Sıra diyaliz merkezlerinde

Türkiye Cumhuriyeti’nde ölülere oy kullandırıldığını (!) biliyorduk da ölülere reçete yazıldığını nereden bilebilirdik ki...
Meğer benim ülkemde, ölüye reçete yazan doktorlar, mezardaki insana ilaç veren eczacılar varmış da bizim haberimiz yokmuş.
Bu olayı ortaya çıkaran kişi, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İzmir Müdürü Mustafa Keskin...
Son 9 ay içerisinde ölen 11 bin kişiyle ilgili yapılan araştırmada, 61 kişiye, öldükten sonra reçete yazıldığını ortaya çıkardı.
“Devlet malı deniz, yemeyen keriz” sloganıyla hareket eden onca devlet büyüğü, onca bürokrat varken, Mustafa Keskin gibi devletin menfaatlerini koruyan biri, doğal olarak gözümüzde kahramanlaşıyor.
Açtım telefonu, tebrik ettim kendisini...
“Sırada nasıl bir operasyon var?” diye sordum.
Keyifli bir kahkaha attıktan sonra, “Diyaliz merkezleri” dedi.
Bu iş için yine ekipler oluşturulacak, diyaliz hastaları evlerinde ziyaret edilecek, hasta yakınları ile görüşülecek.
Diyaliz hastalarının haftada kaç gün, kaç saat diyalize girdikleri belirlenecek.
Sonuçlar, faturalarla karşılaştırılacak ve gereken yapılacak.
Neden diyaliz merkezleri?
Çünkü maliyetli bir tedavi.. Bir seans, 145 lira artı KDV...
İddiaya göre, hasta seansa gitmediği halde, gitmiş gibi faturalandırma çok oluyormuş.
* * *
Mustafa Keskin, son dönemde neler yapmış, şöyle bir göz atalım.
* Bir dönem, büyüdüklerinde erken emekli olsun diye, 24 bin 931 çocuk işçi sigortalanmıştı. Bunlardan sadece 199’unun gerçek sigortalı olduğunu ortaya çıkardı Mustafa Keskin... Gerisine tırpan...
* Keskin ile prim tahsilatı tahakkuku oranı, yüzde 88’e ulaştı. Türkiye’de prim tahsilatı tahakkukunun yüzde 75 olduğunu belirtelim.
* Özel hastaneler, yasal uyarılara rağmen hastalardan fark alıyordu. Öyle bir denetleme mekanizması geliştirdi ki, hiçbir hastane fark alamaz oldu.
* SGK ile ilgili işlerin iyi yürütülmesi için ilçelerde SGK merkezleri açtırarak, halkın işini kolaylaştırdı.
* Tetkik ve tedavi faturalarını şişiren hastanelere, 1 milyon lira dolayında ceza kesti.
* Sahte boşanma ile anne veya babasının maaşını alanları ortaya çıkardı. ‘Sahte Dul Avcıları’ adı verilen tim, başarılı bir operasyonla çok sayıda sahte dulun devleti zarara uğratmasına son verdi.
* Özel ekipler kurarak, en pahalı ilaçları kullanmak zorunda olan hastaların, gerçekten o ilaçları alıp almadığını denetledi, ev ev gezerek...
* Sahte reçetelerle, hastalara verilmiş gibi gösterilen 1 milyon liralık ilaç bularak, kurumun zarar etmesini önledi.
* SGK borçlarını yapılandırmada, İzmir, en başarılı il oldu.
* SGK personelinin, vatandaşın gözündeki kötü şöhretine son verdi. Kurumda işten kaytarmalar bitti, vatandaşa “bugün git, yarın gel” demek, tarihe karıştı.
* * *
SGK İzmir Müdürü Mustafa Keskin, İzmir’de yaptıkları tüm çalışmaları, kendilerine bağlı olan Uşak, Muğla, Manisa ve Aydın’da uyguladıklarını belirterek şunları söyledi:
“Bize ulaşan ihbarları kesinlikle değerlendiriyoruz. Ayrıca kendi yöntemlerimizle de kurumu zarara sokanları tespit ediyoruz. Vatandaşlarımızın işini halletmek, devletin zarara uğramasını önlemek, bizim görevimiz. Diyaliz dosyasını açıyoruz. Daha sonra sırada hangi dosya olacak, onu ben de bilmiyorum. Ama kurcalanması gereken dosya mutlaka vardır diye düşünüyorum.”
* * *
Demem o ki, Müdür Bey’in elinde çok sayıda araştırılacak dosya var.
Kibar soyguncular! Devleti soymayı aklınızdan bile geçirmeyin, derim. Yoksa pişman olursunuz.