Haftalardır memleket meselelerini yazıp çiziyoruz.
Biraz kafaları dağıtalım, havadan sudan konuşalım.
***
Önce şunu sorayım: Tatil planı yaptınız mı?
Yoksa tatile çıkmayacak mısınız?
“Tatil kim, biz kim!” dediğinizi duyar gibiyim.
Senin gibi benim gibi kaç kişi beş yıldızlı otellerde tatil yapıyor ki.
Yap bir güzellik çocuklara, günübirlik de olsa denize girsinler.
Sana bir şey söyleyeyim mi, önümüzdeki haftadan itibaren yağmur falan yok
Hava da mis gibi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Urla’da, Mordoğan’da, Karaburun’da, Özdere’de, Güzelbahçe’de çok sayıda halk plajını düzenledi. At bunlardan birine kapağı, keyfine bak.
Yassıcaada’yı da tavsiye ederim. Havuz gibi, akvaryum gibi.
***
“Yağmur yok” dedim de aklıma geldi!
Barajlar dolmuş iyi mi!
Yaşasın, bu yaz da susuzluk çekmeyeceğiz.
Fakat şiddetli yağmur yüzünden Egeli çiftçiler büyük zarar görmüş.
Üzüldüm haliyle.
Yağmur yağar, bir yanda sevinenler olur, diğer yanda üzülenler...
Mesela incir, bu saatten sonra yağmuru sevmezmiş, yeni öğrendim.
“Artık yağmur yağmasın, bir çuval inciri berbat etmesin” dedi bizim Serdar E nişte.
***
Peki, hayvanları seviyor musunuz?
Cevabınızı duyamıyorum ama n’olur, hayvanları sevin, sevindirin.
Benim bir kedim var, adı Duman.
Canım ciğerim, yaşam sevincim. Ailemizden biri oldu.
Çocukluk arkadaşım Ahmet’e Duman’ın marifetlerini anlata anlata, onu da hayvansever yaptım vallahi.
Nihayetinde “Paşa” adını verdiği bir kediyi sahiplendi.
Bu güzel hareketinden dolayı teşekkür ederim Ahmetciğim; Duman, Paşa ve arkadaşları adına...
***
Biraz da trafiği çekiştirelim mi?
Çok mu karışık, bıkkınlık verici buluyorsunuz İzmir trafiğini?
Konak’ta, Alsancak’ta işiniz varsa, illaki arabanızla mı gitmek zorundasınız?
Arabanızı almak zorundaysanız, Kahramanlar’daki otoparka “park edin”, Büyükşehir’in ring minibüsüyle “devam edin.”
İşinizi görün, aynı araç sizi otoparka geri getirsin.
Aynı sistem, Üçkuyular’da da var, haberiniz olsun. Çınar Otopark’ına bırakın arabanızı, ring aracı sizi de Güzelyalı’ya bıraksın.
Ben vapur yolculuklarını özledim aslında.
Milliyet Gazetesi Bornova’da. Malum, bu ilçede deniz 5 bin yıl önce varmış, bugün yok!
Ben de metroyla gidip geliyorum işe.
Siz de metroyu, İZBAN’ı, tramvayı, gemileri kullanın; samimi söylüyorum sinir sisteminiz hiç bozulmaz.
***
Özge, odama hışımla girdi, gözlerini faltaşı gibi açarak sordu:
“Muhittin Abi, evet ya da hayır diye cevap ver; katil Alper mi?”
“Hayır” yanıtını verdim. Garibim hala katilin peşinde!
Ahmet Ümit’in Kırlangıç Çığlığı kitabını okuyor Özge...
Siz de tıpkı Özge’de olduğu gibi aklınızı başınızdan alacak kitaplar okuyun.
***
Bu kadar havadan sudan muhabbet, bence de yeter.
Daha fazla uzatmanın alemi yok.
Kafaları dağıtabildiysek, ciddi şeyler konuşabiliriz.
Yarın sandık başına gideceğiz, ülkemizin vekillerini, cumhurbaşkanını seçeceğiz.
Vatandaşlık görevimizi yerine getirmek zorundayız.
Oyunuzu kime verirseniz verin, ama mutlaka kullanın.
Umarım ve dilerim ki 24 Haziran seçimleri, tıpkı masallardaki gibi mutlu sonla biter.