Pazar akşamı Ankara’daki Fenerbahçe’de herkes iki oyuncuyu seyretti. Fenerbahçe’nin orta sahadaki tüm toplarını kullanan Ortega ve Ceyhun. Herkes bu iki oyuncuyu seyyretti ve kandı. Hem de nasıl.
Başta, topu ayağına her alışında kalabalıkların arasına dalıp, sarsak fauller kovalayan Ortega geliyor. Arjantinli topa yapışıyor. Sahipleniyor. Onun sahanın her hangi bir yerinde tek pas yaptığını, değil pazar günü ligin başından bu yana gören oldu mu Allah aşkına? Ayağına gelen her topta Gençler savunmasının yerleşene kadar harekete geçmiyor. Sonra Ceyhun... Topu kendi ceza sahası önünde dahi alsa depara kalkıyor, amaç herkesi peşine takmak 80 metre koşup, gidip bir şut çekmek. ikisi de çok becerili oyuncular. Top ayaklarına geldiğinde herkes heyecana kapılıyor. Mutlaka 20 denemede 1 - 2 kez başarı sağlıyorlar. Ve bu düşük oranlı başarı gerçekleştiğinde öyle şık bir şey oluyor ki ayağa kalkıp alkışlayası geliyor insanın. Ama gerçekte bu o kadar kötü bir kullanım ki! Bu heyecan yüzünden Fenerbahçe’nin bir takım olmaktan ne kadar uzak olduğunu göremiyoruz. Maçın ikinci devresinde bu iki oyuncunun; Ceyhun’un müsait durumdaki Ortega’ya vermediği bir pas yüzünden nasıl bağrıştıklarını gördünüz mü? Ortega’nın maç başından o ana kadar 20 defa yaptığını Ceyhun 10. kez yaptığı için bir dakika boyunca birbirlerine girdiler.
Peki Ceyhun’un o pası attığını düşünün. Ortega ne yapacaktı. Hızla girip golü mü bulacaktı, yoksa hemen en uygun durumdaki arkadaşına gol pası mı verecekti? Hayır. Önce bir topa basıp bir iki savunmacı bekleyecekti. Eğer rakip pozisyon almayı ve kademe oluşturmayı becerebilirse topu kaybedecekti. Ya da Altay savunması gibi yerleşme sorunu çekiliyorsa hepsini geçecekti.
Tamam Ortega yedinci asistine ulaştı ama Allah aşkına birisi de çıkıp maç başına top kaybı istatistiklerini versin. Tamam Ceyhun çok iyi şut çekiyor ama kaç denemede isabet kaydediyor. Ya da daha önemlisi Fenerbahçe’nin toplarının % 90 kaçını bu iki oyuncu kullanıyor?
Bir başka oyuncu... Fatih Akyel. Savunmanın görünürde en çok hata yapanı. Herkesin açığını kapatmak için çırpınıp duruyor. Ogün ve Ümit sürekli her pozisyonda saklanıyorlar. Adam almıyorlar. Fatih üç kişiyle uğraşıyor. Ve çalım yiyor, hata yapıyor. Suçlu o oluyor. Sağ kanadı kapatmak, göbekte oyuncu karşılamak kademeye girmek, forveti karşılamak hepsi Fatih’te. Olmuyor tabii. Olmaz ki!
Bu ne kadar kötü olursa olsun, herhangi bir sağlıklı ve diplomalı teknik adamın seçeceği oyun yapısı, planı, taktiği olamaz. Zaten bu takım kadro olarak da bir teknik direktörün seçimi olamaz. Zaten değil de. iki kanat oyuncusu isteyen hocaya 22 milyon dolarlık Ortega’yı alanların takımı bu.
Bu, olsa olsa romantik bir taraftarın oluşturacağı, dizeceği, süreceği takımdır.
O yüzden çıkıp sürekli "Hocamızın arkasındayız" demenin manası yok. Aslında gerçek "Lorant’ın Fenerbahçe’nin arkasında olduğu". Onu kurban edip kovacaksınız ama bu kez son. Saklanacak yer kalmadı.