Kadir Gecesi’nde doğmuş derler ya; Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun böyle bir gecede dünyaya geldiğine artık ben de inanıyorum.
Adeta paçalarından “şans” akıyor...
Ve, İzmir’de yaşanan her krizden kârlı çıkıyor.
Metro bunun son örneği.
AK Parti İl Başkanı Ömür Kabak’ın da süreci iyi yönetememesi şüphesiz bunda en büyük etken.
Böylesi İzmir’de ilk kez oluyor.
Kent tüm dinamikleriyle; milletvekilleri, sanayicisi, işadamı, sendikaları, üniversite rektörleri, barosu, meslek odalarıyla Ankara’ya karşı “hak aramak” için Kocaoğlu’nun etrafında kümeleşti.
Herkes şu ortak görüşte birleşti:
Kamu İhale Kurumu İzmir’e haksızlık yaptı.
Hukuki süreçte hep beraberiz!..
* * *
Aziz Bey, verilen bu desteği ve kendisine tanınan bu şansı iyi kullanmalı.
Hatta bunu fırsat bilip, kentin şekillendirilmesi, yatırımlarının önünün açılması konusunda “atak” yapmalı, İzmir’i görev süresi sona ermeden uçurmalı.
Sezar’ın hakkı Sezar’a verilecekse, Aziz Bey’in bürokrasisi metro konusunda belki de ilk kez iyi bir sınav verdi.
Başkan, bu süreçte kimden destek aldıysa, bir kenara not etmeli.
Ve yola mutlaka bu ekiple devam etmeli.
* * *
Siyaseten çok tartışılıyor ama dedim ya; Kadir Gecesi’nde doğmuş diye...
Çeşme’de, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kaybeden Menderes Türel, İzmirlilere esprili bir gönderme yapmıştı:
“Ben metroyu bitirdim, seçim kaybettim. Aziz Bey bir türlü bitiremedi, ne zaman biteceği de belli değil ama, yüzde 56 oy aldı(!..)”
Aziz Bey ve İzmir için buna benzer söylemler çok sık seslendiriliyor.
Düz mantık baktığınızda haksız da değiller.
Yerel yönetimlerde başarı kriteri kente yapılan hizmetler ise, Kocaoğlu’nun bu konuda çok çok başarılı olduğu, “eline kimse su dökemez” denecek bir hali yok!..
Ama kazanıyor...
Yüzde 56 gibi, İzmir’de neredeyse her üç kişiden ikisinin oyunu alıyor.
Ankara’dan bir sıkıntı yaratıldığında, haksızlık yapıldığında dört milyona yaklaşan nüfusuyla koskoca kent ayağa kalkıp, arkasında durabiliyor.
Bir tek, “Dağ Başını Duman Almış, Yürüyelim Arkadaşlar” diye yola çıkılmadığı kalıyor.
Bu Aziz Bey’de acaba “şeytan tüyü” falan mı var?
Ne dersiniz?
