Cannes’dan ödüllü cinayet öyküsü

Nuri Bilge Ceylan, Türkiye’nin uluslararası alanda en başarılı sinemacılarından biri... “Uzak”tan beri her yapımıyla dünyanın en önemli film festivali Cannes’ın ana yarışmasına seçilen ve buradan önemli ödüllerle dönen Ceylan’ın “Bir Zamanlar Anadolu’da”sı da dünya prömiyerini orada yapmıştı. Festivalin son gününde gösterilen film, ikinci büyük ödül olan Büyük Jüri Ödülü’nü Dardenne Kardeşler’in “Bisikletli Çocuk / Le gamin au vèlo” adlı filmiyle paylaşmıştı.
Ceylan’ın ‘en uzun ve en bol diyaloglu’ filmi olarak anılmaya başlanan “Bir Zamanlar Anadolu’da” tek bir gecede geçiyor. Polis memurları, doktor, savcı ve şoförlerden oluşan bir grup, cinayet zanlısıyla birlikte kırsalda çeşitli mekanları geziyorlar. Amaç, zanlının cinayetin işlendiği yeri göstermesi, yani cinayetin olay yeri tatbikatının yapılması... Bu olay etrafında teker teker karakterlere odaklanan Ceylan, bir drama imza atıyor.

Referansı Anton Çehov
Filmin senaryosu Nuri Bilge Ceylan’ın yanı sıra Ebru Ceylan ve “Üç Maymun”un da senaryosuna katkıda bulunan Ercan Kesal’ın ortak çalışması. Hatta senaryonun çıkış noktasının Ercan Kesal’ın doktor olarak İç Anadolu’da görev yaptığı yıllardaki gözlem ve deneyimleri olduğu da ekip tarafından sıkça tekrarlandı. Filmin Gökhan Tiryaki’nin görüntü yönetmenliğindeki görselliği de izleyenlerden alkış aldı. Filmle ilgili en fazla referans gösterilen isim ise bir sinemacı değil, ünlü Rus edebiyatçı Anton Çehov.

“Bir Zamanlar Anadolu’da”
Yön.: Nuri Bilge Ceylan
Oyn.: Muhammet Uzuner (Doktor Cemal), Yılmaz Erdoğan (Polis memuru Naci), Taner Birsel (Savcı Nusret), Ahmet Mümtaz Taylan (Şoför Ali), Fırat Tanış (Zanlı Kenan), Ercan Kesal (Muhtar)
Sen.: Ercan Kesal, Ebru Ceylan, Nuri Bilge Ceylan
Gör.: Gökhan Tiryaki



“Korku Gecesi”

Komşun bir vampirmiş
1985 tarihli Tom Holland filminin yeniden çevrimi olan “Korku Gecesi / Fright Night”, Las Vegas yakınlarında bir banliyöde geçiyor. Okulun popüler kızlarından Amy
ile (Imogen Poots) birlikte olan liseli genç Charley (Anton Yelchin), eski bir arkadaşının yan komşusu Jerry’nin (Colin Farrell) vampir olduğunu keşfeder. Jerry gerçek kimliğinin ortaya çıktığını anlayınca Charley’nin kız arkadaşı ve annesinin (Toni Collette) peşine düşer. Charlie son çare olarak vampirlerle ilgili bir şov yapan sihirbaz Peter Vincent’tan (David Tennant) yardım ister.
“Lars and the Real Girl”le tanınan Craig Gillespie’nin yönettiği “Korku Gecesi”, iyi oyunculukların, yerli yerinde bir mizahla birleştiği kalburüstü bir korku filmi.


“Arkadaştan Öte”

Yine arkadaşlığa cinsellik ve aşk karıştı!
Bu haftanın ikinci romantik komedisi “Arkadaştan Öte / Friends with Benefits”. Jamie’nin (Mila Kunis) işi, şirketlere uygun çalışanlar bulmaktır. İş bulduğu adamlardan biri olan Dylan’ın (Justin Timberlake) Los Angeles’tan Jamie’nin de yaşadığı New York’a taşınmasının ardından ikili hemen arkadaş olur. Zamanla bu arkadaşlığa ilişkiye dönüşmeyecek bir cinsellik de katmaya karar verirler. İkilinin ilişkiler konusunda kötü tecrübeleri arasındakinin aşk olduğunu görmelerini engeller.
Klişeler karması
Filmin konusunu okurken dejavu hissi yaşamamak elde değil. Nitekim birkaç ay önce gösterime giren, başrollerini Natalie Portman ve Ashton Kutcher’ın paylaştığı “No Strings Attached” de tamamen aynı konuyu işliyordu. Hatta “Love and Other Drugs”da da -girişi ve son bölümü saymazsak- konu hemen hemen aynıydı. Sadece cinsellikle başlayan ilişkilerin aşka dönüştüğü konusunda hiçbir şüphesi bulunmayan Hollywood, neredeyse birbirinin karbon kopyası olan filmlerle bu konuyu işlemeyi sürdürecek mi bilinmez. Biraz daha ilginç filmler izleyebilmek için sürdürmemesini dileriz.
Romantik komedilerin vazgeçilmez kriteri olan ‘çiftin kimyası’ meselesine bakarsak; Mila Kunis ve müziği bırakıp kendisini oyunculuğa adamış görünen Justin Timberlake ikilisi, özel olarak uyumsuz bir çift değil. Ama müthiş bir kimyadan da söz edilemez. Filmde ikilinin birbirlerine şehirlerini tanıttıkları bölümler özel bir sıkıntı kaynağına dönüşürken, Dylan’ın babasıyla ilişkisi filme bir parça duygusallık katabiliyor. Ancak genel olarak bakıldığında film, bir klişeler karması gibi...


“Mucizeyi Kadınlar Yaratır”

Eleştirmenler beğenmedi
Başrollerini “Sex and the City”yle tanınan Sarah Jessica Parker, Pierce Brosnan ve Busy Philipps’in paylaştığı romantik komedi “Mucizeyi Kadınlar Yaratır / I Don’t Know How She Does It”in ana karakteri Parker’ın canlandırdığı Kate Reddy. İki çocuklu aile hayatı ve iş dünyası arasında mükemmel bir denge kurmuş, yaşayıp giden Kate’nin dünyası bir anda altüst olur. Öncelikle iş arkadaşı Jack (Pierce Brosnan) Kate’le flört etmeye başlar, ardından da kocası iyi bir iş teklifi alır ve ailenin temelleri sarsılır.
Filmin yönetmeni Douglas McGrath’ı Truman Capote’nin “Soğukkanlıkla”yı yazma dönemini konu alan 2006 tarihli “Infamous”tan biliyoruz. Film, aynı dönemde çekilen ve aynı hikayeyi anlatan “Capote”nin gölgesinde kalmıştı. McGrath, “Mucizeyi Kadınlar Yaratır”da da çok kötü eleştiriler aldı. Eleştirmenler aynı adlı çoksatan kitaptan uyarlanan filmin tahmin edilebilir olduğunu, filmdeki sosyal gözlemlerin ise demode kaldığını vurguluyorlar.

“Killer Elite”

‘Retro’ bir aksiyon
Gary McKendry’nin ilk filmi “Killer Elite”, aralarında aksiyon yıldızı Jason Statham, Clive Owen ve usta oyuncu Robert De Niro’nun da olduğu çok güçlü bir oyuncu kadrosuna sahip. Ranulph Fiennes’in ‘gerçek olaylara dayandığı’ iddia edilen 1991 tarihli “The Feather Men” adlı kitabından uyarlanan filmde, emekli bir özel harekat timi üyesi olan Danny (Jason Statham) akıl hocası Hunter’ın (Robert De Niro) başı derde girince, mesleğine döner ve gizli bir askeri birliğin liderinin (Clive Owen) peşine düşer. Kovalamaca Avustralya’dan Paris’e, Londra’dan Ortadoğu’ya uzanır. “Killer Elite” İngiliz sinema dergisi Total Film tarafından ‘retro bir aksiyon’ olarak tanımlanıyor.