Başbakan’ın gizli cenneti

Başbakan’ın geçtiğimiz hafta İzmir, Urla’da çok az kişinin bildiği Hacılar Koyu’nda tatil yaptığı haberleri çıktı. Esasında o koyun adı Sarpdere’dir. Sadun Boro, “Vira Demir” adlı rehber kitabında burası için “Çeşme-Kuşadası arasındaki en güzel iki koydan biridir” der. Burayı çok az kişi bilir ama herkesin bildiği sosyetik tatil beldesi Alaçatı’nın sadece üç koy bitişiğindedir. Burası, benim de yazmaya elimin gitmediği favori koylarımın arasındadır

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz hafta sonu kimseye haber vermeden gittiği İzmir, Urla Zeytineli Köyü’nün sahilindeki Hacılar Koyu, orta Ege’nin az bilinen en güzel koylarından biridir. Esasında bu koyun gerçek adı Sarpdere’dir. İlçe sınırları bakımından Urla’ya bağlı olmakla birlikte Çeşme yarımadasının güneyinde yer alır. Alaçatı ile Sığacık arasındadır. Denizden girişte hemen iskele baş omuzluğunuzda kalan bölgede içinde cami de bulunan bir site inşa edilmiştir. Bu nedenle halk arasında Hacılar Koyu olarak da anılır.
Ünlü denizcimiz Sadun Boro, “Vira Demir” adlı kitabında Sarpdere için şöyle yazar: “Çeşme-Kuşadası güzergahı üzerinde, hem en korunaklı, hem de en güzel doğaya sahip koylardan bir tanesi Sığacık Körfezi içindeki Gökliman (Kokar), diğeri de Sarpdere, Nergis Koyu’dur. Batıdan gelirken Sarpdere Limanı’nın girişi, arkasındaki arazi yapısı ile aynı karakterde olduğu için önüne gelene kadar belli olmaz. Dümbelek Adaları’nı bordaladıktan sonra, tam doğru rotada yol alınırsa, 3.5 mil sonra liman ağzına gelinir... Sarpdere Limanı, içeride üç kola ayrılır. Bir koy, kuzeye doğru yarım milden fazla girer, kumsal ve plajla son bulur. Burada tel örgüler içinde kırmızı kiremitli 15 evlik özel bir site vardır. Cami ve minaresi güneyden gelirken uzaktan görülür. Plajın önünde 4-5 metre kum yosun zemine demirlenir. Kıble ve lodos hariç her havada barınılır. Sitenin bekçileri, sahile çıkmanıza izin vermez. Kuzeydeki koyun doğu tarafında daha küçük ve güzel bir koy vardır, yarıdan sonra sığlaşır. Bu koyun ağzında 4-5 metrede demirlenir. Dip kumdur. Sarpdere’in en güzel ve korunaklı koyu girişten sonra güneye doğru daralarak inen Nergis Koyu’dur. Deniz tatlı bir meyille sığlaşır, kumsal bir plajda son bulur. Burada 3-5 metreye demirlediğiniz zaman, yeşile çalan parlak bir kum zeminin üstünde, kristalden de şeffaf bir su, teknenizi sanki havada tutar.
Sahilde su altı telefon binasının, artık kullanılmayan küçük bir binası vardır. Koya alacakaranlık çökerken, yandaki yamaçtan aşağı inen bir keçi sürüsü, size özel bir çıngırak konseri verir.”

Alaçatı’nın yanıbaşında
Sadun abi, Sarpdere’yi böyle anlatıyor. Gerçekten de Sarpdere, Orta Ege’de benim de en çok sevdiğim koyların başında gelir. Esasında çoğu kişi tarafından pek bilinmez ama Türkiye’nin en sosyetik ve en bilinen tatil yörelerinden Alaçatı’nın hemen yanı başındaki üçüncü koydur. Alaçatı Koyu liman ağzından Sarpdere Limanı ağzına kadar olan mesafe Güneydoğu yönünde 7 mildir.
Genelde bazı koyları, sakin kalsın diye detaylı yazmaya korkuyorum. Biraz bencillik edip buraları sakin kalsın diyorum. Zira, bir süre sonra yazdığımız koylara gidince, demir atacak yer kalmıyor. Sarpdere’de demir atılacak en iyi bölge Nergis’tir. Yani Başbakan’ın kaldığı sitenin önü değil, onun yaklaşık bir milden biraz daha az güneyindeki girintidir. Başbakan burada tatil yapınca ve gazetelerde de buranın adı çıkınca, bu koy hakkında yalan yanlış bilgiler çıkmasın, doğrusu bilinsin diye bunları yazıyorum.
10 yıldan fazla bir süre önce, Kuşadası’ndan Çeşme’ye doğru yelken seyri yaparken Sadun Boro’dan telefon aldım. Nerede olduğumu sordu. Mevkiimi bildirdim, “Boşver Çeşme’ye gitmeyi, Sarpdere’de demirdeyim, buraya gel” dedi. Şimdi müzeye bağışladığı Kısmet teknesini, harika turkuaz renkli suya demirlemişti. Ben de hemen yanına alargaya demir attım. Kısmet’in güvertesinde Sadun Abi’nin topladığı gidonyaları limon ve karabiber eşliğinde mideye indirdik, benim teknenin güvertesinde de ahtapot yahniyi...
Güneş batmak üzereydi, yamaçtan çıngırak sesleri gelmeye başladı.
O sessiz doğada gelen çıngırakların çıkardığı sesler ise doğa ile tam bir uyum içindeydi.

Keçilerin senfonisi
Bir yığın keçi, sahile su içmek için iniyor. Her birinin boynunda farklı ebatlarda bakır çanlar... Her birinin farklı kayalar üzerindeki hareketleri ile her birinden farklı bir çan tınısı geliyor. Hepsi kendi içinde ayrı ayrı bir tını ama kendi aralarında öyle uyumlu ki... Sanki perküsyon ustalarından oluşmuş dev bir vurmalı sazlar orkestrası konser veriyor. Keçilerin vurmalı sazlar senfonisini dinlerken bir taraftan da hayal kuruyorum. Acaba Okay Temiz ve dünyanın sayılı perküsyoncularını buraya getirip keçilerle birlikte bir konser organize edilebilir mi? Orkestraya
bas ve tiz sesleri verecek tüm nefesli sazları da eklersek fena olmaz
diye de içimden geçiriyorum.
Sarpdere Nergis Koyu, sakin suyu ile bir-iki gece demirde kalmak için oldukça sakin harika bir yerdir. Uzun yıllar doğal yapısı bozulmadan bugüne kadar gelmiş ender koylarımızdan biridir. Karaya çıkıp ikmal olanakları bulunmaz. Umarım bozulmadan aynı güzellikler için kalır...

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın tatil yaptığı Zeytineli Köyü sahilindeki Hacılar Koyu’nun gerçek adı Sarpdere’dir.
Bu limanın güneydoğusunda yer alan Nergis ise tekneler için harika bir demir yeri olup benim de en favori yerlerimden biridir. Bu koyda Sadun Boro ile buluşmuş, onun topladığı gidonyalar ile avladığı ahtapottan kendimize bir ziyafet çekmiştik.

Jeanneau’dan Çeşme’ye özel fuar

Jeanneau Yelkenli Yatlarının Türkiye distribütörü Top Leisure 28-30 Haziran tarihleri IC Çeşme Marina’da özel tanıtım günleri düzenledi. Ergo Sigorta ana sponsorluğunda gerçekleşen bu organizasyon deniz severler için Jeanneau yelkenlilerini gezmek, yeni modeller hakkında bilgi almak ve 2014 yılı için özel fiyatlarla sipariş vermek için çok özel fırsatlar sundu. Fuar tadında geçen bu organizasyon boyunca etkinlik sponsorları olan ERGO Sigorta ve AKLease Finansal Kiralama da bu organizasyona özel avantajlarını paylaştılar.
Bu organizasyon kapsamında ben de İzmirli ve Çeşmeli denizcilerle sohbet edip “Denizde Yaşamak” adlı kitabımı imzaladım. Pazar Brunch’ı sırasında Uğur Özdil ile halattan kasa yapma atölye çalışması oldukça eğlenceliydi.
Bu yıl organizasyon boyunca özel fiyat avantajlarıyla Sun Odyssey 409, 439, 509 ve 45DS modelleriyle ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Yeni Sun Odyssey 469 da epey ilgi topladı. Sun Odyssey 469, güçlü, dengeli ve modern gövdesi ile konfor ve şıklığı bir arada sunarken, kullanım kolaylığı da sağlıyor. Yelken sistemi en sert havadan en hafif havaya kadar yelken keyfini verecek şekilde planlanmış.