Hamdi Türkmen

Hamdi Türkmen

hamdi-turkmen@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Resmi olarak kutlayamadığımız 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ile ilgili iki-üç gündür yoğun bir mail ve telefon trafiği yaşadım.
Hepsi de yerden göğe kadar haklıydı.
Özellikle de anneler ve kadınlarımızın serzenişleri, eleştirileri tabir yerindeyse “cuk” yerine oturan cinstendi.
Dörtbuçuk yaşındaki bir erkek evlat sahibi annenin, 29 Ekim’de oğluyla yaşadıkları ise bence, “duvar yazısı” yapılmalı.
Ben çok etkilendim.
Bu nedenle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’yla ilgili O’nun gibi düşünen tüm anneler adına, adı bende saklı bu 34 yaşındaki hanımefendinin mailini okumanızı istiyorum:
H H H
“Günlerdir 4.5 yaşındaki oğlum Demir, “Anne Kordon’a ne zaman gideceğiz? Askerleri ne zaman göreceğim? Cumhuriyet Bayramı gelmedi mi?” diye sorup duruyor.
Ben de “Az kaldı anneciğim, üç gün kaldı, iki gün kaldı, yatacağız kalkacağız, gideceğiz” diyorum.
28 Ekim akşamı törenler iptal edildi diye duydum.
Tamam; konser, havai fişek vs. doğaldır iptal edilmesi dedim.
Ama benim 34 senedir, oğlumun 4 senedir her Cumhuriyet Bayramı’nda katıldığımız Kordon’daki resmi geçit töreninin iptal olma ihtimali hiç aklıma gelmedi.
Sabah gazetenizde haberi okuyunca hala inanmadım.
Demir; “Anne Kordon’a gidiyor muyuz, askerler gelmiş midir?” dediğinde ne yanıt vereceğimi bilemedim.
Ve yine de Kordon’a Demir’i ve bayraklarımızı alıp gittim.
Evet tören iptal edilmişti...
Benim açımdan inadına daha güçlü kutlanması gereken, onlarca şehidimize “Bakın boş yere şehit vermedik sizi...
Siz Cumhuriyet’i korumak için canınızı verdiniz...
Bu bayram, bu tören, bu yürüyüş, sizin içindir, size duyduğumuz saygının küçük bir göstergesidir” diyeceğimiz Cumhuriyet Bayramı resmi geçit töreni iptal edilmişti.
Korkarım Cumhuriyet iptal edilmişti!..
Bu karar ne Türkiye’ye yakıştı, hele hele İzmir’e hiç yakışmadı...
Oğlum Demir’e ne cevap mı verdim?
“Demirciğim havalar soğudu, askerler hastalanmış bugün yürüyemeyecekler” dedim ve ekledim:
“Ama bak yüzlerce İzmirli bayraklarıyla burada...”
Evet, yüzlerce binlerce İzmirli, karara inat ellerinde bayraklarla oradaydı.
Marşlar söyledik, yürüdük beraberce, “Cumhuriyet Bayramı engellenemez” diye bağırdık hep bir ağızdan...
Şimdi iki küçük sorum var size:
Bir; ben oğluma Cumhuriyet’i nasıl, nerede öğreteceğim, Cumhuriyet’i nasıl yaşatacağım?
İki; Kurban Bayramını kutluyor muyuz?..