Sonuç gerçekten olumlu mu olacak? Bunu şimdiden bilmek mümkün mü?Evet. Yakında Komisyonun ilerleme raporu yayımlanacak. Nitekim bu rapordan bazı bölümler basına sızmaya başladı bile. Bazı uyarıların yer aldığı anlaşılıyor. Buna rağmen bürokratlardan oluşan Komisyonun Türkiyenin tam üyeliğine sıcak baktığı, liderlerden oluşan Konseyin ise biraz daha mesafeli olduğu biliniyor. Daha doğrusu bazı ülkelerin daha sıcak, bazısının ise mesafeli olduğu biliniyor.Kimler sıcak değil?Bu zaman zaman değişiyor. Ama Lüksemburg, Danimarka, Avusturyanın olumlu bir duruşa sahip olduğu söylenemez. Bunu alenen belirtemeseler bile... Almanya konumu ise farklı. Bu ülke aslında işi "özel bir üyelik statüsü" ile geçiştirmek istiyor. Her ne demekse!O zaman aralık öncesi tüm raporlar olumlu olacak?Genel hava olumlu olacaktır. Ancak zaten Türkiye diğer tüm namzet ülkelere göre daha hazır durumda. Özellikle Kopenhag siyasi kriterleri açısından. Maastricht kriterleri açısından da ciddi bir gayret gösteriliyor.Türkiyeye bir müzakere tarihi verilirse ekonomik dengeler birden düzelir mi?Hayır ama böylesi bir beklenti oluşmuş durumda. Asıl risk, bir tarih verilmezse olur. Beklentilerin tersi yönündeki gelişme çok etkili olur ve dengeler derhal sarsılır.Yani yabancı sermaye oluk oluk akmayacak mı? Mesela tarih verilince gerek sıcak para, gerekse yabancı yatırımların çok artacağını ve kurun adeta çökeceğine inananlar var.Açıkçası ben her ikisinin de olacağını sanmıyorum. Çünkü ABye girmesek bile Gümrük Birliğine üyeyiz. Aynı beklentiler Gümrük Birliğine girmeden de vardı. Ama gerçekleşmedi. Girecek olan, bu halde de girer. Biraz abartılı bir beklentinin oluştuğu gözleniyor.Peki Konseyden kararın olumlu çıkması için Türkiye ne yapabilir?Burada özellikle CHPye büyük görev düşüyor. Avrupadaki Sosyalistler Türkiyenin tam üyeliğine daha sıcak. Oysa eskiden tam aksine muhafazakarlar daha sıcaktı. Dolayısıyla CHP bunları aktif olmaları için motive edebilir... Hükümete gelince. Tam bir gaflet içindeler. THYnın uçak ihaleleriyle bu işleri sökebileceklerini sanıyorlar. Oysa Türkiyenin üyeliğiyle Avrupanın siyasal ve sosyal kazanımlarının anlatılması gerekiyor. Özellikle AB içindeki Türkiyeye serin bakan kamuoyunun ikna edilmesi yönündeki çabalar çok yararlı olacaktır. Ama İslamcı bir iktidarla bunu inandırıcı biçimde yapmak tabii çok zor.Bazıları ABnin Türkiyenin bölünmesine neden olabilecek talepleri olduğunu iddia ediyor. Doğru. ABnin bazı taleplerini Türkiyede uygulamak kolay olmuyor. Çünkü Türkiyenin kendine özgü sorunları, sıkıntıları var. Ancak bu taleplerin hiçbiri Türkiye için ayrıca üretilmiyor. Hepsi ortak kurallar. Bu nedenle tüm sıkıntılara rağmen uygulamak kaçınılmaz. Üstelik bizim yararımıza da.Umutlu musunuz?Elbette. Çünkü Türkiyenin başka bir doğrultusu olamaz. Bu ülkenin siyasal ve sosyal kıblesi Batıdır, Avrupadır. ABye tam üyelik bizim için adeta bir Kızılelmadır. hgunes@milliyet.com.tr Aralık ayında Avrupa Konseyi Türkiyenin tam üyeliğine ilişkin müzakere tarihi kararını verecek. Yıllardır Türkiyenin didindiği süreç, sonunda bir noktaya varmış olacak. Ancak akıllarda bir sürü soru bulunuyor.