Levent Köprülü

Levent Köprülü

-

Tüm Yazıları

Çağdaşlarının neredeyse tamamı tarihe gömülürken Hindistan’ın ilk otomobili olan Ambassador 55 yıldır inatla üretim bantlarından inmeye devam ediyor...

Hindistan’a ilk gidişimdi. Oraya, Hindistan’ın o dönemde Türkiye’de tek bilinen markası (Mahindra’yı da tanıdı Türkiye ama ülkemizde ömrü kısaydı maalesef!) olan Tata’nın fabrikasını gezmeye, bilgi almaya gitmiştik... Oturup da orada neler gördüğümü tek tek anlatacak değilim. Ancak gitmişken, yıllardır o hep resimlerini görüp tebessümle andığım bir otomobile de binebilmeye pek de hevesliydim açıkçası... Tabii ki Hindustan Ambassador’dan bahsediyorum. Hatta bu kadarla da kalmayıp, affınıza sığınaraktan yazıyı buna ayırmak gibi bir düşüncem de mevcut...

Nihayet muradıma, Delhi sokaklarında erdim. Elbette şoförün yanında oturan ve sürekli onunla sohbet eden arkadaşın (sonradan anladım ki kendisi esktra yolcuymuş) kim olduğunu anlamakta güçlük çeksem de, arka koltuğa ilişivermiştim bile. Gideceğim otelin adını verdikten sonra da, şu meşhuuurrrr Hindustan Ambassador’un keyfini çıkarmak kalıyordu geriye. Küçük ancak “eskiliği koltuklarından akan” iç mekanıyla Ambassador, bana çocukluğumun İstanbul’undaki Amerikan Plymouth ya da Dodge taksileri hatırlatmıştı resmen. Aracın kendisiyle birlikte, temeli ve yürüyen aksamı da 1950’lerden kaldığı için elbette konfor filan aramanın manası yoktu. Tek konfor, yaylı yatakları hatırlatan ve çukurlarda otomobilden bağımsız olarak zıplamanızı sağlayan “yalancı deri” kaplı koltuklarıydı.

Yaklaşık olarak saatte 30 km/s gibi “devasa” bir hızda giden şoförümüz, bunu, belli ki aracını eskitmemek ve yanında oturan (tanıdık kategorisinden) yolcuyla daha fazla dedikodu yapmak için bir fırsat olarak kullanıyordu, bu belli...

Gerçek bir elçi gibi!
Adı gibi bir tür “Hindistan Elçisi” olan Ambassador, üretimde kalışının 55’inci yılını kutluyor. Hani “Nice 55 yaşlara!” diyesim var ama belli de olmaz hani... Kendisi, elbette Hindistan’da üretilen ilk otomobil değil belki, ama ülkenin ilk yerli otomobili. Nitekim 1942’de Hindustan Landmark, (ya da aslı Morris Oxford Series II) üretimi başlamış ve bu araç o dönemde İngiliz koloni yöneticileri ve orta sınıfı oluşturan Hintliler tarafından kullanılmış.
1950’lerde dünyanın en büyük 4. üreticisi olan BMC’nin kanatları altındaki Morris’ten bu aracın tüm haklarının yanı sıra kısa ömürlü (kaynaklarda 3 yıl görünmekte) Morris Oxford Series III’ün “teknolojisini” alan Hindustan Motors, Ambassador’u 1957’de bantlardan indirmiş. Hindistan hükümeti, ithal otomobilleri satılamayacak kadar pahalı hale getiren ve kendi otomotiv endüstrisini korumayı amaçlayan bir yasa çıkarınca, Ambassador’un lastikleri yere daha sağlam basmaya başlamış.
1959-1977 arası Standart Motors’un ürettiği Gazel (aslen İngiliz Triumph Herald olup, bizde de “Zafer” adıyla üretilmek istenmiş ama kısmet olmamıştı!) ve 1966-2001 arası üretilen Premier Padmini, ülkenin diğer girişimleri olarak ortaya çıksalar da, Ambassador hepsini gömmüş, ayakta kalmayı da başarmış. Üretildiği ilk 23 yıl küçük makyajlara rağmen ana tasarımını koruyan Ambassador, 1980 yılına kadar da Hindustan markasının tek modeli olarak hayatını sürdürmüş. Bütün resmi kuruluşlar Ambassador filoları oluştururken, hükümet yetkilileri de ondan başka araca binmez olmuş.

Hükümranlığın sonu...
Tabii Ambassador, ilk soğuk duşu 1980’lerde yemiş. Bu dönemde hükümet, otomobil pazarını liberalleştirince, ilk girenlerden biri Suzuki ve onun bücürü Maruti 800 olmuş. Hindustan da, Ambassador’a yeni pazarlar aramaya girişmiş.
Hindistan’da “makam aracı” saltanatı süren Ambassador, örneğin petrol zengini Dubai’de ucuz “dağıtım aracı” olarak ünlenmiş. İngiliz otomobillerine meraklı Japonya’ya bile ihraç edilen Ambassador’a, 1990’larda iç pazarda “gençlik aşısı” yapılmış. Kaputunun altı, Japon malı dizel motorla tanışmış. Emniyet kemeri takılmaya başlanmış, gösterge paneli ilk kez değişmiş.
2000 yılına gelindiğinden, bu kez de “Milenyum makyajı” geçiren Ambassador, servo frenlere, klimaya ve “şayet sürücü çok şişman değilse” dört kişinin sığabildiği tek parça koltuk seçeneğiyle “modern”leşmiş. Isuzu imzalı motor nedeniyle “koldan vites” (yani direksiyon üzerinden) olayı sona ermiş, vites kolu yerlere inmiş!
Ambassador’un farklı versiyonları çıkmış. Biraz tasarım ve donanım farkıyla Avigo, Classic, Nova’yı saymak mümkün. Tabii bir de pick up versiyonu var.
Ona “Hindistan’ın bağımsızlık sonrası sosyalizmle flörtünün sembolü” diyen de var, “Yaşlı koca karı” diyen de... Hindistan’da çıkan haberlerde “Otomotiv sektörünün eski yüzü” olarak nitelense ve bir miktar da dalga geçilse bile, Ambassador hala yaşıyor ve üreticisine bakılırsa da yaşamaya devam edecek. Çünkü bu otomobilin yılda 6 bin adet bile olsa alıcısı var.
“Ambassador, Hindistan’ın tüm doğrularını ve hatalarını temsil ediyor. O, küçük ve farklı bir sınıfta yer alıp, hayatına devam edecek” deniliyor... Hala onun hayalini kuran ve satın almak isteyenler de var. Veee, aradan geçen 55 yıla ve çok değişmeyen temellerine rağmen, hala “en güvenli otomobillerden biri” olarak zihinlerde yer etmiş!
Hindustan şirketi, şimdilerde “gerçekten modern” tasarımlı bir Ambassador ve Euro5 normuna uygun yeni bir dizel motor için kolları sıvamış durumda. Hoş LPG ve doğalgaz ile işleyen versiyonları zaten var. Bangladeş, Ambassador’u taksi olarak kullanmak için düğmeye basmış. Hatta yakında bu ülkede montaj fabrikası açılacak. Son çağdaşları da üretimden kalksa, Ambassador’un ölmeye ve öldürülmeye pek niyeti yok gibi.
Bu arada bir sır vermeliyim: Evimde Ambassador’un taksi maketine sahibim!

Haberin Devamı

Mihracelere layık bir otomobildi, şimdilerde Hindistan’ın yaşlı kadını

Haberin Devamı

Yıllara ve değişimlere direnen Amby, neredeyse türünün tek örneği olarak Hindistan yollarında dolaşmaya devam ediyor.

Haberin Devamı

Mihracelere layık bir otomobildi, şimdilerde Hindistan’ın yaşlı kadını

Landmark , Ambassador’un yolunu açan ilk araçtı. Son haliyle bile ‘hiç değişmemiş’ olduğunu belli eden Ambassador, yılda beş-altı bin adetlik satışa sahip.

Mihracelere layık bir otomobildi, şimdilerde Hindistan’ın yaşlı kadını

Hindistan’ın sembolü Ambassador’un üreticisi her ne kadar ‘Yaşlı koca karı’ benzetmesi yapılsa da onun ileriki yıllarda yaşamını sürdüreceğini söylüyor... Tabii firmanın yeni bir tasarım ve daha modern motorlarla donatma sözü var!

Üreticisine göre Ambassador sahibi olmak için 10 neden...
1. Hindistan’ın ilk otomobili, 1950’de doğdu ancak çağdaş beklentilere cevap veren bir otomobil,
2. Kolayca manevra yapmayı sağlayan, parmakla çevirilebilen hidrolik direksiyon,
3. Yerli olarak geliştirilen çok noktadan enjeksiyonlu motoru,
4. Fabrika çıkışlı tek Doğalgazlı otomobil,
5. Sağlam. Zaman, onu Hindistan yollarında test etti
6. Her koşulun aracı,
7. Ferah iç hacmi, geniş bagaj kapasitesi ve ergonomik koltukları size seyahat konforu sunar,
8. Geliştirildi. Teknoloji ve kullanışlılığın en iyi birleşimi,
9. Kolay onarılabilir. Bir problem çıkması halinde, ülke çapında herhangi bir tamirciye götürün. Onun içini-dışını çok iyi tanıyacaktır,
10. Ülkeye hizmet eden araçtır. Hindistan Ordusu’nun otomobilidir...