Büyük paralar kaybediliyor. Citigroup, Credit Suisse, Deutsche Bank, Merril Lynch, UBS, gibi bankaların üçüncü çeyrekte ilan ettikleri zararlar 20 milyar doları aştı.Bu kayıpların müsebbibi olan veya kabahat üzerlerine yıkılan birçok üst düzey yönetici işini kaybediyor.Dünyanın en büyük finansal kurumu olan Citigroup (Akbank'ın ortağı) 6 milyar dolar zarar açıklayınca, Genel Müdür Chuck Prince'e yönelik istifa çağrıları yoğunlaştı. Dünyanın gördüğü en büyük ve ucuz para bolluğunu sona erdiren kriz Amerika Birleşik Devletleri konut kredisi sektöründe patlak verdi. Başka finansal enstrümanlara ve büyük şirketleri satın almak için özel sermaye gruplarına verilen kredilere yayıldı. Daha çok Batı'yı etkileyen bir kredi darlığı olarak sürüyor. Krizin nereye gideceği ve nerede sona ereceği belli değil. Bir süredir her sabah Financial Times'ı elime aldığımda Batı'nın büyük bankalarının yemekte olduğu dayağa dair yeni haberler görüyorum. Bizde ise her şey süt liman. Neden böyle olduğunu öğrenmek için Türk bankacılığı duayeni, Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Erol Sabancı'yı aradım. Sabancı'nın değerlendirmesi şöyle: "Bizim futbol oynadığımız oyun sahası ile Citibank gibi büyük bankaların futbol oynadığı saha farklı" dedi. "Onlar muazzam ve agresif biçimde özel sermaye kredileri verdiler. Bizde bu yok. Türk bankalarında sub prime mortgage (alt gelir gruplarına verilmiş uzun vadeli konut kredisi) sorunu da yok. Bu problemler bizim sahamızda mevcut değil."Türk bankaları bu işlerden her ikisine de girmedi. Giren büyük bankaların başı derde giriyor." 'Sahamız farklı' Sabancı hem konut hem de özel sermaye kredilerinde Türk bankalarının kefalet aradığını, yabancı bankaların ise bunlara bakmadan kredi vermiş olduklarını söyledi. Sabancı'ya göre, Türk sektördeki sükûnetin ikinci nedeni 2001 krizinden bu yana bankaların güçlenmesidir."Orta çaplı bankalara iyi sahipler geldi" diye konuştu. "Birçok bankada ciddi yabancı ortak var. Dışarıda olanın tersine, bizde 10 gündür bütün bankaların hisseleri yükseliyor. Bunun sebebi, bizde sorun olmamasıdır." Bankalar güçlendi Sabancı'nın görüşleri iyimser cepheyi temsil ediyor. Bir de kötümser cephe var.Dün konuştuğum, ama adının kullanılmasını istemeyen bir başka banka sahibi, "Durum o kadar iyi ki bana ürküntü veriyor" diye konuştu. "Bazen bu sükûnet fırtınadan önceki sessizlik mi diye endişeleniyorum."Bu bankacıya göre, ABD Kongresi'nde yeniden gündeme gelen Ermeni tasarısının yasalaşması veya Irak'a yönelik sınır ötesi bir harekât durumda değişikliklere yol açabilir.Erol Sabancı ise rahat. Konuşmasını şöyle bağlıyor: "Batı'daki krizi bizi rahatsız etmeden atlatabiliriz. Sorunlarımızın hepsi hazmedilebilir sorunlardır." mmunir@milliyet.com.tr Kötümser cephe