Bir ülkede olan bitenden haberdar olmak için bakılacak yerlerden biri de müzik videoları. Eskiden takside, kahvede nabız tutmak makbuldü. Bugün başka bir fikir daha edinmek isteyenler müzik videolarını yani kısaca bizde kabul gören tabirle klipleri inceleyebilir
Klipler hangi müzik türüne ya da sanatçıya ait olurlarsa olsunlar fark etmiyor. Her zaman dolu dolu mesajlarla geliyorlar. Geçen hafta yayınlanan klipler arasında gezinirken biri gerçekten ilgimi çekti. Sokak kültürünün yansıtıldığı bu klipte baş kahraman olan sanatçı, bir çocuk tacizcisini tabancayla delik deşik ediyordu. Klip kısa film tadında. Dram! Kötülük engellenemiyor ama en azından adalet yerini buluyor. Hayat acı da olsa devam ediyor, yaralar sarılmak zorunda, ancak elbette izi kalacak...
Yani bu kadarı bile yeterli aslında ve yazıya nokta konulabilir; ama iki cümle daha edeyim: Türkiye’de birçok konuda insanlar çok dolu. Bu konuların en önemlilerinden biri tecavüz, taciz olayları, kadın cinayetleri. Gereken cezalar adalet sistemi tarafından bir türlü verilmiyor. Önlem alınmıyor, mağdurların yardım çağrılarına kulak verilmiyor. Aksine bazı durumlarda olayı sıradanlaştıracak, normalleştirecek laflar ediliyor, yorumlar yapılıyor. Pek çok olayda suçlular ellerini kollarını sallayıp çıkıyor, tutuksuz yargılanıyor, yargılanma sonucunda da “iyi hal” denen ve toplumun asla anlayamadığı hallerden hafif cezalar alıyor. Toplumun gözünde ihtiyaç duyulan adaleti adalet sistemi sağlayamadığından, iş kliplerde tacizci öldürmeye kadar geldi. Herkesin kendi başına kendi yöntemiyle adalet dağıtmaya soyunduğu bir ortam herhalde hiç de istenecek, özenilecek bir ortam değil. Bu klibin kime ait olduğunun bir önemi de yok. Yaktığı alarm ışığına odaklanmak daha önemli.
Billboardlardaki albüm
En son ne zaman dev bir billboardda bir müzik albümün reklamını gördünüz? Yeni çıkan bir albümün tanıtım ve duyurusundan bahsediyorum. Londra’ya ilk geldiğimde en çok dikkatimi çeken şeylerden biri duvarlardaki, otobüs duraklarındaki, otobüslerin üzerindeki reklam panolarında yeni çıkan müzik albümlerinin reklamlarını görmek olmuştu. En son ne zaman böyle bir şey gördüğümü hatırlamıyorum bile. Böyle bir uygulama hiç oldu mu Türkiye’de onu da bilemiyorum. Belki hatırlayan biri çıkar da faydalanırım. Geçenlerde dolaşırken duvarda kocaman Disclosure’ün yeni albümü “Energy”nin reklamını gördüm. Resmen heyecanlandım. İki kardeşten ibaret İngiliz elektronik müzik ekibi Disclosure (Howard ve Guy Lawrence) İngiltere’de ve dünyada hayli ünlü. Bir sürü hit şarkıda imzaları var. Yani yeni albümlerinin reklamını yapmak çok garip bir durum değil. Burada garip olan sokakta yürürken müzik reklamı görmek. Telefon, televizyon, banka falan değil, müzik albümü reklamı! Her neyse hemen yakınlardaki Rough Trade’e girdim. Buraya özel imzalanıp rafa bırakılmış plaklardan birini derhal satın aldım. Reklam işe yaradı.
Yeni isimlerle tanışmak isteyenler böyle buyursun
Disclosure’ün “Energy” albümünden ayrıca bahsetmezsem olmaz tabii! Club soundu, pop ve EDM arasında gidip gelen çizgide kendine has bir yerde sağlam durmayı becerebilen ekiplerden Disclosure. “Energy”de Kelis, Slowthai, Aminé, Mick Jenkins, Fractal, Blick Bassy, Kehlani, Common, Eko Roosevelt gibi isimlerle çalışıyor. Deluxe versiyon daha fazla parça ve iş birliği içeriyor. Benim için Fatoumata Diawara “Mali Mali”deki vokaliyle albümün yıldızı. Birkaç hafta önce single olarak yayınlanan bu şarkı, şu anda bende “heavy rotation”da. Diawara’yı daha önce Bonobo, Gorillaz gibi alternatif müziğin en klas ekipleriyle yaptığı ortak çalışmalardan hatırlayanlar olacaktır. Yeni tanışanlar için kesinlikle takibe alınması gereken bir isim. Teknik olarak bu albümde yer alan sanatçıları araştıran, müzik kültürünü bir adım öteye götürecektir.