Nil Kural

Nil Kural

nil.kural@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Berlin Film Festivali’nde biri Almanya, diğeri ABD yapımı iki film seyircisiyle buluştu. İki yapım da kadınların dünyasını göstermedeki başarılarıyla Berlin yarışmasında ortak bir temayı başarıyla öne çıkardı...


70. Berlin Film Festivali’nde izleyiciyle buluşan filmler arasında kadınların bakış açısına odaklanan filmlerin ağırlığı devam ediyor. İsviçreli yönetmen ikilisi Stéphanie Chuat ve Véronique Reymond’ın imzasını taşıyan Almanya yapımı “Schwesterlein”, kardeşi kanserle savaşan bir kadını merkeze alıyor. Aktör kardeşi Sven (Lars Eidinger) kanserde ağır bir aşamaya geçince İsviçre’de kocası ve çocuklarıyla yaşayan Lisa (Nina Hoss), kardeşinin bakımı ve en yakın olduğu insanı kaybediyor olmanın mücadelesini verir. Annesi ve eşi, onun yaşadığı süreci anlayışla karşılamaz. Hoss ve Eidinger’in adanmış performansları ve kendisinden emin yönetimiyle etkileyici bir dram sunan “Schwesterlein”, klasik sinemanın kalıplarının çok iyi işlediği bir dram olarak yarışmanın kalburüstü filmlerinden birine dönüştü. Çevresine rağmen değer verdiği birisi için varını yoğunu ortaya koyan Lisa karakteriyle de güçlü bir kadın portresi sundu. Filmin Hoss veya Eidinger’e oyunculuk ödülü getirmesi festival takipçileri için beklenen bir gelişme olur.

Berlin’de güçlü kadın hikâyeleri



Heyecan verici

Yarışmada yer alan ABD yapımı “Never Rarely Sometimes Always”, son dönemde dikkati çeken Eliza Hittman’ın yeni filmi. Melodrama kaçmayan dengeli dramlarıyla tanınan Hittman’ın yeni filmindeki ana karakter Autumn, Pennsylvania’da yaşayan 17 yaşında bir genç kız. Hamile olduğunu öğrenince eyaletteki kürtaj kanunları nedeniyle kuzeniyle New York’a gidiyor. İki genç kadın, kürtajı beklerken New York sokaklarında zaman geçiriyor. Hittman’ın özenle anlattığı bu birkaç gün, çocukluk ve yetişkinlik arasında bir yaşta bir kadın olmanın evrensel hissini zorlanmadan yakalıyor ve izleyicisine geçiriyor. Erkeklerin tehdide dönüştüğü ve genç kadınların dayanışmayla ayakta kaldığı bu dünyayı, oyuncularından aldığı doğal performanslarla anlatan yönetmen, Amerikan bağımsız sinemasının hâlâ özgün ve heyecan verici yönler taşdığını gösterdi.

Berlin’de güçlü kadın hikâyeleri



Biri Almanya’dan biri ABD’den gelen iki film, kadınların dünyasını göstermedeki başarılarıyla Berlin yarışmasında ortak bir temayı başarıyla öne çıkardı.