İzmir’de vatandaşın sesi haline geldi avukat Arif Ali Cangı...
Mahkeme salonlarından çıkmaz oldu son zamanlarda...
2005’ten beri bir bakıyorsunuz İzmirlilerin ulaşım kavgasını veriyor.
Suyun peşine düşüyor.
Bir bakıyorsunuz, tarihin, doğanın yok edilmek istendiği yerde ortaya çıkıyor.
Arif Ali Cangı kimdir? Neden bunları yapıyor? HHH 1982-92 yılları arasında Hava Kuvvetleri’nde astsubaymış Arif Ali Cangı...
Bir yandan askerlik görevini yaparken, 1993 yılında İstanbul Hukuk Fakültesi’ni dışarıdan bitirmiş.
Yeni mesleğine başlarken, kamunun haklarını korumak için çok büyük emek ve zaman harcayacağına söz vermiş kendisine...
O gün bugündür, İzmir’in avukatıdır kendileri...
İki dönem İzmir Barosu Yönetim Kurulu’nda görev yapan Arif Ali Cangı, insan hakları ve çevre konusunda büyük mücadeleler vermiş.
İşkence gören çok sayıda insanı savunmuş.
Çevreyi tahrip edecek hangi harekete karşı çıkmış.
Karşı çıkmakla kalmamış, bir hukukçu olarak kendisi, grubu, partisi adına davalar açmış.
Allianoi Girişim Grubu’nu oluşturmuş 2004 yılında...
Davayı kazanamadı, Yortanlı Barajı’nda su tutulmaya başlandı.
Tesellisi, bu konuda duyarlı bir kamuoyu oluşması...
“Bundan sonra benzer bir durum ortaya çıktığında, duyarlı kesim daha da büyüyecek” diyor.
Efemçukuru, Kışladağ, Karşıyaka Arapdağı gibi yerlerdeki altın madeni arama çalışmalarına karşı direndi.
Onları da dava etti.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım zamlarını üç kez yargıya taşıdı.
Biri devam ediyor.
Suya zam yapıldı mı, tepesi atıyor.
Büyükşehir’in su zamlarıyla ilgili 5 dava açtı.
1 Ocak’taki zamdan sonra ödenen farkın iadesi yönünde karar çıktı yargıdan...
Daha ilk taksit ödeniyordu ki, 18 Mayıs’ta bir zam daha geldi suya...
Arif Ali Cangı, yine itiraz etti, kamuoyunu harekete geçirdi.
Sonuçta Başkan Aziz Kocaoğlu, suda indirim yapılması talimatını vermek zorunda kaldı.
Yüzde 7’lik indirimi anlamsız buldu Cangı... Yüzde 21’lik zamlı tarifeye göre gelecek haziran ayı faturalarına taktı kafayı...
“Olmaz” dedi, “Haksızlık bu.” Soluğu yine mahkemede aldı.
“Neden, bunlarla uğraşıyorsunuz?” diye soruyorum Arif Ali Cangı’ya...
İşte aldığım yanıt: “Bana her gün onlarca insan gelir. Genelde kentin yoksul insanlarıdır konuklarım... İşsizler, karınları aç. Bir bilet parası bile onlar için önemlidir. Su, hayatın ta kendisi. Ulaşım ve su gibi hizmetlere ödenen bedeller, o insanların yaşam hakkını yok eder boyuta geldi. Ulaşım ve su, belediyelerin, halka sunması gereken vazgeçilmez hizmetler. Mesela ulaşımın sabah işe giderken, akşam eve dönerken ücretsiz olmasını savunuyorum. Suyun, ihtiyaç kadar kısmının ücretsiz olması gerektiğini söylüyorum.” Vatandaşları, en azından, mağduriyet yaşadıkları olaylarda duyarlı olmalarını isteyen Cangı, devam ediyor: “Reklam yapmak, kahraman olmak gibi bir derdim yok. İzmirlilerin haklarını savunmak için elimden bir şey geliyorsa, esirgemiyorum. Ben de bu kentte yaşıyorum. Sorumluluklarımız var. Çocuklarımıza iyi bir yaşam bırakmak adına, kamuya yararlı, mağdurların yaralarını sarma gibi çalışmaların içinde olmak bana keyif veriyor.” Cangı, sohbetimize şu sözlerle noktayı koyuyor: “İzmirli vatandaşlarımın hakkını yedirmem.”
