Fransa’daki yazar-çizer katliamı klasik, alışılmış beylik cümlelerle açıklanamaz..
Katliamın basın özgürlüğü boyutu var..
Demokrasi boyutu var..
Din boyutu var..
Radikalleş- mede sınır tanımayan İslamcılıkla ilişkisi var..
Ortadoğu’nun kan gölüne dönmesi var.. O kan gölünden beslenenler var.. O kan gölünde yetiştirilip ihraç edilen gençler var..
Var oğlu var..
Ama en önemlisi kendi içindeki şeytanlarla yüzleşmekten kaçınan Müslümanlar var..
Bu saldırıyı şiddetle kınamayan ülkeler var.. Liderler var.. Siyasetçiler var..
*
Barbarların katliamı neden yaptığı kadar, katliamın doğuracağı sonuçlar çok daha önemli..
11 Eylül’den sonra Amerika’da ne olduysa 7 Ocak saldırısından sonra sadece Fransa’da değil, Avrupa’da da aynısı yaşanacak..
Müslümanlar için sıkıntılı yıllar başlıyor..
*
Biz hâlâ meseleyi; ‘Böyle bir saldırının İslam ile irtibatı kurulamaz.. Terörün her türlüsüne karşıyız.. Saldırının İslamofobinin artığı bir döneme denk gelmesi manidardır.. Avrupa’da yükselen ırkçılığın faturası.. Farklı din ve kültürde olan insanları aşağılamanın, dışlamanın, hor görmenin sonucu’ şablonlarıyla açıklamaya kalkıyoruz ama tatmin etmiyor..
Durumu açıklamıyor..
*
O iki manyağın mükemmel Fransızca konuşması, Fransız vatandaşı olması İslam dünyasını sıkıntıdan kurtarmaz..
Çünkü; güç aldıkları, örnek aldıkları, İslam coğrafyasında bol miktarda bulunan radikal gruplardır..
IŞİD’dir.. El Kaide’dir.. El Nusra’dır.. Diğerleridir..
Eğitim gördükleri yer İslam coğrafyasıdır.. Silah kullanmayı, göz kırpmadan adam öldürmeyi bu coğrafyada öğrendiler..
Mezhep kavgaları, her gün patlayan bombalar, ‘Allahu ekber’ sözleriyle kesilen kafalar besin kaynakları oldu..
İslam dünyası kendiyle yüzleşmek zorunda.. İslam dünyası kendiyle hesaplaşmak zorunda..
*
Üzülerek söylüyorum, Avrupa’daki Müslümanları, Avrupa’ya gidecek Müslümanları iyi günler beklemiyor..
İslamcı terörü İslam ülkeleri bitirebilir
Bu meselenin demeçlerle, kınamalarla geçiştirilecek hali yok.. İslam’ın hoşgörü mesajını karalıyorlar diye lanet okuyup durmak da meseleyi çözmüyor..
Ortadoğu bataklığı (maalesef bataklık oldu) Afganistan, Pakistan terör üretiyor..
Müslüman ülkelerin liderleri acilen bir araya gelmeli..
Mesela İslam İşbirliği Teşkilatı olağanüstü toplanmalı.. Laf olsun diye değil, gövde gösterisi anlamında değil..
Acil yaptırımlar uygulamak için.. Güç birliği yapmak için.. Ortak mücadele etmek için..
Müslümanlığın geleceğini kurtarmak için..
*
Şu bir gerçek..
Müslüman coğrafyasında yuvalanan, İslam’ı lekeleyen.. Müslümanları barbar gösteren, İslam adına savaştıklarını iddia eden bu insanlık dışı örgütlerle sadece İslam ülkeleri mücadele edebilir..
Batı elini sürerse, Batı dünyası uçağıyla, bombasıyla, füzesiyle müdahale ederse.. Bombanın düştüğü yer daha da radikalleşiyor..
*
Biliyorum, radikal İslam Batı dünyasının hediyesidir.. Batı’nın, özellikle ABD’nin Müslüman topraklara attığı virüstür..
O virüsü temizlemek, radikalizm kanserini kesip atmak Müslüman dünyasına düşüyor..
Şiddet iklimini kurutmanın tek bir yolu var..
Yaşam standartlarını yükseltip demokrasinin ipine asılmak..
Tek bir devletin yapacağı iş değil.. Ortak akıl gerekiyor.. Askeri alanda güç birliği gerekiyor..
İslamcı terörle başa çıkmanın tek yolu bu..
Türkiye tehdit altında..
Fransa’daki kanlı baskını uzaktan seyretmeyelim.. Avrupa’yı bekleyen tehlike bizi de bekliyor..
Hem de yakın gelecekte bekliyor..
Avrupa’nın korkusu şu..
Avrupa ülkelerinden yaşayan kendini dışlanmış hisseden binlerce genç Suriye’ye gitti.. Irak’a gitti..
El Kaide saflarında savaştı.. IŞİD saflarında savaştı..
O gençler geri döndüğünde ne olacak?
*
Mesela Fransa’dan binin üzerinde kişinin Suriye’ye gittiği söyleniyor.. Deniliyor ki; üçtü biri gelse Fransa’nın terör batağına saplanmasına yeter..
Çünkü geri dönenler sadece savaşmayı değil, adam öldürmeyi öğrenmiş olacaklar..
Bu işten zevk alacaklar!.
(Kanıtı: Paris saldırısında saldırganın polisin kafasına sıkması..)
Avrupa’ya dönüp boş gezenin boş kalfası olacak halleri yok.. Dini maskeleyerek başlattıkları savaşı geldikleri ülkeye taşıyacaklar..
Avrupa’nın korkusu bu.. Avrupa’yı bekleyen tehlike bu..
*
Türkiye daha büyük tehdit altında.. Türkiye’den de binlerce genç Suriye’ye gitti, IŞİD saflarına katıldı..
Onlar da kafa kesmeyi öğrendi..
Radikal İslam’ı bu topraklara taşıyabilirler.. İklim de müsait!..
Bırakın onları.. IŞİD sınırımızın dibinde.. Türkiye’ye geçip eylem yapmaları zor değil..
Ayrıca, yabancı savaşçıların çoğu bizim topraklarımızdan geçerek Suriye’ye gitti..
Türkiye üzerinden sessiz sedasız dönecekleri ne malum!..
Kısaca, Türkiye’nin önündeki en büyük tehlike budur.. Radikal İslam’ın bu topraklara ihraç edilmesi!..
