Medya sektörü gittikçe dipsiz kuyuya dönüyor diyoruz...
Biz dedikçe birileri de anlamakta hâlâ zorlanıyor.
Okuma alışkanlığının modern ve mobil iletişim araçlarına kaymaya başladığı günden beri tehlike çanları çalıyor...
Sektör bir araya gelerek güç birliği oluşturmaktan kaçmış; kaçınmaya devam ederse krizi de sürecek...
Lakin böyle gitmez...
***
Geleneksel medya dünyanın hemen her yerinde içeriği üreten birinci adres olma özelliğini hâlâ koruyor...
Geleneksel medyaya teknoloji yazılımlarıyla fark atan mobil telefon şirketlerinin hızıyla baş etmek elbette mümkün değil...
Çünkü artık herkesin elinden düşürmediği bir akıllı telefon, tablet bilgisayar var...
***
Lakin haber ve bilgi içeriğini geleneksel medyanın güçlü haber merkezleri, haber ajansları servis etmeye devam ediyor...
O telefon şirketlerinin haber merkezleri yok ki...
***
Bu gerçeği görmeyenler “Gazetecilik bitiyor” diye düşünüyor...
Bitecek olan gazetecilik değil. Gazetecilerin emekleri geleneksel medya dışındaki adreslerden servis edildiği müddetçe, reklam ve para da bu adreslere kayacak.
***
Haber sadece gazetecilerin işi.
Bu gerçeğin uzağında gezinmeye devam edenler sürekli yanılıyor...
Yapay zekâların işi değil.
***
Gazeteciliği de mobil şirketler yapacak demiyoruz...
Diyoruz ki tarladaki üretici durumuna düşürülüyoruz...
Üreten adreslerin emekleri çalınıyor, başkaları para kazanıyor...
Ve sektörün emeği çalındıkça geleneksel medya güç kaybediyor.
Bu yüzden de geleneksel medya ve taraflar bir araya gelip tüm sorunlarını konuşarak bir yol haritası belirlemeli...
Yoksa, dipsiz kuyudan kimsenin çıkması mümkün değil...