Nihat Ali Özcan

Nihat Ali Özcan

naozcan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Başkan Obama, birkaç hafta önce, ABD Kara Harp Okulu’nda öğrencilerle bir kararını paylaştı. Yeni mezunlar bundan böyle Irak, Afganistan gibi savaş alanlarına gitmeyeceklerdi. Siyasi otorite ABD askerlerinin mezhep savaşlarına dahil olmasını istemiyordu. Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütü Musul’u ele geçirince ilgili herkes yeni ruhunu kavrayamadıkları eski haritalarının başına geçtiler. Obama, bile iki hafta önceki açıklamasının hilafına Irak’a üç yüz askeri danışman göndereceğini açıkladı.

Ekip bu günlerde çalışmalarına başlamış olmalı. Irak ordusu adına elde ne kalmış ise onlara yardım edecekler. IŞİD ve diğer yerel aktörlerin politik-askeri stratejisine cevap verecek, karşı stratejiler geliştirerek, uygulamaları planlayacaklar.

IŞİD’in etkisiz hale getirilmesinde Irak ordusuna yardımcı olacaklar. Yeniden “devlet otoritesinin” inşasını sağlayacaklar. Görüşler pek inandırıcı olmasa da birazdan sözünü edeceğimiz “kitap” öyle yazıyor.

Tarihsel tecrübeler

Haberin Devamı

Son on yıldır Irak benzeri işlerin nereye gideceğine dair tarihte hiç olmadığı kadar tecrübe ve bilgiye sahibiz. Soğuk Savaş’ın başından itibaren sömürgelerde yükselen ayaklanma, iç savaş, gerilla, terörizm gibi asimetrik savaşları açıklamaya çalışan bir dizi teori yazıldı. Veriler toplandı. Hatta esaslı doktrinler hazırlandı. Bu konuda Fransız David Galula, İngiliz General F. Kitson’dan söz etmek gerekir. Şimdiler de ise ABD popüler. Konuyu sosyal bilimcilerin ilgi alanına taşıyan 11 Eylül terör saldırısının ardından ABD’nin giriştiği savaşlar oldu. Bu eski bir savaş modelinin daha karmaşık yeni şekli idi. Konvansiyonel olmayan, ayaklanma, iç savaş, asimetrik savaş, asimetrik savaşın simetrisi, savaş ağaları gibi konularda sosyal bilimcilerle askerler birlikte çalıştılar.

Kitabın orta yeri

Yüzlerce kitap, makale ve araştırma yayımlandı. Hatta yazarlarının arasında General David Petraeus’un bulunduğu ABD ordusunun en popüler talimnamesi “Ayaklanmayı Bastırma, 3-24” Chicago Üniversitesi yayınları arasında 2007’de yayımlandı. Öyle ki talimname, ilk gün, internetten bir buçuk milyon defa kopyalandı. Irak’ta uygulandı, Afganistan’da da. Kitap, bir talimname formatından çok akademik bir çalışma niteliğinde. Çünkü odaklandığı konunun salt askeri değil interdispliner bir alan olduğuna başta vurgu yapıyor. İşin, sadece askeri değil, yarı askeri, politik, ekonomik, psikolojik ve hükümet etme faaliyetleriyle ilgili olduğunu belirtiyor. Askerlere çokça “düşman” öldürmek yerine, halkın merkeze koyarak onların güvenliğine odaklanmayı salık veriyor. İşin ruhunun esas alınmasını istiyor. Ortamın ne kadar belirsiz, değişken ve farklı nitelikte olduğuna vurgu yapıyor. Sonuçta tecrübeler ve araştırmalarla ortaya ilginç bir talimname çıkmıştı. Irak yeniden gündeme taşınınca ABD’nin üç yüz askeri danışman göndermesinin ve insansız hava araçlarının (İHA) yoğun kullanımının ne kadar faydalı olacağına talimnamenin ruhuyla baktım. Sonuçta hiçbir işe yaramayacağını yazıyor. Başka bir ifadeyle, Irak ve Suriye sorunu ile uzun yıllar sürer diyor. Yine de danışman göndermek ve İHA kullanmak faydalı birer “kamu diplomasisi” aracıdır diyor. İki görüntü birkaç resim için. Zaten Obama da bunu yapıyor.