Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Çin’den ve Almanya’dan aşılar gelmeye başlıyor. Acaba aşılama hangi hızla ilerleyecek?

Almanya aşı kampanyası için 2 milyar 700 milyon euro ayırdı.

Spor salonları, stadyumlar, konser salonları derken, 4000 merkez bu işe ayrıldı. Almanlar günde 150 bin kişiyi aşılamayı hedefliyor.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye’de ise günde 2 milyon kişinin aşılanacağını söylüyor.

Almanlar nisan sonuna kadar 5.5 milyon kişinin aşılanmasını planlıyor. Fahrettin Koca ise beş kat daha iddialı:

- Biz ise nisan sonuna kadar 50 milyon dozu kesinlikle dağıtıp, aşıyı (25 milyon kişiye) yapmış olacağız, diyor.

Haberin Devamı

Gazeteci soruyor:

- Aşılamayı o kadar hızlı yapabilir miyiz?

- Biz yaparız. Birinci kademe sağlık hizmetinde dünyanın en iyilerinden biriyiz.

Vay canına biz neymişiz, demeye kalmadı. Sağlık Bakanı’nın Ahmet Hakan’a önceki gün verdiği demeci gördük.

- Hedefimiz, üç aylık zaman diliminde 30-35 milyon insanımızın aşılanmasını sağlamak. 30-35 milyon kişinin aşılanmasının tamamlanmasını mart gibi bitirmek istiyoruz.

Hedef nisan sonuna kadar 25 milyon kişiydi. Mart sonuna kadar 35 milyon kişiye çıktı!

Bu alanda dünya sürat rekorunun eşiğindeyiz anlaşılan.

Kulağa hoş geliyor da... Pek mantığa sığmıyor bu rakamlar. Umarız yanılırız.

KORKMA

Aşı konusunda doktorlar ne düşünüyor? Hepimizin gözleri doktorlara çevrili. Bakalım onlar aşı yaptıracak mı? Sohbetlerde en çok sorulan soru da bu. Prof. Cem Kalaycı dostumuza bunu sorduk geçenlerde:

- İlk bulduğum anda yaptıracağım aşıyı, dedi, yan etkileri olacak mı olmayacak mı bilemem ama aşı olmamanın riski yan etkisinden çok daha büyük onu biliyorum.

Kitabevi sahibi Necip Azakoğlu dostumuz aynı soruyu Prof. Mehmet Özek’e sormuş...

Mehmet Özek dünya çapında ünlü bir çocuk beyin cerrahımız. Yurt dışından bile hasta getirirler kendisine. Mehmet hocanın soruya cevabı:

- Çin aşısını ilk bulduğum yerde yaptıracağım. Üstüne de Alman aşısını yaptıracağım.

Mehmet Hoca şaka mı yapıyor diye sorduk. Hayır, çok ciddiymiş. Aşıların birbirini tamamlayacağını düşünüyormuş.

Aşıdan korkanlara duyurulur.

Haberin Devamı

BİTTE

“Bitte nicht die Arzte und Pflegekrafte zuerst impfen! Wenn’s schirf geht sind wir im Arsch! Nehmt zuerst Politiker und Journalisten!”

Almanya’da sosyal medyada şu aralar çok dolaşan bu mesajın tercümesi mi?

“Lütfen aşıya doktor ve sağlıkçılardan başlamayın. Terslik olursa hepimiz ayvayı yeriz. Aşıya politikacılardan ve gazetecilerden başlayın.”

Aşıya politikacılardan ve gazetecilerden başlanırsa ne mi olur? Onu da herhalde şöyle düşünmüştür yukarıdaki talepte bulunan arkadaş. “Terslik olmazsa ne âlâ. Olursa gene ne âlâ!”

KAYIT

Son günlerde ses getiren kimi kitaplar duruyor masamızda. Örneğin...

CENDERE: Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu’nun ortaklaşa yazdığı kitap, son dönemde gözler önünde cereyan eden kimi çarpıcı olayların arka planını aydınlatıyor, üstü örtülen gerçekleri kayda geçiriyor.

TOSUN BANK: Köylü bir ailenin imam hatip okulunu yarıda bırakmış, garsonluk ve bulaşıkçılıktan başka iş deneyimi olmayan evladı nasıl yaptı da 520 bin kişinin 322 milyon lirasını dolandırıp Türkiye’den kaçtı. Merak edenler İsmail Saymaz’ın kitabını okumalı.

Haberin Devamı

TÜRK İSLAM SENTEZİ: Vecihi Timuroğlu, bu kitabında, ülkeyi son 40 yılda biçimleyen kültürün nasıl yaratıldığını anlatıyor.

FINDIK

Karadeniz’de fındık tekelini Ferrero adlı İtalyan firması eline aldı. İhracatın yüzde 60’ını Ferrero yapıyor. Ürettiği Nutella gibi markalar piyasada yüksek ciro sağlıyor. Ferrero şimdi de Düzce’de fındık kırma tesisi kurmak için harekete geçti. Firmaya devlet desteği ve 667 milyon lira teşvik sağlandı. CHP Ordu Milletvekili Osman Adıgüzel diyor ki:

“Biz yabancı yatırıma karşı değiliz. Gelsinler, entegre tesis kursunlar. Ancak Ferrero Düzce’de entegre tesis kurmuyor, fındık kırma fabrikası kuruyor. Türkiye’de zaten 170’e yakın benzer işletme var. Bunların 40-50 tanesi fazlalık nedeniyle faal durumda bile değil. Şimdi Ferrero tamamen robotik bir fabrika açarak istihdam sağlamadığı gibi, yerli kırma fabrikalarının da kapanmasına ve on binlerce insanın iş kaybına yol açacak.”

İşleri sarsılacak fabrikalar ve işçileri ne diyor bu işe? Onlardan ses yok!

DAVA

Ataol Behramoğlu, 65 yaş üstü vatandaşlara konulan yasaklara karşı dava açtı.

Behramoğlu, kısıtlamanın bilimsel bir gerekçesinin olmadığını vurgulayarak, “Başka hiçbir ülkede böyle bir uygulama yoktur. Bir grup insanın bu keyfi uygulamayla yaşam haklarını sınırlamak haksızlıktır” diyor.

Aynı fikirdeyiz. Bu uygulama salgının önlenmesine yaramadığı gibi, yaşlı nüfusun hareketsiz bırakarak türlü hastalıklara kapı açıyor. Var olan rahatsızlıkları ve yetmezlikleri hızlandırıyor. Bu insanlara karşı açıkça suç işleniyor.

ASGARİ

Yeni asgari ücret belli oldu: 2 bin 825 lira 90 kuruş. Bazı belediyeler ise kendi asgari ücretlerini belirleyip duyurdular. İstanbul, Ankara ve Adana belediyelerinde 2021’de en düşük asgari ücretin 3 bin 100 lira olarak uygulanacağını Belediye Başkanları açıkladı. Eskişehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen rakamı biraz daha yükseltti; 3 bin 350 lira. Rekor ise adı sanı pek duyulmamış bir belediyeye ait; Konya’nın CHP’li tek belediyesi Tuzlukçu Belediyesi’ne. Başkanı Nurettin Akbuğa, sendikayla yaptığı sözleşmede kadrolu ve taşeron işçi ayrımı olmaksızın aynı işi yapan herkesin eşit ücret alacağını ve en düşük ücretin 4 bin 500 lira olarak belirlendiğini duyurdu.  Asgari ücret en azından 3 bin lira sınırını aşmalıydı. Arzu edilen oydu.