Hamdi Türkmen

Hamdi Türkmen

hamdi-turkmen@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İŞİN aslına bakarsanız, görevleri ulaşım zammına bahane aramak olmamalıydı.
Açık ve net: Büyükşehir ve ESHOT’un yaptığı, hukukun üstünlüğünü tanımamaktır.
Çünkü, İzmir’de ESHOT’un toplu ulaşıma yaptığı zammı durduran kararı açık ve net:
“Zam kararı hukuka, hakkaniyete, külfetlerin adil dağıtılması ilkesine ve kamu yararına aykırı olduğundan, hukuka aykırılığı açık olan işlemin, uygulanması halinde telafisi güç zararlar da doğurabileceğinden, yürütmesinin durdurulmasına...”
Anayasamızın 138. Maddesi ile İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 28. Maddesi ise bu tür olaylarda, mahkeme kararlarının en geç 30 gün içinde ve eski tarifenin uygulanmasını emreder. Aksi halde, kararı uygulamayanlar için hukuksal ve cezai sorumluluk gündeme gelir.
* * *
Büyükşehir ve ESHOT ne yaptı?
Mahkeme kararını “bir gün” uyguladı, ertesi günü mahkemenin durdurduğu zamlı tarifeye bir zam daha yaptı.
Bu açıkça mahkeme kararına direnmektir.
Zam gerekçesi olarak İzmirlileri hile yapmakla suçlayanlara sorum şu?
“Peki siz ne yapmış oluyorsun?
Asıl hile, mahkeme kararını bir gün uygulamak değil mi?”
* * *
“Bir güncüler(!)” ve yeni zam kararı verenler. Haberiniz olsun; “görevi kötüye kullanma suçu işliyorsunuz!..”
İzmirlilerden hazirandan buyana haksız yere fazla alınan paraların idaesinin mümkün olmadığını savunmak ise, bu olayda ayrı bir “gaf” ve “iş bilmezlik...”
Kentkart’ların bir numarası var. Bu numara ile ESHOT’ta kurulu merkezde, hangi karta hangi tarihte, nerede, ne kadar dolum yapılmış, hangi tarih ve saatte biniş yapıldığını gösteren bir sistem mevcut.
Her binişte Kentkart’ta kalan miktar bu sistem sayesinde tespit edilip gösteriliyor.
Kentkartların 1 Haziran’dan itibaren yapılan dolumları toplanır. Binişler eski fiyata göre yeniden hesaplanır ve aradaki fark bugünden itibaren Kentkart’a yapılan dolum esnasında para alınmadan yüklenir.
Muhasebe sistemi açısından ise şöyle bir formül denenebilir.
Kentkart dolumları ile vatandaşın ödediği para bir hizmet alınmadan önce kasaya aktarılıyor.
1 Haziran’dan önce dolum yapılmış ama kullanılmamış kartlar muhtemelen vardır. Mahkeme kararına göre eski fiyat geçerli olacağı için bu kartın içindeki miktar nasıl eski fiyattan düşecekse, kullanılmış olanlara da kartta para varmış gibi işlem yapılır.
Yani vatandaş, bir nevi kredi olarak belediyeye para veriyor.
Kullanacağı zaman kredisini tahsil ediyor.
Özetle, gelecekte alınacak hizmetin parası önceden alınıyorsa muhasebe sistemi buna uygundur.
1 Haziran’dan sonraki dolumları geleceğe aktarmak mümkündür.
* * *
Gelelim, mahkeme kararını bir gün uygulayarak “yargıyı aldatmaya giren” ve bu nedenle kanunen “görevi kötüye kullanmak” suçu işleyenlerin eylemine.
Benzer olaylarda ve memur atamalarıyla ilgili verilmiş Yargıtay kararları var.
Bir örnek:
“Mahkeme kararlarına uymak ve kararların icaplarına uygun işlem tesis etmek ve eylemde bulunmak zorunluluğu vardır. Yargı kararlarını şeklen uygular görünüp, kararların hukuki sonuçlarını etkisiz bırakanlar, görevini kötüye kullanarak keyfi işlem yapmış olurlar.
Sanıklara yüklenen eylemde, 5237 sayılı Yasanın 257. maddesinde yer alan, ‘kişilerin mağduriyeti’ öğesi gerçekleştiğinden ve sonucunda sanıkların görevde keyfi davranma suçundan cezalandırılmalarına karar verilmesi isabetlidir.”
Büyükşehir ve ESHOT, “Biz görevi kötüye kullanmaktan ve yargılanmakta korkmuyoruz. Sonuçlarına da razıyız” diyorlarsa orası başka.
Ama, seçilmişlerin ve atanmışların sorumlulukları yargıyı hiçe saymamak, mahkeme kararlarını şeklen uygulamış görünmek olmamalıdır...
Adalet, hiç kimse tarafından “işine geldiği gibi” kullanılacak bir değer değildir.
Gün gelir, o herkese bir gün lazım olan adalete muhtaç olunur!..