Yazarlarİnsancıklar

İnsancıklar

09.03.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

İnsancıklar

İnsancıklar

Zülfü LİVANELİ

DEDİ ki:
"Senin en büyük hatan insanlara fazla güvenmen."
En iyi arkadaşlarımdan biriydi.
Yıllarını İstanbul'un sanat, medya ve iş çevrelerinde geçirmiş, deyim yerindeyse insan sarrafı olmuş bir dosttu.
Karşılaştığı her insanın hikayesiyle, kuşkularıyla, zayıf ve güçlü yanlarıyla ilgilenme alışkanlığı edinmişti.
Hayata bakışı acılaşmıştı.
Şimdi de böyle diyordu bana: "Senin en büyük hatan insanlara fazla güvenmen."
İnsanoğluna güvenmeyi öğreten onca kitabın gelmiş geçmiş büyük yazarları, şairleri üşüşüyordu kafama.
Homeros'tan Cervantes'e, Yunus Emre'den Şeyh Galib'e uzanan yüzlerce yazar; "Hadi cevap ver şu inançsıza" diyordu. "İnsanoğlunun yüreği iyidir. Her insan içinde bir cevher taşır!"
Ben de bunları söylüyordum.
Acı acı gülüyordu.
"O kadar büyütme" diyordu "İnsan dediğin öyle ideallerden falan oluşmaz. Hırs, başarı arzusu, para kazanma hırsı, cinsel tutku, kıskançlık, başkalarını ezme duygusu... İşte insan budur. Ve amacına kavuşmak için de her türlü aşağılık numarayı çevirir."
"Buna inanırsam yaşamam güçleşir"
diye cevaplıyordum onu. "Neye inanıp, neye güvenerek yaşayacağız o zaman? Bu dünyada dostluk yok mu? Sevgi, fedakarlık duygusu, merhamet, dayanışma bir hayal mi sence?"
Benim iflah olmaz bir iyimser olduğumu düşünüyor ve hafifçe dalga geçiyordu.
"Bunca kazık yedin, yine insanın içinde iyilik vardır diye düşünüyorsun. Etrafa bir bak. Herkes çakal gibi..."
* * *
ARAMIZDAKİ bu konuşmalar yıllarca sürüp gitti.
Ve ne yazık ki yaşadığım deneyler, beni değil arkadaşımı haklı çıkarır nitelikteydi.
En saygıdeğer sandığım insanların aslında saygıyı hiç hak etmediklerini, küçücük şan şöhret, para hırsları ya da siyasi çıkar yüzünden sırtlana döndüklerini görmenin acısını yaşadım.
Eski dostlarımın çoğundan ağır darbeler yedim.
Başarı hırsından gözü dönmüş insanların, teker teker gergedanlaştığına tanık oldum.
Ama yine de dostuma tam olarak hak vermedim / vermiyorum.
Toplum sarsılıyor, gemimiz yalpalıyor... Kargaşanın, değer yitiminin nedeni bu.
En kötü sandığımız kişinin bile içinde en azından bazı insanlara karşı derin bir sevgi yeşerdiğine, zaman zaman dostluğun sıcaklığını özlediğine inanıyorum.
İnsanlara güvenmeyip, kuşkulu, kapalı, acılaşmış birisi olarak yaşamaktansa, yüreğimi açıp üst üste kazık yemeyi tercih ediyorum.


Yazara Emaillivaneli@milliyet.com.tr