Bu bir hazırlık maçıydı. Ama oyuncuların birbirlerine, rakiplerine hazırlanmadan çok, topa hazırlık maçlarıydı... Ferernova’ya yani Dünya Kupası’nın resmi topuna... Yetkililerin dediği gibi bu top çok süratli gidiyor ve istenen yere yollanıyor. Ama dün de görüldü ki, oyuncuların bu topu kontrol etmeyi başarmaları için daha çok hazırlık yapmaları gerekecek. Benim nacizhane teklifim ligin geri kalanının bu topla oynanması...
Başa dönelim... Hiddink’in bir gün önce söylediği gibi Koreliler oyunun kontrolünü ele alma çabasıyla başladı. Ama ilk akın millilerimizden geldi. 3. dakikada Hakan Şükür’ün Ogün’ü gördüğü pozisyon ofsayt, şut ise direkten auttu. Sonra bizimkiler biraz çıkmaya, Koreliler de on metrelik alanda bizi sıkıştırmaya başladı. Savunmamız orta sahada boşa çıkan aradı sürekli... Ama orta alanımızı çok iyi sıkıştırıyorlar, boş adam bırakmıyorlardı. 7’de Hwang’ı Fatih’in arkasına kaçırdılar. Onun ortasında Choi topu üstten auta attı. 19’da sıkı ve yekpare 3 - 4 - 1 - 2’lerinin arasından çıkabildik. İki Hakan’ın akınında Şükür, Ogün’e verdi. Onun şutunu kaleci Kim kornere çeldi. Kore’nin asıl planının sağ kanadı kullanmak olduğu iyice ortaya çıktı. 25’te Jonn’un güzel şutunda tribünlerin en güvendiği isim Rüştü topu kornere attı.
Savunmadan orta sahaya top çıkarmakta çok zorlanmaya başlayınca klasiğimize döndük, yani topu şişirmeye... 32’de Emre’nin şişirişinde, Hakan Ünsal çaprazda topla buluştu. Güzel vuruşunda Kim yine başarılıydı. İlk yarının son dakikasındaki kornerde Emre, yay üzerinde Tugay’ı gördü. Blackburn’lünün şutunda top savunmaya çarparak kornere gitti.
İkinci yarıya heyecanlı başlayan Güney Korelilerdi. Seyircileri gol olmuş gibi sevindiren serbest vuruşta yaydan Song baraja vurdu. Biz ise dört değişiklikten birinde İlhan’ı oyuna alınca 3 - 4 - 2 - 1’den, 3 - 4 - 1 - 2’ye dönerek başladık. 53’te henüz Rüştü’den kaleyi yeni deviralan Ömer’e, Hwang’ın attığı sert şut üstten auta çıktı. Bir dakika sonra Song’un denemesinde ise Antep’in yedek kalecisi yine başarılıydı. Kore bu dönemde çok hızlı çıkarak özellikle kanatlarımızı yıprattı. Biz ise Mustafa İzzet ve Hasan’la çıktığımız dakikalarda kalabalıktık, ama organize değildik. Nitekim Ergün’ün kullandığı bir serbest vuruş dışında da pozisyon bulamadık. Oyun herkes için sıkıcılaşmaya başlamıştı ki, 73’te İlhan bir domivoleyle kaleyi buldu. Ve sahanın iyilerinden kaleci Kim muhteşem bir reaksiyonla topu kornere attı. Sonra Ümit Özat sağ kanada destek vermeye, Nihat ve Mustafa İzzet topu iyi sürüklemeye, Hasan Şaş ve Abdullah çizgiye inmeye başladı. 10 dakika boyunca oyunu karşı kalede etkili baskıya dönüştürdük. Kore sertleşti. Yakalanan pozisyonlardan gol çıkmadı. Ve 5.5 yıllık özel maçlardaki galibiyet hasreti dinmedi.