AKIN KAZANÇOĞLU, “İzmir dünyada Barselona ve Hamburg gibi anılan bir kent olmalı” demiş.
Kazançoğlu, işadamı ve İzmir Ticaret Odası’nda da Ekrem Demirtaş’ın başkanvekilidir.
Yeni öğrendim, Kazançoğlu aynı zamanda Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Yerleşimler Kurulu’nun da üyesiymiş.
Dönüşüm; son yıllarda gelişmesini tamamlayamamış kentler için önerilen bir kavram.
Günümüzde, önemli bir ayrıntı, daha doğrusu dünyada kentlere yüklenen bir rol.
Çünkü büyük bir yarış var.
Yenilenen ve canlandırılan kentler ön plana çıkıyor.
Bunun adına da “yeniden dönüşüm” deniyor.
Akın Kazançoğlu hem İzmir ticaret Odası Başkanvekili hem de BM İnsan Yerleşimleri Kurulu üyesi olarak, İzmir’in, Avrupa’da öne çıkan Barselona ve Hamburg’u örnek alması gerektiği görüşünde.
Tabi İzmir, bir marka ya da bir dünya kenti olmak istiyorsa.
Peki bu iki kent nasıl becermiş?
Akın Kazançoğlu, şöyle özetliyor:
“Barselona ve Hamburg, 100 yıldır sırtını döndüğü liman bölgelerine kucak açıp, buradaki ölü kent merkezlerini canlandırdı ve marka kent oldular.”
Peki İzmir?
Kazançoğlu, İzmir’in de tıpkı bu iki kent örneğinde olduğu gibi, liman arkası projesiyle bir an önce kucaklaşması gerektiği üzerinde duruyor, ekliyor:
“Bunu becermek zorundayız. Kentsel dönüşüm projelerini hayata geçiremezsek İzmir olarak işimiz çok zor...”
Kazançoğlu kibarlığından söyleyemiyor; aslında küme düşeriz demek istiyor!..
* * *
Kazançoğlu’na göre liman arkasındaki tüm kamusal alanlar İzmirliler’in kullanımına açılmalı.
Tıpkı Havagazı Fabrikası örneğinde olduğu gibi.
İşlevini yitirmiş depo ve fabrika alanları yeni işlevlere uygun işyeri, büro, konut, kültür, eğlence, turizm gibi ekonomik aktivite merkezi haline dönüştürülmeli.
Uygulamalar için ülkemizin ve İzmirimizin başarılı mimarları ile dünya çapındaki yıldız mimarlar bir araya getirilerek yarışılan projeler üretilmeli.
İzmirimizin genç ve yetenekli mimarları da bu yarışmalara alınmalı.
Hedef; mekan değişikliğiyle kentsel yaşamda kaliteyi artırmak, dokuya ruhunu ve kimliğini veren sosyal çevre yaratmak ve dönüşümü gerçekleştirerek, İzmir’i global dünyanın yeni kenti haline getirmek.
İzmir, gelişen dünyada geride kalmamak ve Barselona, Hamburg örnekleri gibi anılmak ve onlarla yarışmak istiyorsa; kaliteli, kullanışlı, insanca, paylaşmacı, korumacı ve çevre dostu yerleşimleri yaratmak zorunda.
İzmirliler olarak tüm kurum ve kuruluşlarla birlikte tüm gücümüzü ortaya koymalıyız.
Bu işi becerebilirsek, İzmir’e sadece sağlıklı ve yeni yaşam alanları kazandırmakla kalmayacak, aynı zamanda ekonomik alanda da kalkınmasını sağlayacağız.
Tabi, İzmir Valiliği buna izin verirse!..
Ne demek mi bu?
Yoksa bilmiyor musunuz?
İzmir Valiliği, Alsancak Liman arkası ile Turan arasındaki yeni kent projesinin uygulamasını, “zemin etütleri eksik yapılmış” gerekçesiyle durdurmak için Büyükşehir’i mahkemeye verdi.
Elimiz kolumuz bağlı bekliyoruz...