup olmadığını ortaya çıkarmaya çalışıyor.
Bu filme kadar süper kahramanlar arasında kurulan tüm ilişkilerin ve seri içi şakaların düğümlendiği filmde, bir yas ve melankoli duygusu da eksik değil. Aslında ağır bir şekilde ve bireysel yolculuklarla başlayan film, epik finalin etkileyiciliği için büyük bir yatırım yapıyor ve bekleneni veriyor. Hem duygusal hem karanlık hem de ümit dolu bu film, Marvel’ın bitmek bilmeyen bir evrende peşlerinden giden izleyicilere ettiği bir teşekkür niteliğinde.
Haftanın diğerleri
Belçika yapımı ve köpekleri ana karakter olarak kullanan “Corgi”, çocuklara hitap eden bir animasyon.
Kemal Yılmaz ve Elife Özker’in yönettiği “Hasbihal”, soyutlanmış bir ana karaktere odaklanan Ayhan Rüzgar’ın başrolünde olduğu bir komedi. Haftanın diğer bir yerli komedisi “SIFIR: Etkisiz Eleman”, bir çocukluk travmasıyla baş etmeye çalışan bir adamı merkeze alıyor.
“Seninle Başım Dertte / En liberté!”, Pierre Salvadori’nin yönettiği başrolünü ise Adele Haenel’in üstlendiği bir polisiye komedi. Film, dünya prömiyerini geçen yıl Cannes Film Festivali’nin yan bölümü Yönetmenlerin 15 Günü’nde yapmıştı.
Bir bağımlılık hikayesi
“Eve Dönüş / Ben Is Back”, bu yılın diğer bir öne çıkan filmi “Beautiful Boy”la benzer bir temayı işliyor: Uyuşturucu bağımlısı bir evlat ve ona yardım etmek için kendisini paralayan bir ebeveyn. Bu kez, evladı Lucas Hedges, anneyi ise Julia Roberts canlandırıyor. Film, özgün olmayan ancak sağlam karakterlerle aile ilişkilerini göstermeyi başarıyor. Bir Amerikan bağımsızı ile ticari bir yapım arasında seyreden filmin en büyük başarısı yönetmeni Peter Hedges’in gerilimi ayakta tutması ve oğlu Lucas Hedges’in Ben rolündeki performansı.
İnsan ve doğa üzerine
İlk uzun metrajlı filmi “Nebula”yla Locarno Film Festivali’nden Gelecek Vadeden En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazanan Tarık Aktaş, İstanbul Film Festivali’nde Seyfi Teoman En İyi İlk Film Ödülü’ne layık görüldü. Bir çocuğun ölü bir at görmesiyle açılan film, bunun üzerinden insan ve doğa arasındaki kopukluklara rağmen süren bağlara bakıyor. Aktaş’ın diyaloglara dayanmayan özgün bir sinema dili kullandığı film, Türkiye sinemasına yeni bir önemli yönetmenin gelişini müjdeliyor.