Yaz saati - kış saati ayarlamasının elektrik tasarrufu sağladığını zannediyoruz. Ancak... Bu konuyu uzun uzadıya inceleyen "Elektrik" öğretmeni İlker Kınacı'ya sorarsanız fena halde yanılıyoruz. Kınacı diyor ki:
      - Yazları "ileri saat" uygulamasıyla birkaç trilyon tasarruf ediyoruz ama yerküre üzerindeki konumumuzu düşünmeden yaptığımız bir "hesap hatası" sonucu kış önceleri saatleri "geri" almak yoluyla misliyle zarar ediyoruz.
     Â- Nedir o hesap hatası?
      - Yıllarca önce ileri ve geri saat uygulamasına ilk başladığımız dönemde "1 saatlik" bir ayar yanlışı yapmışız. Sonucunu çarpıcı bir örnekle izah edeyim: Gündüzün en kısa sürdüğü tarih olan 21 Aralık'ta Almanya'da 08.25'te gün doğar, 16.16'da da batar. Yani Almanya "7 saat 50 dakika" güneş görür. Almanlar, saatleri "1 saat geri" alıp güneşi mesai saatlerine oturtmuşlar. Biz ne yapıyoruz peki? "Onlar geri aldı" diye geri alıyoruz saati. Güneşin ülkemiz üzerindeki seyrine değil, Avrupa'nın saatleri ileri - geri alışına takılmışız çünkü... Örneğin Ankara'da 07.00'de gün doğuyor, 16.10'da da batıyor. Mesai ise 08.00 - 09.00'da başlıyor, 18.00 - 19.00'a kadar sürüyor. Ankara'mız Almanya'dan "1 saat 20 dakika" fazla (9 saat 10 dakika) güneş görmesine rağmen insanlar akşam 2 - 3 saat karanlıkta çalışıyor. Çünkü gün ışığını mesai saatlerine denk düşecek şekilde oturtamamışız. Akşamüstleri karanlık erken çökünce enerji tüketimi de artıyor doğal olarak. Sırf konutlarda yok yere tüketilen enerjinin parasal karşılığı 275 trilyondur. Konut ve işyerlerinin aynı andaki yoğun talebi yüzünden akşamüstleri santrallerin aşırı yüklenmesiyle oluşan zarar da cabası. Bunu ve erken basan karanlık sebebiyle atıl kalan işgücünü de eklersek 500 trilyonu bulur kaybımız.
     Â- CoÄŸrafi konuma uygun, "doÄŸru" hesap nedir?.
     Â- DoÄŸru hesap, ülkenin gün ışığından "maksimum" yararlanacağı saatleri doÄŸru saptamaktır.
     Â- Peki bizim yeniden "ayar" tutturmamız nasıl mümkün olur?
     Â- Çok basit. Geçenlerde yaptığımız "bir saat" geri alma uygulamasını hemen iptal ederek... "Bir defaya mahsus" bunu yaptığımızda coÄŸrafyamıza uygun "doÄŸru ayarı" yeniden bulmuÅŸ olacağız. Bahar aylarında "ileri" ve kış önceleri de "geri" almayı ondan sonra sürdüreceÄŸiz. Bu kadar basit...
      Hindistan'dan (sağsalim!) dönen bir dostumuz, orada bir turist rehberinin "Ne olur ne olmaz!" diyerek kendisine verdiği "Hint usulü yol kuralları" başlıklı metni bize getirdi. Gerçi bizler için pek enteresan bir tarafı yok (!) ama ilham alınacak birşeyler yine de bulunur diyerek aktarıyoruz. İşte Hindistan'a özgü yol kuralları:
      1- Yolları kullananlar kendilerini ölümsüz farzeder.
      2- Hareket halindeki her taşıtın hareket halindeki diğer taşıtları yakalayıp geçmesi mecburidir. Geçtiğiniz taşıtın birkaç saniye önce sizi geçmiş olması hiç önemli değildir.
      3- Önünüzdeki araca 5 santimden fazla yaklaşmamalısınız. Yayalar ve bisikletler söz konusu olduğunda bu mesafe 2,5 santim olarak hesap edilir.
      4- Hindistan trafiği, Hindistan toplumu gibi, kast sistemi üzerinde yapılanmıştır. Öncelik sırasına göre şunlara yol verilir: İnekler, filler, ağır vasıtalar, otobüsler, resmi arabalar, develer, öküzler, jipler, öküz arabaları, özel arabalar, motosikletler, keçiler, bisikletler ve (en son olarak) yayalar.
      5- Tekerlekli araç kullanan tüm sürücüler için şu ana kural geçerlidir: "Yavaş gitmek `acemilik', fren yapmak `beceriksizlik', durmak `yenilgi'dir.
      6- Uzun uzun çalınan korna, "Ben duramayacak kadar hızlı geliyorum. Sen de hız kesmemekte diretirsen eğer, cennette buluşuruz" anlamına gelir.
      7- Bellerine kemer takmayanlar, başlarına meleklere layık (!) beyaz çiçek demetleri takarlar. Kemer takmayanların bunları takması zorunludur.
     ÂSAHÄ°BÄ°NDEN SATILIK milletvekili... Mücadeleci, takiyyeci, takipçi, iyi ihaleci... Tel: 0312 - 420...
     Â* SATILIK bürokrat. Midesi ve çevresi geniÅŸ... Ä°ÅŸbilir, iÅŸbitirir... Her türlü iÅŸinizi anında bitirir. Tel: 0312 - 490...
     Â* KÄ°RALIK katil. Yılların tecrübesi... Kesin çözümde tek isim...Tel: 0212 - 571...
     Â* BONOLARINIZ, SENETLERÄ°NÄ°Z anında tahsil edilir. Yok mahkeme, yok duruÅŸma, yok tahrirat, ehven komisyon, kanlı - kansız anında tahsilat...Tel. 0216 - 366...
     Â* ZAYÄ° Milletvekillerimizi kaybettik, 18 Nisan'da yenilerini seçeceÄŸimizden ÅŸimdikilerin hükmü yoktur.
     Â* DEÄžERÄ°NDEN ALIYORUZ. Ä°ÅŸbilir, iÅŸbitirir milletvekillerinizi, bürokratlarınızı, polis ÅŸeflerinizi deÄŸerinden alıyoruz.
     Â* SATILIK YAZLIK. Özel bazı sebeplerden dolayı satılık yazlık. MESA kalitesinde inÅŸaat, elektronik güvenlik sistemi, koltuklar ceylan derisi, daha fazla açık etmemek için anlatılmaz gerisi... Müracaat MESA'dan Mustafa.
      * DERS VERİLİR. Yanlış yapanlara ders verilir. İcabında deri gerilir, icabında bir kurşunda yere serilir. Müracaat: Balatlı Bahri.
      * KAYIP Tezgahı birlikte kurduk, malı birlikte götürdük. Sattı, parasını kaptı, kayıplara karıştı. Görenlerin, bilenlerin insaniyet namına Galatalı Galip'e haber vermeleri...
     Â* SATILIK ARSA Gecekonducuların dikkatine! BoÄŸaz'a nazır, imara tarafımızdan hazır, kelepir Hazine arsası... Yan taraf orman, geniÅŸlemeye müsait. Müracaat: Arazi mafyasından Kör Sait.
      * YEŞİL pasaportumu kaybettim. Kırmızısını çıkaracağımdan hükmü yoktur. Gel anam, pasaportun bende diyenlere karnımız toktur. YEŞİL
      * ANINDA Size birisi kelek mi yaptı?.. İcabına baktırmak mı istiyorsunuz? ANINDA bakılır.
     Â* ACÄ°LEN Sekreter aranıyor. Oturup kalkmasını bilen... Sarı saç, yeÅŸil göz... 90 - 45 - 90. Acilen!
     Â* SATILIK TELEFON Aynasızlar numaramı öğrenmiÅŸ, bütün konuÅŸmalarımı dinliyorlarmış. Satarım ben böyle telefonun anasını... Satılık telefon.
     Â* Ä°LİŞİK KESME Malum arkadaÅŸlarla bütün iliÅŸkilerim tesbit edilmiÅŸ. Artık beni makamdan aramayın, sizinle bütün iliÅŸkilerimi kestim. 3. sınıf Emniyet Müdürü Cafer Bezgetir.
     Â* Ä°HRACAT FAZLASI toz! Yüksekovalı Cabir.
Yazara E-Posta: M.Asik@milliyet.com.tr