Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

"Soğuk savaş biteli yıllar oldu. Bizim topraklarımızda neden hâlâ ABD üsleri var? Bunlar bizi kimden koruyor? Bize ne faydaları var? NATO ittifakının varoluş mantığını anlıyorum, ama bu ittifaka üye her ülkenin birbirinin toprağında üsleri yok ki? Mesela Almanyanın İspanyada üssü var mı? Bizim ABDde üssümüz var mı? Neden onların bizde üsleri var?Prof. Cem Say bu üslerin bize faydaları değil zararları olduğunu anımsatıyor ve ABDlilerin nazikçe memleketlerine yolcu edilmelerini öneriyor.Okurumuz yerden göğe haklıdır.Halkımız savaş istemediği halde bu üsler yüzünden şimdi Irakla savaşa gireceğiz. Amerika Irakı bu üslerin yardımıyla üçe böldü, Kuzey Irakta Kürt oluşumu bu üslerin desteğiyle sağlandı. Bu üsler bizi de vuruyor.Bu üsler yüzünden yarın belki İranla veya Suriyeyle de savaşa girmek zorunda kalacağız.Arman Salepçi anımsatıyor: Çekiç Güç 6 aylığına kurulmuştu, 10 küsur yıldır topraklarımızda. Gelecek Amerikan asker ve araçları ne zaman gider?Nafi Erdost yazıyor... Parasızlıktan ABDnin ülkemizi kullanmasını ve istediği yerde üslenmesini önleyemezken.. Kuzey Irakta ABDye rağmen kendi politikalarımızı uygulamamız mümkün olabilir mi? Profesör Cem Say yazıyor... Savaş, bir para israfıdır... Hayatın kazançlarını silip süpürür. Eugene Oneill Davosun faydaları... Medyamızın aktarma biçimine bakarak... Davosun tek ve en büyük yıldızının Türkiye olduğu gibi bir izlenim edinmiştik! İnternette "World Economic Forum - www.weforum.org" adresine girerek Davos başarılarımızı başkalarının kaleminden de okuyalım dedik. Ne görelim? Onca aktivite içinde Türkiyenin esamisi bile okunmuyor. Varlığımız yokluğumuza eşit. Davosta sokağa atılan onca para neye yaradı diye sorarsanız... Ulusal basındaki türban sevgisinin dinci basını geride bıraktığını göstermeye, diyebiliriz. İnsanlık ve uygarlık 20. yüzyıl: 275 savaş, 115 milyon ölü (Bu yüzyılda her bin kişiden 46sı savaşta öldü.)19. yüzyıl: 205 savaş, 8 milyon ölü (Bu yüzyılda her bin kişiden 6sı öldü.) 18. yüzyıl: 68 savaş, 4 milyon ölü (Bu yüzyılda her bin kişiden 5i öldü.)1480-1800 arasında her iki - üç yılda bir savaş çıkarken, 1800 - 1944 arasında her bir iki yılda bir savaş çıktı. 1944ten bu yana ise her yıl bir savaş... Okurumuz Erhan Afyoncu, Charles Tillynin "Avrupa Devletleri"nin oluşumu kitabından rakamlar göndermiş... Uygarlığın gelişmesini izleyelim: Siirt seçimi... Eski CHP Trabzon milletvekili hukukçu Rahmi Kumaşın Yüksek Seçim Kuruluna verdiği dilekçe de bu kanıdan hareket ediyor.YSK, Siirt seçimini ara seçim olarak değil 3 Kasım seçiminin devamı olarak değerlendiriyor. Öyle olunca bir önceki seçimde ülke barajını aşamamış partiler bu seçime katılmıyor. En güçlü parti DEHAP seçime katılmayınca Tayyip Erdoğanın seçilmesi garantileniyor. (Yoksa Fadıl Akgündüz de sırf Tayyipe rakip olmasın diye mi hapsi boyladı?!)Rahmi Kumaş YSKya verdiği dilekçede son Anayasa değişikliğini anımsatarak diyor ki:"... Anayasa ve yasaların öngördüğü iki seçim türü vardır. Biri genel seçim öteki de ara seçim. Anayasa ve yasalarda Yüksek Kurulunuzun anladığı gibi "genel seçimin devamı" gibi bir kavram yoktur...Bu durumda Yüksek Kurulunuzun Siirtde yapılacak seçimi 3 Kasımın devamı gibi gören tutumu zorlama ve demokrasiye aykırı bir durumdur; yok niteliğindedir." Rahmi Kumaş eğer YSKdan sonuç alamazsa Siirt seçiminin ertelenmesi için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gideceğini bildiriyor dilekçesinde...Anayasa Profesörü Zafer Üskülün görüşü de aynı yönde.Sonuç olarak... Siirtte yapılacak olan ara seçimdir ve bütün partiler seçime katılabilecek ve yüzde 10 il barajını aşanlar parlamentoya temsilci gönderebileceklerdir. Bu şekilde DEHAP en şanslı parti durumuna girmekte, Tayyip Erdoğanın seçilmesi tehlikeye girmektedir. Rahmi Kumaşa göre YSK bu durumu önlemek için hukuk cambazlıklarına girişmektedir. Rahmi Kumaşın yaptığı başvuru bakalım ne sonuç verecek? Yüksek Seçim Kurulunun Tayyip Erdoğanı bir an önce Başbakan yapmak için hukuku delik deşik ettiği az konuşulan ama yaygın bir kanı... ABD Savunma Bakanlığı Başdanışmanı Richard Perle, "Türkiye hayal kırıklığı yarattı" demiş. Öyleyse... Ne mutlu Türküm diyene... Haldun Ertem Davosta düzenlenen etkinliklerde, yabancılar Türk kültürünün farklı renklerini hayretle izlemişler. O başka bir kültür olmasın? m.asik@milliyet.com.tr Halis Muhlis