İnciraltı, İzmir’in kıymetlisi...
Bir bakıyorsunuz İnciraltı, EXPO için en uygun yer...
Sonra bir bakıyorsunuz, “Yok yok, burası uygun değil” diye demeç patlatıyor bir devlet büyüğü...
İnciraltı’nda 110 kaçak ve ruhsatsız yapı bulunuyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı kurum “yıkılsın” diyor; bakanlık ise “yıkıl karşımdan” diye hiddetleniyor!
Böyle olunca, papatya falı açmak şart oluyor elbette.
* * *
Balçova Belediye Bakanı Mehmet Ali Çalkaya, Koruma Kurulu’ndan “yıkın” talimatı gelince papatyanın yapraklarını yolmaya başlıyor:
Yıkılacak yıkılmayacak, yıkılacak yıkılmayacak, yıkılacak yıkılmayacak, yıkılacaaaaak!
Balçova Belediye Meclisi üyeleri de yıkım kararı alıyor.
Falda öyle çıktı ya!
* * *
Bu kez Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın elinde bir papatya:
Yıkılsın yıkılmasın, yıkılsın yıkılmasın, yıkılsın yıkılmasın, yıkılsın yıkılmasın!
* * *
Başkan Çalkaya da şaşıyor bu işe... Bir kere daha fal açıyor.
Bu kez “yıkılmasın” çıkıyor falda.
Bakan’ın falında “Yıkılmasın” çıktıysa, Başkan’ın falında tersi çıkması, yakışık almazdı herhalde.
Yılan hikayesi gibi...
* * *
Oysa ikisi de yıkmak istemiyor kaçak yapıları, Koruma Kurulu’na inat...
Kimsenin kalbini kırmak, oy kaybetmek istemiyorlar.
Sayın Başkan, Sayın Bakan’dan, “Biz burayı yıkmak istiyoruz ama oy kaygısı yüzünden cesaret edemiyoruz” diye itirafta bulmalarını beklerdik.
Dikkat çekici bir başka durum var.
Bakan Bey, “Acil yıkıma gerek yok. Konuyu inceleteceğim” diyor.
Bir inceleme, araştırma yapmadan, nasıl olur da “Acil yıkıma gerek yok” diyebilirsin Sayın Bakan?
Mutlaka araştırma yaptırdın, planları incelediniz ki, bu lafı edebiliyorsunuz.
Burada amacın, zaman kazanmak olduğu belli. Topu birilerine atarak, mekan sahiplerine mavi boncuk dağıtarak, durumu idare etmek..
Mesela Başkan Çalkaya, yarın o yapıları yıkacak olsa...
“Ben yıkmayın dedim, ama dinlemediler” diyecek Bakan Günay...
Ya da tam tersi...
Bakan Günay, “Yıkın” dese, Çalkaya bu kez, “Gördüğünüz gibi, bakanlık yıkmamı emretti. Bakanlığa karşı mı çıksaydım yani” diyerek savunmaya çekilecek.
* * *
Yerel seçimlere şurada 30 ay gibi bir süre kaldı. Dar alanda kısa paslaşmalar, topu taca atmalar, seçim sonrasına kadar sürecek...
Sonra birisi golü atacak ve maç bitecek!
Yani oy’un rengine göre bir hal çaresine bakılacak.
Golü Çalkaya mı, yoksa Bakan Günay mı atar, bilemem.
Bildiğim bir şey var; o da, biraz önce dediğim gibi, İnciraltı’ndaki 110 işletmenin halen faaliyet gösterdiği ruhsatsız ve kaçak yapıların yıkılmayacağı...
Var mı aksini iddia eden?
Biraz hoşgörü lütfen
Koca koca adamlar, kravat yüzünden kavga ediyor.
Ayıp, hem de ne büyük bir ayıp!
O tartışmaların üzerinden bir hafta geçti ama iki satır yazmazsam, içim rahat etmeyecek.
İzmir İl Genel Meclisi ve İzmir Ticaret Odası’nın kıyafet yönetmeliği var elbette.
Fakat insanlar sıcaktan fenalık geçirirken, kravat takmakta ısrar edilmesini anlamıyorum.
Başkan Serdar Değirmenci ve Ekrem Demirtaş’a, okullarda da kıyafet yönetmeliği olduğunu hatırlatmak isterim.
Kış döneminde kravatsız öğrenci bir uyarılır, iki uyarılır, üçüncü de yönetmelik yerine getirilir. Doğru disipline...
Ancak yaz geldiğinde çocuklar kravatı atarlar. Okul idareleri buna izin verir.
Öğrencilerin üstü başı değil, beyinleri, üretkenlikleri, moral motivasyonları önemlidir çünkü...
Bırakın eli sopalı öğretmen edalarını... Kravat yüzünden Meclis’in huzurunu kaçırmayın. Biraz hoşgörü lütfen.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024