Yeni çözüm sürecinde beklenen nedir?
Kamuoyundaki beklenti:
Abdullah Öcalan’ın kararlı bir barış çağrısı yapması ve PKK’nın kendini feshetmesidir...
Bunu Devlet Bahçeli 14 Ocak konuşmasında şöyle ifade etmişti:
“DEM heyetiyle İmralı arasında yapılacak ikinci görüşmenin hitamında PKK’nın örgütsel varlığının bittiği, bu kanlı sayfanın birçok bedel ödenerek kapandığı hiçbir şart ileri sürmeksizin açıklanmalıdır.”
Şimdi kamuoyunda böyle bir beklenti varsa da hiç öyle bir hava gözlenmiyor.
Bizim sezinlediğimiz kadarıyla...
Evet Öcalan önümüzdeki günlerde bir çağrı yapacak.
Bu herhalde bir iyi niyet çağrısı olacak...
Ama ne PKK’nın ertesi günü silah bırakması ne örgütün kendini lağvetmesi söz konusu olacak.
Esas büyük pazarlık Öcalan’ın bu “tarihi” açıklamasından sonra başlayacak.
DEM’in son PM açıklamasında bu pazarlığın ana hatları belirtiliyor.
1. Yeni bir toplumsal sözleşme (anayasa) ile Kürt halkının demokratik ve siyasi hakları anayasal güvence altına alınmalı...
2. Türkiye’de yaşayan tüm ‘halklar’! ana dilinde eğitim ve kültürel haklar başta olmak üzere tüm demokratik haklara sahip olmalı...
Apo’ya tecridin kaldırılmasından sonra ufukta bu çerçevede bir anayasa pazarlığı görülüyor.
Sürecin şimdilik baş aktörleri Apo, DEM, Kandil, Rojova, Barzani vs. Onlar aralarında görüşüyor, konuşuyor, ortak görüş ve formüller oluşturuyor...
Onlar yeni döneme sıkı hazırlanıyor. Peki ya bizim TBMM ve siyasi partiler?
TAHMİN
Kadın adama soruyor:
- Beni kaç yaşında tahmin ediyorsunuz?
Adam kadını bir süre süzüp diyor ki:
- Hmmm, ama hiç o kadar göstermiyorsunuz...
MUGEM
Türkiye’nin ilk uçak gemisinin inşası sessiz sedasız başladı.
MUGEM Uçak Gemisi Projesi’nin ilk çelik kesimi İstanbul Tersanesi’nde yapıldı.
Millî Savunma Bakanlığı’na göre, geminin uzunluğu 285 metre, genişliği 72 metre, deplasman ağırlığı 60 bin tonun üzerinde olacak. 800 kişilik mürettebata sahip gemi 50 uçak taşıyabilecek.
Yapılan resmî açıklamada şu satırlar dikkatimizi çekiyor:
“Türkiye ile Yunanistan arasında Ege Denizi’ndeki egemenlik anlaşmazlığının devam ettiği bir dönemde bu yeni gemiler Türkiye’nin müzakere gücünü önemli ölçüde artırabilir.”
Türkiye’nin savunma alanında attığı her adımda hop oturup hop kalkan Yunanistan, MUGEM projesine henüz tepki vermedi. Ancak bekleniyor.
Türkiye’nin uçak gemisine ne ölçüde ihtiyacı var?
Bu konu en azından bizim askeri uzmanlarca tartışılmalıydı.
TAMİRCİ
Doktor otomobilini tamirciye götürmüş... Arabanın arızalanan yerleri tamirden geçmiş. Sonunda doktora öyle bir fatura çıkmış ki, şaşırmamaya imkân yok... Doktor söylenmiş:
- Yahu ben kırk yıllık doktorum senin kadar para kazanmıyorum...
- Benim işim daha karışık, demiş tamirci...
- Nasıl oluyor o öyle?
- Sizin tamir ettiğiniz insanlar Adem’le Hava’dan beri aynı model insanlar. Biz farklı markalarla uğraşıyoruz üstelik her model bir öncekinden farklı oluyor... Sizden daha çok çalışmam gerekiyor sonuçta...
Doktor gülmüş, parayı ödemiş!
1940’LARDA...
Mizah yazarı ve Mimar Aydın Boysan ağabeyimiz kitaplarında anlatır...
“1940 yılında istediğim mesleği seçme ve öğrenim yapma hakkına sahiptim. Gençler okuduğu liseden alacağı mezuniyet belgesi (daktilo edilmiş bir kâğıt parçası) ve mahalle muhtarından alacağı bir ikametgah belgesi ile istediği üniversitenin istediği fakültesine kaydını yaptırıyordu. Ben de böylece İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin 5033 numaralı öğrencisi oldum.”
Aydın Ağabey kaydını önce tıp fakültesine yaptırmış ama okul başlamadan karar değiştirip mimarlık fakültesine yönelmiş.
Özetle...
1940 yılında lise mezunu bir genç, eğer kendine güvenirse, tıp, mühendislik, mimarlık dahil istediği üniversiteye sınavsız girebiliyormuş. Cumhuriyet gençlere bu imkânı sağlamış.
Günümüzden geriye doğru bakınca pek inanılası gelmiyor değil mi?