Ligde oynadığı tüm maçları kazanan Galatasaray ile yenilgisiz Eskişehirspor’un karşılaşmasının tempolu, hızlı ve zevkli oynanması için Cüneyt Çakır ikili mücadelelere müsaade etti. İlk yarıda konsantrasyonu süt seviyede olan Çakır, pozisyonları yakından izledi, faullerde tutarlı kararlar verdi.
Mehmet Topal’a Burak’ı arkadan tuttuğu için gösterdi sarı kart kural gereğiydi. Nonda’nın attığı gol öncesi Keita topu tamamı havadan veya yerden taç çizgisini geçmeden kontrol ederek orta yaptı. Eskişehirsporlu oyuncuların itirazı gereksizdi. Yardımcı hakem Bülent Gökçü önünde gelişen pozisyonu doğru yorumladı.
İkinci devrede skor olarak sıkışan oyunda Çakır, faul ve kart standardında hatalar yaptı. Karşılaşmanın son dakikalarında taç çizgisi kenarında Bülent Kocabey’i kontrolsüz olarak düşüren Sabri’ye ikinci sarıdan, kırmızı kartını göstererek oyundan atmalıydı. Maçı devamlı kontrolünde tutmaya çalışan Çakır, ilk yarıdaki yönetimini, ikinci yarıda sürdüremeyince vasatı aşamadı.
Yunus Yıldırım, ilk yarıda oyunun kontrolünü elinde tutabilmek için yönetim tarzının dışına çıkarak sarı kartını bolca kullandı. Ceza alanı çizgisi yanında Kazım arkadan rakibinin müdahalesi ile yere düştü ve top elleri arasında kaldı. Yardımcı hakem Mustafa Emre Eyisoy pozisyonu tespit edemedi. Aleyhine verilen serbest vuruş için kendisine hareketle itiraz eden Kazım’ı Yunus Yıldırım’ın uyararak sarı kart göstermesi doğruydu.
Ceza alanı içinde Yalçın ile Bilica’yı birbirlerini tutmaması konusunda uyardı, devamında iki oyuncuya da sarı kartını çıkardı. Topa hareketlenen Bilica, onu engellemek isteyen Yalçın’dı. Bilica’ya verilen sarı kart gereksizdi.
Gökhan Gönül’e kendisine yapılan faul sonrası yaptığı sportmenliğe aykırı hareketinden sonra çıkardığı doğru sarı kartla otoritenin kendisinde olduğunu gösterdi. İlk yarının sonlarına doğru yardımcı hakem Alper Ulusoy, Antalyaspor atağında Sedat’a kaldırdığı ofsayt bayrağı ile gollük bir pozisyonu kesti.
Yıldırım, ikinci yarıda kart uygulamalarındaki standardını bozdu. Orhan Ak, kararına üzerine doğru koşarak itiraz etti. Oyuncuyu uyarmakla yetindi. Batak’ın Semih’e yaptığı kontrolsüz harekete verdiği faulün devamında sarı kart
Futbolcuların iyi niyetle futbol oynama isteği yanında karşılıklı atılan goller Hüseyin Göçek’in tartışılmasını önledi. Faul ve kart uygulamalarında standartı yoktu. Topa ve rakibe yapılan müdahaleleri pozisyonlara yakın olmasına rağmen yanlış değerlendirdi. 8. dakikada Tozo, Selçuk’u arkadan tuttu. Kural gereği göstermesi gereken sarı kart yerine sadece uyarıda bulundu. Ancak uygulamasını doğru yapsa aynı oyuncu 22. dakikada ikinci sarıdan kırmızı kart görecekti. Sakatlık nedeniyle duran oyunda topu rakip takıma vermek için Kahe’nin kullandığı taç atışını yerinden atılmadığı gerekçesiyle Trabzonsporlu futbolculara kullandırarak kuralı yanlış yorumlaması kokartına ve tecrübesine yakışmadı. UEFA eğitimcisinin önünde görücüye çıktığı karşılaşmadaki genel yönetimi verdiği tutarsız kararlarla iyi değildi.
TRABZON-ANTALYASPOR (Koray GENÇERLER)
Egemen’in kalecisine doğru kasıtlı olarak vurduğu topu Sylla’nın ellerine aldığı anda verdiği endirekt serbest vuruş yorumu doğruydu. Ancak atış öncesi barajı bozan oyunculara müsaade etmemesi, sarı kart göstererek atışı tekrarlatması gerekirdi. Umut’un yardımcı hakemi ile kendisinin kararlarına karşı yaptığı itirazlarda sarı kartını kullanmalıydı. Egemen-Serge ikili mücadelesinde iki futbolcu da birbirlerini çekip itiyordu. Tekme atma yoktu. Egemen’in düşüşüne aldandı. Sarı kart yeterliydi.
BEŞİKTAŞ-KAYSERİSPOR (Bünyamin GEZER)
Seyircilerin aşırı çirkin tezahüratı, futbolcuların birbirlerine karşı davranışları ve otoriter kimliğine rağmen maçı kontrolü altına almakta zorlandı. Kayserisporlu kaleci ve futbolcularının oyuna başlatma sırasındaki yavaş hareketlerine önlem alamadı. Ernst’in, Cangele’ye-A.Turan’ın, Ernst’e arkadan yaptıkları kontrolsüz hareketlere sarı kartını çıkarmalıydı. Kayserispor’un attığı gol öncesi A.Turan’ın kayarak Tabata’nın önünden topa temas ederek kaptığı pozisyonu iyi tespit etti. Devamında Cangele’nin pozisyonu ofsayt değildi. Tansiyonu yüksek maçta aşırı baskıya rağmen skoru etkileyecek kararları yoktu.
İsviçreli hakem Claudio Circhetta ikili mücadelelere müsaade ederek oyuna tempo kazandırmak istedi. Ancak topa ve rakibe yapılan müdahalelerde hatalı kararlar verdi.
Tiote’ye Emre’ye maçın başından itibaren yaptığı dördüncü faulde gecikmeli olarak sarı kartını çıkardı. Aynı oyuncu Emre’yi oynatmamak için kural dışı hareketlerine devam etmesine rağmen ikinci sarıdan kırmızı kartı görmedi. Twente teknik direktörü, Tiote’yi değiştirerek İsviçreli hakemden oyunu daha iyi yorumlayarak takımının eksik kalmasını engelledi.
Santos’a çıkardığı sarı kartlık hareketin benzerini oyuna yeni giren Janssen Emre’ye yaptı. Ancak kart görmedi. Rakibi bozmaya yönelik kural dışı hareketlerdeki tutarsız kart uygulamaları ve devamlı vakit geçiren Twente kalecisi Boschker’i sadece uyarmakla yetinen İsviçreli hakem karşılaşmadaki genel yönetiminde başarısızdı.
6 HAKEM, BAŞARILI YÖNETİM
İlk defa uygulanan 6 hakemin şaşkınlığından dolayı İtalyan Paolo Tagliavento maçın başında faullerde kararsızlık yaşadı. Neyseki kısa sürede kendini toparladı. Kewell’a
arkadan yapılan sert faulde sarı kartını hemen çıkararak oyunun sertleşmesine müsaade etmeyeceğini futbolculara kabul ettirdi. Maçın başlamasını
İtalyan hakem Nicola Rizzoli, Rooney’e yaptığı kontrolsüz hareket sonrası Sivok’a gösterdiği sarı kartla maçı kontrolüne aldı. Pozisyonları yakından izlediği için topa ve rakibe yapılan müdahaleleri genelde iyi ayırt etti, avantajları da uyguladı.
Topu uzaklaştırmaya çalışan rakibine kayarak yaptığı sert hareket nedeniyle Nobre’ye sarı kart gösterirken, iyi bir hakem - yardımcı hakem yardımlaşması örneği sergiledi.
Maçı bozacak oyuncuları çoğu zaman yerinde uyararak otoriter kimliğini ortaya koydu. İbrahim Kaş - Evra mücadelesinde olduğu gibi.
İki yardımcı hakem de ofsayt tespitlerinde çok başarılıydı. Ancak Manchester United’ın attığı golden sonra hakem Rizzoli’nin çaldığı faul düdüklerinde taktir haklarını genelde Beşiktaş lehine kullanması tecrübesine yakışmadı.
Karşılaşmada tartışmaya açık bir pozisyon olmaması nedeniyle İtalyan hakemin genel yönetimi vasattı.
GALATASARAY-BEŞİKTAŞ (Bülent YILDIRIM)
Tabata’nın, M.Sarp’a yaptığı kontrolsüz hareketi pozisyona yakın olmasına rağmen tespit edemedi. M.Sarp’ın canının yanması nedeniyle Tabata’ya yaptığı aşırı tepkiyi görünce ve iki oyuncu da yerde kıvrandığı için oyunu durdurdu. O Sırada M.Sarp’ı elleriyle itekleyen Ferrari’yi de gördü. Tedavi için M.Sarp’ı oyun alanı dışına gönderdi. Tabata’nın hareketini görmemesine rağmen yardımcı hakemi ile biraz uzun da olsa konuştuktan sonra her iki oyuncuya da sarı kartını doğru olarak gösterdi. M.Sarp, sedye ile dışarı çıkmadığı için aynı anda sarı kart gösterebilirdi. Oyuna girdiği anda göstermesi yanlış değildi. Oyunu sakatlık nedeniyle durdurduğu için hakem atışı ile başlatması doğruydu. Yerden seken topun Ernst’in eline çarptığını iyi yorumladı. Devamında kaleci ile karşı karşıya kalan S.Özkan topa vurdu. Top doğru ceza alanı içinden elleri açık olarak yatan Franco’nun ellerine ceza alanı içi ile çizgisi üzerinde temas etti. Hakemin bulunduğu yerden tespit etmesi mümkün değildi. Yardımcı hakem Bahattin Duran’ın önü açıktı. Bariz bir ceza alanı dışı teması olmadığını görünce devam ettirdi. Çok kritik bir pozisyondu. Bu tür gri pozisyonlarda
Maçın neticesi iki takım için de son derece önemliydi. Erken gelen gol Portekizli hakem Benquerenca’yı etkiledi. Faullerde tutarsız kararlar vermeye başladı. Bu durum zaten gergin olan Fatih Terim ve oyuncularımızı sinirlendirdi.
Yediğimiz beraberlik golü öncesi verdiği serbest vuruşta, Bosnalı oyuncunun öne doğru düşüşüne aldandı. Havadan gelen topa kafa ile vuran Servet’ti. Rakibine müdahalesi yoktu. Serbest vuruş kararına gereksiz itiraz eden Erme Belözoğlu’na çıkardığı sarı kartla otoritesini hissettirdi. Gol sonrasını itirazlarını haklı olsa bile abartan Fatih Terim’i dördüncü hakeminin uyarısı ile tribüne gönderdi.
Avantajlara dikkat etmemesi oyunun hızını kesti. İkinci devrede maçın ilk dakikalarındaki gerginlik yoktu. Arda’ya üst üste değişik Bosnalı futbolcuların yaptığı faullerde gerekli disiplin uygulamalarını yapamadı. Bosna’nın kalecisi Supiç, vakit geçirmek amacıyla yaptığı yavaş hareketlerde sarı kartını çok geç kullandı.
Maçın sonlarına doğru Arda’ya ceza alanı içinde topa vurmak üzereyken arkadan yapılan kontrolsüz hareket tartışmalıydı. Maçın genelinde faul ve kart uygulamalarındaki çelişkili kararları ile yönetimi iyi değildi.