Mehmet Demirtaş

Mehmet Demirtaş

mehmet.demirtas@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Ülkemizle birlikte dünyada 7’den 70’e herkes futbol tutkunu.
Daha dün çocuğunun futbol oynamasına karşı çıkan ebeveynlerimiz, bugün kendi eliyle bir spor kulübüne teslim ediyorsa, gerçek tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmıştır.

FUTBOL EGEMENLİĞİ...

Bunun anlamı, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de futbol endüstrisinin alıp başını gittiği gözlerden kaçmıyor.

Yıllar boyu alt yapıya önem vermek yerine, hazıra konmak istemeleri kulüplerin bugünkü borç batağına saplanmalarında büyük etken oluşturdu.

Alt yapıdan futbolcu yetiştirmeleri gerekirken, tabiri yerindeyse bastılar parayı, oyuncu transfer ettiler.

Haberin Devamı

Eskiden sadece 3 büyük kulüp, ülke şartlarında pahalı transferler yaparken, bugün hangi kulüp olursa olsun, bütçesini aşan bir rakamla futbolcu almaktadır.

Bugün Süper Lig’de mücadele eden takımlar dışında TFF 1. Lig, Spor Toto 2. ve 3. Lig takımları dahi pahalı transferlere yönelmiş durumdalar.

Alt yapıdan istenen düzeyde futbolcu yetiştirilmediği için başka çareleri de yok görünüyor.

Bugün dünyanın en iyi futbolcuları arasında yer alan Messi, Ronaldo, İbrahimoviç, Neymar ve İniesta ve daha niceleri, aynı anlayışın egemen olması üzerine, tahminlerin üzerinde rakamlarla transfer olan futbolculardır.

***

Doğal olarak şu aşamada dünya gündemini oluşturan en önemli gelişmelerden biri, futbolcu transferleri..

Aşırı rakamlar içeren transfer politikasından kaçınmak yerinde bir girişim olmasına karşın, bazı kulüpler uymamazlık eder mi? Maalesef hayır.

Daha şimdiden uçuk rakamlarla futbolcu transferleri yapılmakta.

İşte size yanlış transfer politikaları ve büyük paralarla borç batağına itilen dünya futbolu’ndan bazı kulüp örnekleri;

l Crystal Palace, 2010 senesinin Ocak ayında borçları nedeniyle kayyuma devredilen kulübün o dönem 10 puanını silmiş İngiltere Futbol Federasyonu. O sezonun sonunda küme düşmekten son anda kurtulmuşlar...

l Portsmouth FC, Premier Lig’de 2009-2010 sezonunda borçları nedeniyle 9 puanı silinen takım, 2009-2013 arasında üç sezonda küme düşmüş.

l Coventry City, Premier Lig’in kurucu kulüplerinden. Onlar da kötü yönetilmenin faturasını ağır ödeyenlerden...

Haberin Devamı

lVe kökleri 1919 senesine uzanan Leeds United, bizim başkanları hatırlatan, dönemin başkanı Peter Ridsale, yüksek faiz karşılığında bankalardan yüksek miktarda borç alıyor, Liverpool’un golcüsü Robbie Fowler’ı ve Seth Johnson’u yüksek transfer ücretleri karşılığında kadrosuna katıyordu. 2007 senesinin Mayıs ayında Championship’de oynadıkları zamanlarda 10 puanı silinen takımın League One’a düştüğü sezonun başında 15 puanı silinmiş.

***

Borçları nedeniyle puanı silinen başkaları da var listede: Wrexham, Cambridge United, Luton Town, Bournemouth, Stockport County, Chester City, Plymouth Argyle onlardan bazıları…
Geçtiğimiz sezon ülkemizde ceza alan kulüpler ise Adana Demirspor, Denizlispor, Manisaspor, Mersin İdmanyurdu, Kayseri Erciyes ve Bucaspor gibi kulüplere de 3 puan silinme cezası verildi.

Velhasıl geldiğimiz noktada ülke futbolunun fotoğrafı, maç günleri dolmayan tribünler, rekabetsizlik, borç içinde yüzen kulüplerimiz.

Haberin Devamı

Bunun en son örneği son günlerde gündemde olan Manisaspor 2010-2011 sezonunda transfer ettiği Ariza Makukula’ya olan borç yüzünden kabus dolu günler yaşıyor. Yıllık 950 bin eurodan 3 yıllık toplam 2 milyon 850 bin euro, 285 bin euro menajerlik ücreti, 2 milyon euro Benfica’ya bonservis bedeli, Portekiz Futbol Federasyonuna 100 bin euro yetiştiricilik olmak üzere yapılan sözleşme sonuç: Kulübün -9 puan cezası ile karşı karşıya gelebileceği kaçınılmaz oldu.

Geçmişte genç yıldızlarla dolu takımın heyecan veren kadrosu Arda Turan, Caner Erkin, Hakan Balta, Selçuk İnan...

Üstelik en iyi dönemini yaşayan Filip Holosko ve Beşiktaş’a çok çektiren Çek Yıldız Zelenka da o kadrodaydı.

Aslında Manisaspor’un şu an yaşadığı durum, Türk futbolunun halini gözler önüne seriyor. Bu zorlu dönemde taraftarlar, #ManisasporDestekİstiyor hashtagi ile farkındalık oluşturdular.

Oluşturulan bu farkındalığın Manisaspor’a destek kampanyasının başlangıcı oldu. Siyah beyazlı taraftarlar şehirlerinin takımlarına sahip çıkıyor.

Küskünlükler, dargınlıklar bir kenara bırakılıp, Manisaspor’un yok olmasına seyirci kalınmamalı.

Haydi Manisa, şimdi destek zamanı, köstek değil...