İddiasız ama politik bir maçtı. İsveçli Martin Hansson maçın hemen başında rakibini son adam pozisyonunda tutarak durduran Ceyhun’a bariz gol şansını engellediği için gösteremediği kırmızı kartını, 32. dakikada ikinci sarıdan doğru olarak çıkardı.
Oyun berabere devam ederken Ermenistanlı futbolcuların sert hareketlerine müsaade etmesi karşılaşmanın sertleşmesine neden olacaktı ki, arka arkaya attığımız iki gol rakip oyuncuların direncini tüketirken, maçı da antrenman havasına çevirdi.
İkinci yarıda ceza alanına doğru kullandığımız atışta topu uzaklaştırmaya çalışan Ermenistan kaptanının top eline çarptı. Pozisyondaki devam kararı doğruydu. UEFA ve FIFA’nın zorluk derecesi yüksek karşılaşmalarda fazla şans vermediği İsveçli hakemin faullerde verdiği tutarsız kararlar ile maçtaki genel yönetimi vasatı aşmadı.
TRABZON-GAZİANTEP (Tolga ÖZKALFA)
Her zamanki rahatlığı yoktu. Tedirgindi. Faullerde standart kararlar veremeyince oyuncular itiraz ettiler. Olcan’ın attığı golün ofsayt gerekçesiyle iptali doğruydu. Ceza alanı içinde Tolga-Egemen arasındaki mücadelede verdiği penaltı kararı tartışmalı. Tolga arkadan gelen Egemen’i görmedi. Gol olmaması şansıydı.
DİYARBAKIR-B.BELEDİYE (Bülent YILDIRIM)
Geçen hafta tribünlerde yaşanan olaylardan dolayı kritik bir maçtı. Ceza alanı içindeki hava topuna yükselen Metin-Mendoza arasındaki ikili mücadele sonrası verdiği penaltı kararı kritik. Mendoza’nın öne doğru abartılı düşmesine aldandı. B.Belediyespor’un attığı 2. gol öncesi verdiği faulün benzeri atağın başlangıcında D.Bakırsporlu futbolcuya yapılmıştı. Devam ettirdi. Ceza alanında Sylla’nın eline çarpan toptaki devam kararı doğruydu.
MANİSASPOR-BURSASPOR (Aytekin DURMAZ)
Ceza alanı içinde Turgay’ın topa kafa vurmaya çalışırken rakibi tarafından arkadan tutulmasına penaltı vermeliydi.
BEŞİKTAŞ-DENİZLİSPOR (Fırat AYDINUS)
Galatasaray’ın kaybetmesi, Fenerbahçeli futbolcuları hırslandırmıştı. Kuddusi Müftüoğlu oyunun tempolu geçmesi için az düdük çaldı, avantajlara dikkat etti. İki takım oyuncularının da iyi niyetli futbol oynama isteği işini kolaylaştırmıştı. Lugano ile Gökhan Gönül’ün, Tozo’ya yaptıkları faullerden sonra oyunu önce avantaja bırakması, top oyun dışına çıktığı zaman da sarı kartını kulanması doğruydu. İkinci devre üst üste çıkan kartlar maçın tansiyonunu yükseltti. Ancak İlhan, Alex ve Christian’a gösterdiği sarı kartlar kural gereğiydi. Güiza’nın attığı gol öncesi ceza alanına ortalanan topta, ofsayt pozisyonunda bulunan Santos’un aktif alanda oyuna müdahalesi vardı, golün iptali doğruydu. Kaleye doğru atağa kalkan Güiza’yı sarı kartlı İlhan arkadan tuttu, hakem faulü verdi ancak sportmenliğe aykırı hareketinden ötürü göstermesi gereken ikinci sarıdan kırmızı kartını çıkaramadı. Çok koşarak pozisyonlara yakın olan, faullerde iki takım için de tutarlı kararlar veren Müftüoğlu iyi yönettiği maçta İlhan’ı atamaması yüzünden kendi basit hatasıyla seyircinden aşırı tepki görerek karşılaşmayı tamamladı.
Sıcak, yavaş tempoda ve az pozisyonlu ilk devrede, Koray Gencerler maçı hep kontrolünde tuttu. İlk yarıda futbolcuların, faul beklentisi içinde yere düşmelerine prim tanımadı. Pozisyonları yakından izleyerek oyun alanında iyi yer alınca topa ve rakibe yönelik müdahaleleri doğru tespit etti.
Bu devrede tek tartışılacak karar yardımcı hakem Selçuk Kaya’nın, Murat Duruer’e kaldırdığı ofsayt bayrağıydı. Pozisyonda ofsayt olan Ceyhun’du. Geriden topa hareketlenen Murat’a kalkan bayrak, önemli bir Ankaragücü akınını kesti. Aynı yardımcı hakemin bir metre önünde, Milan Baros rakibinden topu, bilerek elle oynayarak kaçırdı. Hakemi uyararak serbest vuruş verdirmeli, Milan Baros’a sportmenliğe aykırı hareketten dolayı sarı kart göstertmeliydi.
Gencerler ikinci devre, ilk yarıdaki yönetim tarzından uzaklaştı. Maçta tempo yükselince ikili mücadelelerde hatalı kararlar vermeye başladı. Yandan ceza alanına girmek üzere olan Aydın’ı, Murat Duruer arkadan yaptığı sert hareketle düşürdü. Serbest vuruş ve sarı kart vermesi gereken pozisyonu devam ettirdi. Servet ile Ceyhun’un omuz omuza yaptıkları ikili mücadeleye yakın olmasına rağmen faul düdüğü çalması ve kararına itiraz eden Mustafa Sarp’a
Ligde ve Avrupa’da aldığı başarısız sonuçlar nedeniyle Beşiktaş seyircisinin aşırı olumsuz tezahüratları karşılaşmanın tansiyonunu artırdı. Oyuncular gergin ve tedirgindi. Bu tip maçlar hakemler için çok zordur. Kuralları doğru uygulamanın yanında futbolculara psikolojik yaklaşım da gerekir. Fırat Aydınus ilk yarıda tecrübesine yakışır bir yönetim sergiledi.
Ekrem’e, Murat Hacıoğlu’nu arkadan tutuğu için gösterdiği sarı kart doğruydu. Bariz gol şansı yoktu. Nobre’ye kontrolsüz hareketi nedeniyle, Fahri’ye ise itirazlarından dolayı çıkardığı sarı kartlarında haklıydı. Aleks Taşçıoğlu’nun Murat Hacıoğlu için, Serkan Ok’un ise Yusuf’un topun tamamının kale çizgisini geçmeden kontrol ettiği pozisyonda kaldırdığı bayraklar ilk devrede yardımcı hakemlerin hatalı kararlarıydı.
İkinci devrenin başında gelen golle yüksek tansiyon düştü. Aydınus da ikili mücadelelere müsaade ederek oyunun tempo kazanmasını sağladı. Pozisyonları avantaja bırakması, avantajın kaybolması halinde faul vermesi ile kuralları çok iyi uyguladı. Ceza alanı içinde Angelov-Sivok mücadelesindeki devam kararı doğruydu. Bobo’ya kalkan kritik ofsayt bayrağı gollük bir Beşiktaş akını kesti. Şüpheli pozisyonlarda yardımcı
İlk maçını kendi evinde kaybederek Avrupa Ligi’ne iyi başlayamayan Fenerbahçe açısından son derece önemli bir maçtı. Tecrübesiz hakem Alexander Stavrev karşılaşmada ikili mücadelelere izin vermedi. Çok düdük çalarak oyunu durdurması, zaten yavaş olan maçın temposunu ve hızını daha da kesti.
Avantaja dikkat etmedi. Bu yönetim tarzı oynatmamak arzusunda sahaya çıkan Sheriff’in de işine yaradı. İlk yarıda kale alanı önüne doğru yapılan ortada, Semih toptan ve sondan ikinci müdafaa oyuncusundan kale çizgisine daha yakındı. Attığı golün iptali doğruydu. Erokhin’in, Emre’ye arkadan topla oynama niyeti olmadan yaptığı sert ve sakatlayıcı hareketine sarı değil, kırmızı kart çıkarmalıydı. Makedon hakem kartlarında da tutarlığı değildi. Ceza alanı önünde üç defa rakiplerini faulle durduran Lugano’ya sarı kartını gösteremedi. Avrupa Ligi için hakemlik tekniği ile oyunu yorumlaması yetersiz olan Stavrev genel yönetimi ile başarısızdı.
HATALI GOL İPTALİ
Hollandalı hakem Hendrikus S.H. Nijhuis’in şüpheli durumlarda düdük çalmaması oyuna tempo kazandırdı. İlk yarının en kritik pozisyonu 40. dakikadaydı. Hakemin maç içinde devam ettirdiği pozisyonların benzeri Sturm Graz ceza sahası içinde
UEFA’nın en gözde ve deneyimli hakemlerinden Mejuto Gonzalez için çok kolay bir maçtı. Faul kararlarında yardımcı hakemlerinin doğru tespitleriyle tutarlı kararlar verdi. Topun ele çarpması ile futbolcunun elle oynamalarındaki yorumları yerindeydi.
Arkadan yapılan kontrolsüz hareketler ile topsuz alanda rakibe yapılan ihlallerde avantajı oynatmayarak gösterdiği sarı kartlarla karşılaşmanın sertleşmesine izin vermedi. Nobre’nin topu devamlı eli ve kolu ile kontrol etmeye çalıştığı pozisyonlarda kartını çıkarmalıydı.
Kartı bulunan Sivok’un penaltı beklentisi içinde ceza alanında kendini yere bırakmasında hakemi aldatmaya yönelik hareketinden dolayı ikinci sarıdan kırmızı kartını çıkarmalıydı. Pozisyonları yakından izleyen otoriter yapısıyla standart kararlar veren Golzalez’in zorlanmadan yönetiği bir maçtı.
G.BİRLİĞİ-TRABZONSPOR (Hüseyin GÖÇEK)
UEFA gözlemcisinin kendisini izlemesinden dolayı gergin ve tedirgindi. Mükemmel fiziki görüntüsüne rağmen faul ve kart uygulamalarında tutarsızdı. Topa ve rakibe yönelik hareketleri ayırt edemedi. Topla oynama isteği olmayan Tozo’nun, atağa kalkan Selçuk’u arkadan tutarak durdurması sonrası sarı kartını kullanmaması standartsızlığına bir örnekti. FIFA hakemi olarak kuralları iyi yorumlamaya gayret etmeli. Sakatlık nedeni ile duran oyunda topu sportmence rakip takıma vermeye çalışan oyuncunun taç atışını 1 metre geriden yaptı diye rakibe tekrarlatması ilginç bir uygulamasıydı.
BURSA-DİYARBAKIR (Özgüç TÜRKALP)
Seyircilerin olumsuz davranışları nedeni ile tansiyonu çok yüksek bir maçtı. Bursaspor’un attığı 1. golde Volkan’ın topla buluştuğu andaki pozisyonu ofsayttı. Yardımcı hakemi Ö.Faruk Yeşil hizada olmasına rağmen tespit edememiş. Volkan’ın ceza alanı içine ortaladığı top arkası dönük, mesafe kısa olsa da kolları açık olan Abdullah’ın elinden geri geldi. Penaltı kararı doğru. Sarı kartını itirazdan değil, elle oynamadan daha çabuk çıkarmalıydı. 3. gol öncesi top kaleye doğru giderken Ö.Erdoğan kalecinin görüş alanı içinde, görüntüler çok