Melih Gökçek’in en müthiş, hizmete girdiğinde sadece Ankara’yı değil Türkiye’yi ihya edecek projelerinden biriydi Ankapark projesi. Paris’teki Disneyland’a rakip olacak, özellikle Körfez ülkelerinden adeta turist yağdıracaktı.
Sonuç mu? Çok gecikmeli de olsa Ankapark tamamlandı ancak iki yıldır işletmeye açılamıyor. Sebep, işletme ihalesinin ilkine hiçbir firmanın katılmaması, ikincisine katılan tek firmanın dosyasında eksiklikler olduğunun ortaya çıkması... Üçüncü ihale önümüzdeki günlerde yapılacak. Ancak ondan da çok fazla bir şey beklenmiyor.
Sebebini, konuya yakın bir dostumuz şöyle açıklıyor:
“Ankapark’ta bin 500’ü kalifiye eleman olmak üzere en az 2 bin kişinin istihdam edilmesi gerekiyor. Bunlara ödenecek paranın dışında elektrik, su, oyuncakların bakımı gibi sabit giderler var. Sonuçta ortaya müthiş bir rakam çıkıyor ve bu rakamı ziyaretçilerden gelecek parayla karşılamak neredeyse imkânsız. O nedenle Ankapark’ın 3. işletme ihalesine Hayvanat Bahçesi’nin dahil ederek daha cazip hale getirmek istediler. Ancak neyi dahil ederseniz edin sonuç pek değişmez. Çünkü şimdiye kadar en az 2 milyar lira harcanan proje baştan yanlıştı. Birkaç kişiyi zengin etse de proje halka kazık ve sorumsuzluk abidesi olarak orada duruyor.
MV maaşı...
Tasarruf uygulamasına milletvekili maaşlarından başlansın...
Maaşlar yarı yarıya indirilsin...
Teklifi en son ekranda Erol Mütercimler’in ağzından duyduk...
Sebep?
Çünkü - referandum ve seçimden önce defalarca yazdığımız gibi - Meclis’in artık bir işlevi kalmadı. İktidar milletvekilleri artık sadece Cumhurbaşkanlığı‘nın istediği yasaları çıkartıyor. Muhalefet milletvekilleri ise hiçbir şey yapmıyor. Verdikleri tüm yasa veya araştırma önergeleri AKP’den dönüyor.
Sonuç: Meclis göstermelik... 600 milletvekili ayda 20 bin lira maaşı hak edecek bir iş yapmıyor...
Rakamlar biraz kırpılmalı...
Heykel
Bursa Belediyesi’nin heykel atölyesinde üretilerek kente yerleştirilen heykellerin tek tek kırılıp, son olarak zarar gören “kitap okuyan kız” heykelinin de kaldırıldığını yazmıştık. Bursa Belediye Başkan Alinur Aktaş dün yaptığı açıklamada bu vandalizmi kınadı. Kırılan heykellerin onarılıp yeniden yerlerine konulduğunu söyledi. Kitap okuyan kız heykelinin ise yakında onarımı bitecek olan şehir kütüphanesinin önüne yerleştirileceğini bildirdi.
İlginç olan.. İktidarın ve kültür bakanlarının heykellere yönelik saldırılarla ilgili tek söz etmemeleridir. Muasır medeniyeti bu seviyedeki kültürle mi yakalayacağız?
İLAÇ
Vatandaş aile hekimine gidip ilaç yazdırıyor... Eczaneye gittiğinde aldığı cevap:
- SGK bu ilacı ödemiyor. Listeden çıkardı.
- Neden?
- Bilmiyorum?
Nedenini İstanbul Eczacılar Odası Genel Sekreteri Serdar Göksan anlattı:
- Sağlık Bakanlığı bu kararı yerli üretimi desteklemek için aldığını bildiriyor. 143 ilaç bu kapsama alındı. Bir ilacın yerli muadili (eşdeğeri) varsa o kullanılacak...
- Peki yerli denen ilaçlar gerçekten yerli mi?
- Yerli demek zor. Hammadde veya yarı mamul madde yine dışarıdan geliyor. Farklı bir markayla piyasaya sürülüyor...
İlaçta yerli sanayi elbet desteklenmeli... Ancak tabii daha ciddi hamlelerle...
ÇAY
Her gün yüzlerce binlerce kişinin oturup çay içtiği...
Moda Çay Bahçesi’nde çayın bardağı 4 lira olmuş...
Bir fincan Türk Kahvesi 7 lira...
Büyük çay bahçesinin yanındaki mütevazı Kafe Kemal’de ise bir bardak çay 3, bir fincan Türk kahvesi 4 lira... Bir bardak çayın maliyeti nedir diye Kafe Kemal’de soruşturdum...
Taş çatlasa 50 kuruş dediler...
Çayın kahvenin fiyatını denetleyen yok mudur, dedik...
Yokmuş...
FIKRA
Kocasından şüphelenen kadın bir gün aniden kocasının yazıhanesine baskın yapmış. Rüzgâr gibi binaya girip eşinin oda kapısını da vurmadan açmış..
Bir de ne görsün...
Kocası genç sekreteri kucağına oturtmuş, bir şeyler yazdırıyor.
Adam karısının odaya daldığını görünce onu görmemiş gibi yaparak yazdırmaya devam etmiş:
- Müdür beye hitaben yaz kızım, bu odaya tek bir iskemle yetmiyor en kısa zamanda bir iskemle daha alınması şart...
