Genelkurmay açıkladı..
Cizre’de 446..
Silopi’de 145..
Sur’da 120..
PKK militanı etkisiz hale getirildi.. (Yani öldürüldü)
Toplam 711..
Türkiye İnsan Hakları Vakfı açıkladı..
200 sivil öldü..
Ya şehit sayısı?
Genelkurmay resmi rakam vermedi..
Çıkan haberlere göre..
İki seçim arası 167 şehit vermişiz.. ( 7 Haziran- 1 Kasım)
1 Kasım’dan sonra 60 ‘a yakın..
Gayrı resmi rakam; 225 civarında..
Göç edenleri, evi barkı yıkılanları, işyerini kapatıp kaçanları, ekmek teknesini kaybedenleri de koyarsan..( Binlerle)
Üzerine yıkılan barikat, kapatılan hendek sayısını eklersen.. ( Yüzlerle)
Ele geçirilen mühimmatı eklersen.. (Tonlarla)
Çıkan manzaranın adı;dehşet tablosudur..
Hal buysa, bu hale terörle mücadele denmez.. Zaten uzun süredir düşük yoğunlukla savaş deniliyor..
Artık bu tabirde hafif kaldı.. Durumu anlatmıyor..
Yüksek yoğunluklu, sert çatışmalı şehir savaşı mı desek? Hendek savaşı adını mı koysak?
Ne dersek diyelim; işin gerçeği şudur..
Analar ağlamasın derken.. Ekranlara yerleşenler çözüm sürecinin patinaj yaptığını söyleyenlere; en azından cenaze kalkmıyor derken.. Silah patlamıyor diye şükrederken..
Güneydoğu infilak etti..
ABD Başkan Yardımcısı Biden’ın teşhisi doğru; PKK başka seçim bırakmadı..
Savaşı PKK istedi.. Devleti savaşa zorladı..
Savaşarak özerklik ilan edeceğini zannetti.. Savaşarak kanton bölgeler ilan edeceğini ABD’nin destekleyeceğini ümit etti..
Bine yakın insanın hayatına mal oldu..
Silah bırakma zamanı
Güneydoğu’ya barış gelecekse..
Güneydoğu’da hayat normale dönecekse..
Güneydoğu’da siyaset yapılacaksa..
PKK’nın daha doğrusu KCK’nın yapması gerekenler belli..
BİR: Hemen tek taraflı ateşkes ilan etmeli..
İKİ: Silah bıraktığını açıklamalı.. ( En azından Türkiye sınırları içinde)
ÜÇ: Militanlarını sınır dışına çekmeli..
DÖRT: HDP’’nin zincirlerini çözmeli.. 7 Haziran’dan sonra HDP’ye taktığı kelepçeyi çıkarmalı.. HDP’nin önünü açmalı..
BEŞ: HDP tek muhatap ilan etmeli...
ALTI: Talepler HDP kanalıyla siyasal iktidara aktarılmalı..
YEDİ: Mücadele etmek gerekiyorsa, o mücadeleyi HDP siyasi zeminde yürütmeli..
Türkiye’ye barış , güvenlik, huzur ancak böyle gelir..
Bacak bacak üstüne!.
Cumhurbaşkanı, başbakanla buluşuyor, fotoğraf çekilip servis ediliyor..
İkisi de normal oturuyor..
Bacaklar yan yana..
Başbakan muhalefet liderleriyle buluşuyor, fotoğraf çekilip servis ediyor..
Bacaklar yan yana..
Cumhurbaşkanı, Başbakan, muhalefet liderleri, bakanlar gazetecilerle buluşuyor.. Gazetecilerle TV programlarına katılıyorlar..
Bacaklar yan yana
Ne zaman yabancı konuklar geliyor..
Ne zaman yabancı gazetecilerle ekranların önüne çıkılıyor..
Ne zaman muhataplarla baş başa fotoğraf çekilmesi gerekiyor..
Anında bacak bacak üstüne..
Niye?
Oturma adetimiz bacak bacak üstüneyse niye biz bizeyken bacakları üst üste koymuyoruz?
Niye günlük hayatta bu şekilde oturmuyoruz?
Bacak bacak üstüne atmayı ayıp sayıyorsak, saygısızlık görüyorsak niye yabancılar gelince anında bacaklar pozisyon değiştiriyor..
Ama onlar atıyor..
İyi de adamlar her zaman böyle oturuyor.. Bizim siyasetçiler poz vermek için..
Onların ki doğal, bizim ki yapmacık olunca..
Benden söylemesi..
Sırıtıyor..
