Haddinden fazla uzun aranın bir derbiyle sona erecek olması, ligin ateşini yeniden hissetmek için mükemmel bir ortamı işaret ediyor. Derbiyi tükettikten sonra, pazartesi sabahı, büyük ihtimalle kimse bu kadar zamanın puanlı futbol olmaksızın geçtiğini hatırlamayacak. Yeniden lig ateşine gireceğiz. Transferler, dostluk maçları ve kamplarla yaşatmaya çalıştığımız "yalan futbol" yerini gerçek futbola bırakacak... Ne mutlu! Rüya gibi. Ama biliyoruz ki, iki takımın personeli için durum öyle değil. Beşiktaş’ın kaybetmesi, 100. yıl stresini, neden adam gibi transfer yapılmadığını, kanatları vs. gündeme getirecek. Fenerbahçe’nin kaybı ise, Oğuz Çetin’i, sistemi, tartışmaya açacak. Yani aslında iki taraf için de riskli bir başlangıç.
Biz iki takımın oynadığı dostluk maçlarının anlattıkları doğrultusunda bu karşılaşmaya şöyle bir bakalım. Fenerbahçe’nin yeni diziliş ve sistemindeki kilit, ne Ceyhun - Ortega seçimi, ne de forvette kimin oynayacağı. Sarı - Lacivertliler’in, Trabzon ve Kocaeli maçlarının anlattığı şudur. Eğer rakip orta sahada derin ve sık bir örgü kurabiliyorsa, Fenerbahçe topu ileriye aktarmakta zorluk çekiyor ve top kaybı yapıyor. Trabzon maçındaki zorlanma da bunun açık göstergesi. Kocaelispor gibi kadro yapısı ve takım olgunluğu yetersiz olan takımlar karşısında ise Sarı - Lacivertliler, farklı bulacak pozisyonları yakalıyor. 4 - 2 - 3 - 1’in bazı rakipler karşısında muhteşem, bazıları karşısında ise böyle etkisiz kalışının nedeni budur. Beşiktaş, Gençler’le birlikte takım olgunluğu en üst seviyedeki iki takımdan biri. Oyunu dar alanda oynamayı seven, rakibin üzerine yüklendiğinde de, kapandığında da rakibi bozup istediği gibi oynayan bir takım. Yani Fenerbahçe’nin en zayıf olduğu yön Beşiktaş’ın en olgun ve güçlü olduğu taraf. Bu, Beşiktaş açısından net bir üstünlüktür. Bu kadarla da kalmıyor. Fenerbahçe özellikle bu tip rakiplere karşı 60’ıncı dakika sonrası düşüşe geçiyor. Bu Beşiktaş’ın özellikle deplasmanda oyunu rölantide tutmaktan vazgeçip saldırdığı dakikayla aynı. Öyle ki, eğer maçların 1. devrelerinin sonuçlarıyla bir lig sıralaması yapılsa, Beşiktaş 27 puanla sadece 6’ncı olabiliyor. 5 galibiyet 12 beraberlik, yine mağlubiyet yok. İkinci yarı performansına bakıldığında ise Kara Kartal 38 puanla tepeye çıkıyor. 11 galibiyet, 5 beraberlik, 1 yenilgi. Yani Fenerbahçe’nin oynadığı dakikalarda Beşiktaş oyunu kontrol edip en azından beraberlikte tutmayı başarıyor. Ve Fener’in durduğu bölümde ise rakibini parçalıyor. Bunlar eldeki veriler. Ve anlattıkları bir şeyler var.
Öte yandan... Tabii bu bir derbidir... Böyle maçların favarisi olmaz... Derbilerde favori kaybeder... Maç doksan dakikadır. Top yuvarlaktır. Bi kere top sizi sevecek... Topun canı vardır. vs.