İZMİR’E yapılacak olan 40-45 bin kişilik olimpik stadın yeri Örnekköy olarak kesinleşti.
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener, geçtiğimiz pazar günü, Örnekköy’deki stat arazisi ile ilgili incelemeler yapan Almanların dünyaca ünlü şirketi Arena temsilcilerinin, İzmir Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi tarafından gösterilen Örnekköy’deki yeri “uygun” bulduklarını açıkladı.
Biliyorsunuz, 2016 yılında yapılacak Avrupa Futbol Şampiyonası’na adayız.
Bu şampiyonanın Türkiye’de yapılmasını istiyoruz.
Özgener’in en büyük rüyası da bu.
Mahmut Özgener, UEFA’nın, maçların oynanacağı kent olarak istediği 7 asil, 3 yedek il içine İzmir’i de dahil etti.
Üstelik, yedek değil, asil kentler listesine alınan bir il olarak bu şampiyona için hazırlık yapmamız gerekiyor.
En büyük sorun, en geç 15 Şubat 2010’a kadar UEFA’ya, İzmir ayağında oynanacak karşılaşmaların yapılacağı stat yeri ve projesini teslim etmemizdi.
Yeri Örnekköy olarak kesinleştirdik.
Stadın projesini de Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener, ünlü Alman firması Arena’ya yaptıracak.
* * *
Stat yeri tartışmaları sürecinde, bir alternatif, bir öneri olarak Halkapınar’daki Atatürk Stadı’nı sunmuştum.
Atatürk, olimpik bir stat. Türkiye’de iki adet var.
Biri İstanbul’da, diğeri de İzmir’de.
Ancak İzmir olarak, bizimkini kullanamıyoruz.
Bu stat, 70’li yıllarda Akdeniz Oyunları için inşa edilmişti.
Sonrasında bir de 2004’te UNIVERSIADE Yaz Oyunları’nda tam kapasite işlev gördü.
UEFA, stadın projesinin uluslararası karşılaşmalar için “uygun bulmadığı”ndan, Bursa’da bile milli maç oynatılıyor, ama İzmir bu haktan mahrum kalıyor.
Bu nedenle, Örnekköy olmazsa, Halkapınar düşünülebilir demiştim.
Çünkü biliyorum; Büyükşehir’e ait olan arazi, Avrupa Şampiyonası için yapılacak bu stat için yeterli değil.
Çevresindeki özel mülkiyet statüsündeki arsaların kamulaştırılması, devlete ait olanların ise tahsis edilmesi gerekiyor.
Bunda bir gecikme yaşanması olasılığı yaşanırsa, Atatürk de düşünülebilir demiştim.
* * *
Bu önerimi, yanlış anlayıp, değerlendiren bazı KSK’li fanatiklerin, şahsıma yönelttikleri ağır eleştiri ve küfürlerden hiç utanmadıkları belli.
Yazdıkları her satırı aynen onlara iade ediyorum.
Ve diyorum ki; ne benim ne de bir başkasının, hangi futbol takımının taraftarı ve renklerine aşık olacağına bu beyefendiler karar veremez.
Ben Göztepeliyim.
Ama Karşıyakalılar’a da, Altaylılar’a da, Bucalılar’a da saygı duyarım.
Kaldı ki, tüm bunların ötesinde doğma büyüme İzmirliyim.
İzmirliyim demekten de büyük zevk alıyor, gurur duyuyorum.
Duymayanlara, İzmir’de yaşadıkları halde İzmirli olduklarını söyleyemeyenlere önerim, “buçukluktan” vazgeçmeleridir.
İzmir hepimizindir...
İster Karşıyaka, ister Bornova, ister Alsancak, ister Buca, ister Güzelyalı’ya...
İzmir’e yapılacak her yatırım, nereye olursa olsun hepimizi mutlu eder, sevindirir ve gururlandırır...