Hasan Cemal

Hasan Cemal

Tüm Yazıları

Evet öyle, ben de çözüm ya da barış sürecinin olumlu seyrettiği kanısındayım. BDP heyetinin son İmralı ziyaretinde Öcalan’dan edinmiş olduğu izlenimler ve Başbakan Erdoğan’ın son zamanlardaki tavrı ve söyledikleri sürecin iyi gittiğine işaret. Son söz: Allah nazardan saklasın!

Bazen sonda söylenecek olan başta yazılabilir. Konu:
Çözüm ya da barış süreci.
Soru:
BDP heyetinin İmralı’da Öcalan’la yaptığı görüşme sonrası gelinen nokta nedir?
Yanıt:
Süreç olumlu seyrediyor, şimdilik bir olumsuzluk yok.
İmralı’yla Ankara’nın havası böyle.
Bazı ayrıntılar:
Öcalan’ın mektubu tam tamına 10 yaprak. Kendi el yazısıyla önlü arkalı 20 sayfada dağdan iniş için bir yol haritası çıkarmış.
BDP milletvekilleri Pervin Buldan, Altan Tan ve Sırrı Süreyya Önder’den oluşan heyete masanın üstünde duran üç adet zarf içindeki mektup gösterilmiş.
Bu mektuplardan biri BDP, diğer ikisi Kandil ve Avrupa adreslerini taşıyor.
BDP’nin mektubu kendilerine verilmemiş. Anlaşılan o ki, mektuplar önce Ankara’da son bir değerlendirmeye tabi tutulacak ve Başbakan Erdoğan’ın onayı sonrasında BDP’ye ve diğer adreslere ulaştırılacak.
Öcalan’ın BDP heyetine mektupla ilgili olarak İmralı’da söylediği şöyle özetlenebilir:
Dikkatle inceleyin, tartışın, aklınızın yattığı yatmadığı noktaları belirtin ve en geç iki hafta sonra bu değerlendirmenizle birlikte yine burada, İmralı’da olun!
Öyle anlaşılıyor ki, aynı değerlendirme Kandil ve Avrupa’da da yapıldıktan sonra İmralı’ya, Öcalan’a ulaştırılacak.
Öcalan, bu 20 sayfalık mektubunun içerdiği yol haritası konusunda BDP’li üç milletvekilini elbette bilgilendirmiş.
Bir MİT mensubunun da hazır bulunduğu görüşmeden çıkan en önemli sonuç bence şu cümlede düğümleniyor:
“Her şey en ince detayına kadar görüşülmüş, şu an için bir olumsuzluk görülmüyor.”
‘En ince detayı’na kadar görüşülmüş olan nedir sorusuna gelince...
Yanıt şöyle:
“Kademeli ve ayrıntılı bir yol haritası...”
Nasıl bir yol haritası?
Öcalan’la BDP heyeti arasında ve ‘devletin gözetimi’nde yapılan görüşmeden satır başlarıyla öne çıkan noktalara gelince...
İlk adım, gerçek bir ateşkes...
Bir başka deyişle:
Parmakların tetikten çekilmesi...
Sonrasında, iç içe geçebilecek, zamana yayılabilecek adımlar...
Örneğin yeni anayasa...
Yeni anayasada yeni bir vatandaşlık tanımı, yerel yönetimler meselesi, anadilde eğitim konusunun önünü kapatmayacak bir formülasyon...
Hapisteki KCK’lılar...
PKK’lı silahlı güçlerin Türkiye sınırlarının dışına çıkması...
Genel af meselesi...
Ve iki konu başlığı daha:
Yeni anayasada başkanlık sistemi...
PKK’nın silah bırakıp dağdan inmesi...
Öcalan bir de tarih koyuyor:
“Değerlendirmenizi yapın ve en çok iki hafta sonra İmralı’ya gelin.”
Buradaki zaman sınırlaması dikkat çekici. Çözüm süreci hızlandırılmak isteniyor.
Hayra da yorulabilir bu.
Ama acele işe şeytan karışır özdeyişini de unutmamak lazım.
Bana gelince...
Yazımın başında belirttiğim gibi, sürecin olumlu seyrettiği kanısındayım.
BDP heyetinin son İmralı ziyaretinde Öcalan’dan edinmiş olduğu izlenimler ve Başbakan Erdoğan’ın son zamanlardaki tavrı ve söyledikleri, sürecin iyi işlediğine işaret...
Son söz:
Allah nazardan saklasın!