Gazeteleri açıyorsun her gün bir skandal..
Türkiye’nin son altı yılına bakın; devlet sapır sapır dökülüyor..
Bırakın dökülmeyi, ortada devlet kalmamış..
Devlet demek; adalet demektir, yargı demektir, güvenlik demektir.. Devletin temeli budur..
Bizde en büyük kumpası, en büyük tezgâhı polis ,savcı, hâkim, bürokrasi dörtgeni çevirmiş..
Pardon, beşgeni demek lazım..
Henüz beşinci ayağı deşifre olmadı.. Siyaset ayağı şimdilik eksik kaldı.. Yani paralel yapı bir anlamda topal..
*
Açıyorsun gazeteleri..
Büyük puntolarla yazmışlar: Arınç’a suikast yalan çıktı.
Büyük puntolarla yazmışlar: Türkan Saylan’a kumpas kurulmuş..
Büyük puntolarla yazmışlar: Balyoz’un CD’leri sahte..
Büyük puntolarla yazmışlar: Dursun Çiçek’e tezgâh yapılmış..
Büyük puntolarla yazmışlar: Ergenekon davasında bir dizi hile, hurda..
Büyük puntolarla yazmışlar: Dink suikastında devlet parmağı..
*
Daha neler neler.. Üç gün önce yurda dönebilen Dalan’a yazık değil mi? Yedi yılını yurtdışında saklanarak geçirdi..
Biliyorum, hiç olmazsa hapse girmedi, hücrenin nemli soğuk havasını tatmadı diyeceksiniz ama..
Demeyin..
Dersek yapılan muameleyi, çevrilen tezgâhı kabul etmiş oluruz, olursunuz..
*
Devleti arıyorsun devlet kalmamış ama o devleti idare eden, o devleti yöneten siyasal iktidar kapı gibi ayakta..
Kendine toz kondurmuyor.. Bunca skandal, bunca rezalet kendi döneminde olmamış gibi davranıyor.. Paralel yapının işi deyip sıyrılmaya çalışıyor..
10 yıl o yapıyla ortaklık yapmamışlar gibi.. Kendileri de kendilerine bağlı yayın organları ilk defa duymuş gibi davranıyor..
Ama arşivleri unutuyorlar.. Yaptıkları yayınları, yazdıkları yazıları..
Putin’e niye ‘eyyy’ çekmedik?
Cumhurbaşkanı ‘eyyy’leriyle de meşhur.. Kime kızarsa söze ‘eyyy’ çekerek başlıyor..
Eyyy Sisi..
Eyyy Obama..
Eyyy Batı, eyyy Avrupa Birliği, eyyy Birleşmiş Milletler, eeyy İsrail..
Kapsama alınana şimdilik Putin girmedi..
Girmesi mi gerekiyordu?
Tabii ki.. ‘Eyyy’i hak etti..
*
Niye mi?
Rusya Kırım’ı ilhak edince Ankara Kırım’ın ilhakı kabul edilemez dedi.. Dışişleri Bakanı tanımadığımızı açıkladı.. Moskova’ya kızdı..
Kırım’daki tarihi pozisyonumuz, tarihi sorumluluğumuz gibi laflar edildi.. Kırım Türklerine sahip çıkacağımız söylendi..
O kadar.. Bi adım ötesine geçmedik..
*
Rusya Devlet Başkanı Putin Kırım’la ilgili belgesel yaptırmış..
‘Kırım’ın ilhakı için emri ben verdim’ demiş.. Kırım yerel parlamentosu ele geçirilip Rus bayrağı çekilmişti ya..
Bunu yapanlar Rus komandolarıymış.. Putin ayaklanmayı dört gün önce planladığını açıklamış..
Bi ‘eyyy’ istemez mi?
İsterdi, cuk otururdu ama!.. Acaba araya Putin’in Ankara ziyareti mi girdi? Boru hattı Türkiye’den geçecek vaadi mi?
Ne dersiniz?
Kabataş 52 saniyede şipşakmış!.
İktidarcı gazetelerin amiral gemisi manşeti böyle atmış..
Kabataş saldırısı 52 saniyede olmuş muş!..
Üstü çıplak deri eldivenli 100’e yakın adam türbanlı annenin başına üşüşmüş; darp etmişler, bayıltmışlar, üstüne işemişler, toz olmuşlar..
52 saniyede!..
Kameralar 52 saniyeyi kaydetmemiş.. Veya kaydetmiş de paralel yapı silmiş.. Böyle diyorlar..
Size yemin ediyorum; bunlar 17. yüzyılda yaşayan Bostanzade Yahya Efendi’yi geçti..
O bile bugün yazılanları çizilenleri görse..
Yok artık derdi, yuh artık derdi.. Halkın aklına hakaret etmeyin derdi.. Halkı aptal yerine koymayın derdi..
(Bostanzade Yahya Efendi de kim diyeceksiniz? Pazar günü anlatırım..)
151 Mobese kamerasının çektiği, 2560 saatlik görüntü incelenmiş, esnaf sorgulanmış, o gün o saatte Kabataş’tan geçenler tespit edilmiş, böyle bir olayın izine rastlanmamış..
Ama Bizim iktidarcı gazete meseleyi çözmüş..
Şöyle mi oldu; 100 görünmez adam, uzay gemisiyle geldi, ışınlanarak indi, o anneye saldırdı, uzayın derinliklerine geri döndü..
Allah’ım aklımızı koru!..
